Komşumuz İran
Komşumuz İran, eşcinselsiz bir rejim kurmayı başarmış olduğu halde bizde eşcinsel sayısında büyük bir patlama yaşanıyor. Bunlardan her meslekte hâlâ daha var. Bu boyuttan bakarsanız cumhuriyetin eşcinselliği teşvik edici bir yönü var diyebilirsiniz. Sadece bu nedenden dolayı ben ‘İkinci Cumhuriyet’i bile desteklemekten vazgeçtim
Maoizmin beni en çok etkileyen yanlarından birisi, Çin Halk Cumhuriyeti’nde kısa süre içinde tek bir homoseksüelin bile kalmadığı ortam oluşmasına imkan sağlamasıydı.
Aynı başarının bu kez de İran İslam Cumhuriyeti tarafından tekrarlanmış olması, beni çok etkiledi ve duygulandırdı.
Ateistlerin, İslam rejimiyle aynı başarıya imza atabilmiş olmaları hem çok ilginç hem de bu işi nasıl başardılar diye insanı meraklandırıyor.
Bu yoldaki ipucunu New York’ta yaptığı konuşmada İran’ın Devlet Başkanı Ahmedinecad verdi. Bir soru üzerine Ahmedinecad, İran’da bir ara haldır haldır eşcinsel aradıklarını ama etrafta bir tane bile bulamadıklarını söyleyince bu gerçek ortaya çıktı.
BU DA MAHALLE BASKISI
Konuşmanın metnini okuyunca ‘Acaba bulsalar onlara ne yapacaklardı’ diye merak ettim. Daha sonra anladım ki; bulsalar sadece asacaklarmış. Bu da bir tür ‘mahalle baskısı’ olarak kabul edilebilir herhalde.
Bu iki rejim ile karşılaştırıldığında cumhuriyet rejiminin hayli başarısız olduğu da ortaya çıkıyor.
Nerede cumhuriyet varsa orada etrafta bazı homoseksüeller mutlaka vardır. Onların eşcinsel kulüpleri bile vardır. Cumhuriyet rejimi, eşcinselleri ortadan kaldırma konusunda tam bir başarısızlık numunesi.
Komşumuz İran, eşcinselsiz bir rejim kurmayı başarmış olduğu halde bizde eşcinsel sayısında büyük bir patlama yaşanıyor. Bunlardan her meslekte hâlâ daha var. (Biz bir gün onları asmaya karar verirsek, İran gibi kurban bulmakta katiyen zorlanmayız). Bu boyuttan bakarsanız cumhuriyetin eşcinselliği teşvik edici bir yönü var diyebilirsiniz. Sadece bu nedenden dolayı ben ‘İkinci Cumhuriyet’i bile desteklemekten vazgeçtim. (Eşcinsel sayısı da iki misline çıkarsa diye korkuyorum...)
Bana inanmıyorsanız son günlerde üzerinde yazılması pek moda olan ‘İkinci cumhuriyet’ takımları listelerine iyice bakın. Bu hayali takım listelerinde yer alan isimlerin her birisi eşcinselliğe hoşgörüyle bakan kişilerden oluşuyor. Aralarında bir tane bile yiğit, eşcinseli görür görmez vurup oturtacak yürekte milliyetçi insan yok.
Bu cumhuriyet denilen gerçekten pek iyi bir şey değil galiba... Ne birincisinden ne de ikincisinden hayır var. İran’daki başarılardan hiçbirisi bizde yok. İnsan bunlara bakınca içinden ‘acaba ben de mi AKP tabanı gibi mi düşünmeye başlasam ki...’ diye düşünmeye başlıyor.
İSTANBUL’DA DÜZENLENSİN
Ben bile arada bir ‘tamamen dönsem mi ki...’ diye düşünüyorum. Beni tek engelleyen İran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad’ın çok çirkin olması. Öyle çirkin ki; adamda fare tipi var. Çirkin insanlarla ideolojik yol arkadaşlığı yapmamı kimse beklemesin benden. Sadece bu nedenle Türkiye-İran arasındaki doğalgaz anlaşmasına bile karşı çıkabilirim.
Ve hatta cumhuriyet rejimini daha da güçlendirmek için bazıları ortaya çıkıp bundan sonraki Gay ve Lezbiyen Dünya Şampiyonası’nın İstanbul’da düzenlenmesini talep edebilir. Şu anki Dünya Şampiyonası Buenos Aires’te sürüyor. 29 Eylül’de final oynanacak.
Ne kadar uğraştıysam o şampiyonaya mutlaka katılması gerektiğine inandığım Türk takımının başarıları hakkında bilgi edinemedim.
İran takımını aramadım bile. O takımın oyuncuları mutlaka daha önce idam edilmişlerdir. Şah yanlısı bir takım ile katıldılarsa onu bilemem tabii...
Serdar Turgut, Akşam
27.09.2007
| 
