Yıllık raporunu açıklayan Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü, 2010 yılında dünya çapında 57 gazetecinin öldürüldüğü ve yüzlercesinin de gözaltına alındığına işaret etti. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü'nün 2010 yılı raporuna göre basın mensupları için en tehlikeli ülkeler listesinin başında, 11 gazetecinin hayatını kaybettiği Pakistan geliyor. Pakistan'ı 7 gazetecinin öldürüldüğü Meksika ve yine 7 gacetecinin hayatını kaybettiği Irak takip ediyor. Listenin dördüncü sırasındaysa Filipinler var.
2009 yılında dünya çapında 76 gazeteci öldürülmüştü. "Görevi uğruna yaşamını yitiren gazetecilerin sayısının geçtiğimiz yıla oranla daha düşük olması, gazetecileri bekleyen tehditlerin azaldığı anlamına mı geliyor?" sorusuna Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü sözcüsü Anja Viohl şu yanıtı verdi: "Bunu durumda yaşanan bir iyileşme olarak görmüyoruz. Çünkü 2009 yılındaki rakamların bu kadar yüksek olmasının nedeni Filipinler'de aynı gün içinde 30'dan fazla gazetecinin hayatını kaybettiği bir katliam yaşanmış olmasaydı. Bu yıl ne mutlu ki böyle istisnai bir olay olmadı. Ancak genel olarak durumun iyileştiğini söylemek mümkün değil. Hala açıklığa kavuşturulamayan birçok olay var. Örneğin 2010 yılında Honduras'ta toplam 10 gazeteci öldürüldü. Ancak soruşturmaları devam ettiği için bunların 7'sini rapora alamadık. Ama ben önümüzdeki aylarda bu kişilerin de mesleki nedenlerle öldürüldüklerinin ortaya çıkacağını düşünüyorum."
Filipinler’de silahlı kişiler 23 Kasım’daki seçimlere katılmayı planlayan bir adayın seçim konvoyuna saldırı düzenlemiş, saldırı sırasında 32 gazeteci hayatını kaybetmişti.
Kaçırılanların sayısı arttı
Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü, 2010 raporunda basın özgürlüğü açısından giderek büyüyen bir tehlikeye de işaret etti. Geçtiğimiz yıl 33 olan kaçırılan gazeteci sayısı bu yıl 51'e yükseldi. Örgütün sözcülerinden Gilles Lordet şöyle konuştu: "Gazetecilere yönelik kaçırma olaylarındaki artış gerçekten kaygılandırıcı. Bazı bölgelerde gazeteciler, pazarlık malzemesi veya siyasi baskı unsuru olarak kullanılmak için kaçırılıyor. Gözlemlediğimiz bir diğer olguysa, artan bu tehditler nedeniyle giderek daha az gazetecinin savaş bölgelerine gitmeye istekli olması. Bu gerçekten endişe verici bir durum…"
Raporda 2010 yılında İran'da 37, Çin'de ise 30 gazetecinin gözaltına alındığı bilgisine de yer veriliyor. Rapora göre İran'daki gazetecilerin çalışma koşulları bu yıl daha da kötüleşti. Tahran yönetimi gazetecilere yönelik kontrolleri genişletti ve muhabirler için geçerli olan seyahat izinlerine büyük oranda kısıtlama getirdi. Bu kısıtlamaların dışına çıkarak görevini ifa etmek isteyen gazetecilerin ise büyük tehlikeleri göze alması gerekiyor.
10 Ekim'de Tebriz'de gözaltına alınan Alman Bild gazetesinin iki muhabirinin tutukluluk halleri de devam ediyor. İki gazeteci recm cezasına çarptırılan Sakine Muhammedi Aştiyani'nin oğluyla röportaj yapmak için bölgede bulunuyordu. İran makamları muhabirleri gazeteciler için gerekli olan vizeye sahip olmadan çalışmakla suçluyor.
dw-world.de, 31.12.2010
