Medyada 2. Cumhuriyet > Hocalar, İkinci Cumhuriyetçi mi?

HOCALAR, İKİNCİ CUMHURİYETÇİ Mİ?

 

İstanbul Üniversitesi'nde istiafalar birbirini kovalıyor.
İstifa edenlerin hepsi de önemli, saygın isimler:
Prof. Burhan Şenatalar, Prof. Ülkü Azrak, Prof. Bülent Tanör, Prof. Murat Orbay, Prof. Çetin Özek, Prof. Aysel Çelikel, Prof. Cemal Bali Akal...
Yıllarını eğitime vermiş bilim insanları, dekanlık, yöneticilik koltuklarını bırakıp gidiyorlar.
Bir insan durup dururken makamını bırakır mı?
Demek ki işin içinde bir iş var!
Acaba nedir bu iş?
...
Ayrılan bilim insanları, rektör Prof. Kemal Alemdaroğlu'nun anti demokratik uygulamalarına tepki gösteriyorlar.
Basınımızın büyük bölümü unutmuş ama bu tepkilerin ilki benim aklımda.
Nisan ayında, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Mesut Parlak bu gerekçelerle görevini bırakmış ve Alemdaroğlu'nun yönetiminde dekanlık yapılamayacağını açıklamıştı.
İş bununla da kalmamıştı.
Üniversite tarihinde ilk kez, dekanla birlikte, bölüm başkanları ve fakülte yönetim kurulu üyelerinin tümü istifa etmişti.
Prof. Mesut Parlak, çok başarılı bir operatör olmasının yanısıra dostluğuyla övündüğüm bir yakınım olduğu için, bu istifanın gerekçelerini o zaman yakından izlemiştim.
Aslında, bugün dile getirilenler, o zaman söylenmişti.
Dekanların yetkileri ellerinden alınıyor, onlara neredeyse ilkokul çocuğu muamelesi yapılıyordu.
Keşke o zaman Prof. Mesut Parlak ve arkadaşlarıyla dayanışma içine girilse ve bu istifadan ders alınsaydı.
...
Prof. Toktamış Ateş'in yazısından öğrendiğim bir başka gerçek de şu sıralarda, istifa eden öğretim üyeleri aleyhine bir bildiri dağıtılmakta olduğu.
Bu bildiride yönetimi protesto eden bilim insanları "ikinci cumhuriyetçi olmakla" suçlanıyor ve şöyle deniliyormuş:
"Spekülasyonların asıl kaynağı üniversitemiz içinde yer alan bazı çevrelerdir. Bu çevreler son yıllardaki moda deyimi ile ikinci cumhuriyetçi olma özellikleriyle tanınmaktadırlar."
Ondan sonra gelsin; "İkinci Cumhuriyetçilerin amacı..." suçlamaları.
...
Bu toplumda her zaman klişe suçlamalar geçerli olmuştur.
Karşıt gruplar birbirlerinin fikirleriyle uğraşacaklarına, "öcü" haline getirilmiş suç klişeleri üretmişler ve bununla kişilerin hayatını söndürmek istemişlerdir.
Bu memlekette bir zamanlar İsmet İnönü bile komünistlikle suçlanmıştı.
"Komünist, şeriatçı, eşcinsel, vatan haini" gibi klişelerin yanına, son yıllarda bir de "ikinci cumhuriyetçi" eklendi.
Herkes önüne gelene "ikinci cumhuriyetçi" diyor.
Gördüğüm kadarıyla bu fikri savunan pek yok ama saldırı amacıyla kullanan çok!
Şimdi de üniversitedeki öğretim üyeleri paylarını aldılar bu suçlamadan.
...
Zaman içeriği olmayan suçlamaların ve klişelerin ardına sığınmak değil, üniversitede neler olup bittiğini doğru dürüst inceleme zamanı. Bunca değerli insanın istifası bir şey gösteriyor herhalde.

Zülfü Livaneli
Sabah - 25.06.1999

 

Konu ile ilgili sayfalar...
7/3/2017 - 15 Temmuz’un ilk entelektüel sonucu ...
9/20/2016 - Garip ilişkiler...
8/16/2016 - Mehmet Altan: Türkiye, 'İkinci Cumhuriyet' kavramına mecburen geri dönecek...
8/12/2016 - Batı’nın “Yeni Türkiye” kuşkusu ...
4/25/2016 - Siyasal İslam ve İkinci Cumhuriyet ...
Bütün başlıklar için tıklayınız