Vural, partisinin İzmir il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin kritik bir seçime gittiğini, ''Cumhuriyetin yerine ikinci cumhuriyet kurmak'' isteyenlerin bulunduğunu ileri sürdü.
''Oluşturulmak istenen yeni Türkiye'de Türk milleti yok, vatandaş, üniter yapı yok. Yeni cumhuriyette bölünmez bütünlük yok, özerklik var. Bunların önünde engel olan MHP'ye yönelik saldırı başlatıldı'' diyen Vural, şunları kaydetti:
''MHP'ye ve genel başkanına yönelik saldırılar, Türkiye'ye, cumhuriyete ve Türk milletine sahip olma irademizden kaynaklanıyor. Biz bu oyunu ve tuzakları bozduk. Münafık siyaseti deşifre ettik. Bu saldırılar karşısında demokrasi havarileri, sivil toplum örgütleri, köşe yazarları neredesiniz?''
Vural, ''Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, kaset ipine sarılarak siyaset yapıp adeta MHP'yi bitirme planının eş başkanlığına soyunduğunu, bundan medet umduğunu'' iddia ederek, ''AK Parti Genel Başkanı akbaba gibi MHP üzerinde oynanan oyunlardan nemalanmaya çalışmakta'' dedi.
Önce kasetlerle MHP'nin siyasal duruşu ve ona oy verenlerin sorgulandığını belirten Vural, şöyle devam etti:
''Sonra fitne ve fesat ortaya konuldu, Sayın Başbakan kalkıp 'bu pis ve kirli iş' diyor. Günaydın. Niye şimdi? Çünkü millet bu oyunun farkına vardı. AKP İl Başkanı, 'İbrahim Faruk Bayındır'ı ihraç edeceğiz' diyor. Şimdiye kadar neredeydiniz? Sayın Cumhurbaşkanı dün kalkıp diyor ki, 'Bunlar tehlikeli işler'. Sayın Cumhurbaşkanı, devreye giriyor: Bugün buna, yarın şuna. Ne demek? Yarın şuna olmasa 'devam edin' diyecek. Seni ilgilendiren yarın şuna olması mıdır? Cumhurbaşkanının bu süreçte AKP'nin politikaları çerçevesinde bu konuda görüş ifade etmesi son derece enteresan. 15 gündür susanlar şimdi konuşuyorlar.''
-''CHP PARATONER GÖREVİ OLUŞTURMUŞ''-
Vural, CHP'de şaşırtıcı bir dönüşüm olduğunu savunarak, ''CHP, bugün açılım ekseninde AKP'nin eş başkanlığı rol modeline talip olmuş durumda'' dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, ''bedeli ne olursa olsun barışı getireceğim'' dediğini hatırlatan Vural, şunları söyledi:
''Sayın Başbakan, açılım başladıktan sonra 'bedeli ne olursa olsun bunu yapacağım' diyor. Şimdi de bu bayrağı Kemal Kılıçdaroğlu almış. İkisi de açılım konusunda 'bedeli ne olursa olsun yapacağım'... BOP'un mihmandarlığına yönelik siyasi partilerin dönüştürüldüğünü ibretle izliyoruz.
Sayın Kılıçdaroğlu, Hakkari mitinginde 'yerel yönetimde özerklik şartını tamamıyla kabul edeceğiz' diye ifadelerde bulunuyor. AKP parti programı ve seçim beyannamesinde var bunlar. AKP ile CHP bu eksende birbirine benzeşmeye başladı. Bugün AKP ile CHP yerel yönetimlere özerklik vermek amacıyla bir projenin eşbaşkanlığına soyunmuşlardır.
Neden Hakkari'ye gidip söylüyorsun bunu ey Kılıçdaroğlu? Etnik kimliğe dayalı bir özerklik talebine karşılık Hakkari'de niye bunu söylüyorsun? AKP'nin gittiği yanlış yola CHP'nin yanaştığını izliyoruz. CHP, AKP'nin bu politikaları karşısında bir paratoner görevi oluşturmuş. Paratoner olarak bu konudaki eleştirilerin bir kısmını kendi üzerine çekmeye çalışıyor.''
Vural, TRT'de dün akşam yayınlanan bir programda MHP'ye saldırıldığını savunarak, ''Haksızca, mesnetsizce seçim döneminde eleştirildi. Bir takım aydınları çıkarmışlar 'MHP çözüm üretmiyor' diyorlar. TRT'yi kınıyorum. Milletin vergileriyle yayın yapıyorsunuz, ama MHP'yi hedef almışsınız, Devlet Bahçeli'yi hedef almışsınız'' diye konuştu.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer'in emeklilerden şeker ölçüm çubukları için para alınmayacağını açıkladığını, ancak bugün bu çubukların bedelinin yarısının vatandaşlarca ödendiğini belirten Vural, bunun doğru bir siyaset şekli olmadığını söyledi.
Akşam, 25.05.2011
