Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Erdoğan’dan ‘sivil faşizm’ yanıtı

Erdoğan’dan ‘sivil faşizm’ yanıtı
Başbakan Erdoğan, hükümete yönelik “tek parti” ve “sivil faşizm” iddialarına yanıt verdi. Erdoğan, “Kimse ülkeye korku salmaya kalkışmasın” dedi.

ANKARA - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, parti genel merkezinde düzenlenen AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu.

Başbakan Erdoğan şunlar söyledi:

''Bizi dedikoduların, söylentilerin, iftiraların, ithamların, karanlık ve kirli senaryoların peşine takılıp gidenlerin arasında bulamazsınız. Bizi millete efendi olmak değil, hizmetkar olmak yolunda bulabilirsiniz.

Biz, Ankara'nın karanlık tünellerine girmedik, girmiyoruz, girmeyeceğiz. Bizi paçamızdan oralara çekmek istiyorlar. Bizi, millete hiçbir faydası olmayan senaryolarına ortak etmek istiyorlar. Bizi, gerilim siyasetlerine alet etmek istiyorlar. Biz bunlarda yokuz ve olmayacağız.

Ülke adına, gelecek adına, demokrasi ve özgürlük adına her türlü senaryo ve girişimin karşısında dimdik durduk, bundan sonra da aynı şekilde dimdik durmaya da devam edeceğiz.

Anlamak ya da kavramak istemeyen herkese bir kez daha sesleniyorum: Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Demokrasilerde iktidarlar seçimle gelir, seçimle gider. Millet iradesinin üzerinde hiçbir güç yoktur, olamaz. Kendisini TBMM ve millet iradesinin üzerinde görenler, kendisinde böyle bir yetkiyi vehmedenler apaçık gaflet ve dalalet içinde olurlar.

Merhum Özal'a suikast girişiminde bulundular. Birkaç dakika sonra yaralı haliyle kürsüye çıktı ve şu tarihi sözü söyledi: 'Allah'ın verdiği ömrü ondan başka alacak yoktur'. Biz de O'na teslim olduk. Mesele budur.

Haftalardır o aynı nakaratı, o aynı bitmeyen şarkıyı terennüm ediyorlar. 'Sivil diktatörlük' diyorlar, 'sivil faşizm' diyorlar, 'tek parti diktatörlüğü, tek adam özlemi' diyorlar. Peki soruyorum: Nereden çıktı şimdi bunlar, nereden lüzum gördünüz bu iddialara? Merhum Menderes'e, Merhum Özal'a karşı yürütülen bu kampanya bugün nereden ısıtılıp Türkiye'nin önüne sürülmüş? Arşivden bunları bulup çıkarttım. Aynı şeyleri merhum Özal'a da söylemişler. Gazetelerin başlıkları aynı. Şimdi aynı gazeteler arşivlerini yeniden gündeme getirdiler. 20-25 yıl önce bunlar aynen söylenmiştir. Şimdi tekrar ediyorlar. Hangi senaryoyu yeniden canlandırmanın peşindesiniz? Millete karşı yine nasıl bir kumpasın içindesiniz?

Siz zannediyor musunuz ki biz bunları hiç duymuyoruz. Bunlar duyuluyor ama biz hiçbir zaman gerilimin taraftarı olmadık. Biz işimize baktık. Ne yazık ki onlar da işlerine baktılar.

Biz bugün varız, yarın yokuz. Yarın milletimiz bizden emaneti alır. Biz de 'baş göz üstüne' eder emaneti sahibine teslim ederiz. Bu noktada öz eleştiriden de kaçmıyoruz.

7 yıl boyunca yaptıklarımız ortada. 7 yıl sonra Türkiye'nin geldiği seviye ortada. Buradan bir kez daha söylüyorum, biz sadece bize oy verenlerin değil, 72 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının her birinin emanetini taşıyoruz. Her bir vatandaşımın yaşam tarzı, emniyeti, huzuru bizim teminatımız altındadır.

Kimse ülkeye korku salmaya kalkışmasın. Kimse milletimizi korkutarak, yapay korkular üreterek, tedirginlik yayarak buradan kendisine siyasi rant elde etmeye kalkışmasın. 'Tek parti iktidarı, sivil faşizm'... Allah aşkına soruyorum, Türkiye'de seçimler 5 yılda bir yapılırdı. Eğer bu bu işte bu kadar telaşı olan bir siyasi parti olsaydık bunu 5 yıldan 4 yıla indirir miydik?

