Gündem
 Gündem > Siyasi Gündem > Adlarını ağzıma almam
Adlarını ağzıma almam
Başbakan Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi sert bir dille eleştirerek, “Fevkalade bir durum olmadıkça ne Sayın Baykal’ı ne Bahçeli’yi ağzıma kolay kolay almayacağım” dedi.
Erdoğan, dün partisinin Meclis grubunda özetle şunları söyledi:
Senin gibisine can kurban
Sayın Baykal sen iktidar olmak için değil partinin başında kalabilmek için gayret sarfediyorsun. Niye bu kadar dayatıyorsun, ya bırak, artık senden sosyal demokratlar da memnun değil. ‘Çakıldın kaldın’ diyorlar. Ben bundan memnunum. Senin gibi anamuhalefet liderine can kurban, yeter ki orada kalıver ya. Psikoloji biliminde Sayın Baykal’ın bu yaklaşımına yansıtma derler. Yalnız Sayın Baykal’a bir tavsiyem var, yansıtmanın ileri derecedeki düşünce sapmasıdır ki bu taşkınlıktır, en tehlikelisi de halüsinasyondur, yani kendini darı ambarında görmeye başlamaktır, bu çok daha tehlikelidir.
Hizipçilikte mahir ama beyhude
Sayın Baykal hizipçilikte mahir olduğu için, her kurum içinde hizipler oluştuğu iddiasıyla nasıl bölünme meydana getiririm, bu kurumları hükümetin üzerine nasıl gönderirim diye hesap yapıyor. Bu çabalar beyhudedir.
Gensoru artık yalama oldu
Sayın Baykal şimdi tutmuş Habur Sınır Kapısı’ndaki yargılamalar hakkındaki birtakım hezeyanlara tutuluyor, iftiralardan yola çıkarak gensoru önergesi vereceklerini ifade ediyor. Affınıza sığınıyorum, gensoru da artık bu ülkede yalama oldu. Bir netice alamayacaklarını bildikleri halde ikide bir gensoru. Sayın Baykal’ın iddia ettiği sözler tamamen uydurmadır, tamamen yalandır.
Küfür, hakaret antolojisi yaptı
MHP Lideri’nin konuşmalarına yansıyan hırçınlık siyasetin seviye kaybetmesine neden oluyor.
Siyasi tarihimizde tahkir kelimesi bu kadar küfür, aşağılama ifadesi başkaca bir konuşma olduğunu anımsamıyorum. Adeta bir küfür, hakaret antolojisi oluşturuldu. Türkçe argo sözlüğü didik didik edilmiş, her kelime bir cümle içinde kullanılmış. Sayın Bahçeli’nin bu üslubu siyaset tarihine en çirkin üslup olarak geçecektir, hiçbir zaman hatırlanmak istenmeyecektir. Bu ifadeler sağlıksız problemli bir ruh halini gösteriyor. Bizim farkımız üslubumuzdur. Biz bu farkı koruyacağız. Biz milletimizi muhatap alacağız. Fevkalade bir durum olmadıkça ne Sayın Baykal’ı ne Bahçeli’yi ağzıma kolay kolay almayacağım.
Ayağına diken batsa içim sızlar
Çocuk masumiyeti hiçbir mücadeleye alet edilemez. Herhangi bir yavrumuzun ayağına diken batsa bizim içimiz sızlar. Bu masumları sokak çatışmalarının içine atmak hangi vicdana sığar, hangi insanlıkla bağdaşır? Bu ancak yüreği taş tutmuşların yapabileceği iştir.
Dalan’ın öğrencileriyle
Başbakan Erdoğan, TBMM’de partisinin grup toplantısında konuşmasını yaptıktan sonra, konukları kabul etti. Ergenekon davası kapsamında aranan ve kaçak olarak yurtdışında bulunan Bedrettin Dalan’ın kurduğu Yeditepe Üniversitesi’nden gelen bir öğrenci grubu Erdoğan’a çiçek ve plaket sundu.,(7600,24835,100483),(7600,24844,100162))
Hürriyet, 17.02.2010
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
|