Yıllar yılı, bu ülkede 'cumhurbaşkanını millet seçsin' dediler. Kimse buna cesaret etti mi, kimse bu adımı attı mı? Atmadı. Ama biz ne yaptık? 'Hayır' dedik, 'gideyim millete'. Referandumunu yaptık ve cumhurbaşkanını milletin seçmesini ve '7 yılda bir değil, iki kere olmak kaydıyla 5 yılda bir, millet cumhurbaşkanını yani kendi başkanını seçsin' dedik. Bu neyi gösteriyor? Bu tek parti iktidarına ve sivil faşizme son vermenin en somut örnekleridir.”

Erdoğan'dan Baykal'a: Çarpım tablosuna bak
Başbakan Erdoğan, erken seçim çağrısı yapan muhalefete yine sert çıktı. “Koro halinde seçim türküsü tutturmuşlar, bestekarı belirsiz. Anonim” diyen Erdoğan, Baykal’a çarpım tablosunu gözden geçirmesini önerdi.

ANKARA - Başbakan Erdoğan, parti genel merkezindeki Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada muhalefete yüklendi.

Başbakan Erdoğan, özetle şunları söyledi:

''Sayın Bahçeli çıkıyor, kurduğu her cümleden birinde yıkıcı ibaresini, ihanet, hıyanet kelimelerini kullanıyor. Yahu bu kavramlar bu kadar ucuz mu? Ne hakkın var bu milleti rahatsız etmeye? Türkiye Cumhuriyetinin başbakanına, hükümetine, askerine ve polisine bu en ağır hakaretleri ne hakla, ne cüretle layık görebilirsiniz?

Ben senin ayağına gelecektim yahu. Sen bunu kabul etmedin. Ama şimdi sıkılmadan çıkıyor, 'iktidar uzlaşmadan yana değil' diyor. Sen sürekli olarak kaçıyorsun, ondan sonra da diyorsun ki hükümet uzlaşmaz.

BAYKAL’A: ÇARPIM TABLOSUNU GÖZTEN GEÇİR
Kurumları kışkırtarak, kaos senaryolarına bunu taşıyarak, çetelere başta kendi olmak üzere milletvekilleriyle beraber avukatlık yaparak bu ülkeye nasıl bir hizmet sağladığını düşünüyor musunuz? Sayın Baykal, bırakın bunları. Millet için, ülkemiz için projeniz ne, alternatifiniz ne, planlarınız ne? Gelin de bunları anlatın.

Koro halinde her ikisi de bu ara bir seçim türküsü tutturmuşlar, bestekarı belli değil. Her fırsatta bunu Türkiye gündemine taşımanın gayreti içindeler. Çünkü bestekarı yok ortada, anonim, anonim...

Gereken cevabı verdim. Yenilen pehlivan güreşe doymazmış. Ama onlar kulaklarını tıkamış, seçim de seçim... Zamanında yapılmayan her seçimin bu ülkenin ekonomisine ağır bedelleri var.

Bu ülkede 17-18 ayda bir seçim yapıldı. Peki bu beyefendiler hangi bedeli ödediler? Hiçbir risk yok. Rahat rahat atıyor, tutuyor.

Kendisine tavsiye; lütfen şu dört işlemi yeniden gözden geçir. Lütfen çarpım tablosunu yeniden gözen geçir. Bunlar bedel ödemeyi bilmezler, bunlar bedel ödetmeyi bilirler.

Türkiye standartları yüksek bir demokraside olması gerekeni yapacak ve seçimleri normal zamanında gerçekleştirecektir. Artık geri kalmış bir Türkiye yok. Artık gelişmekte olan bir Türkiye'nin ötesine çıkan, G-20 ülkelerinin içinde yerini alan bir Türkiye var.

Boşuna rüya görmeyin veya kendi adınıza birilerini rüya görmek veya rüya gördürtmek için vekalet verip rüyaya yatırmayın. Gerçeklere bakın.”

ntvmsnbc.com, 22.01.2010


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.