Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > AK Parti kurmayları gündemi değerlendirdi

AK Parti kurmayları gündemi değerlendirdi  

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Kürşad Tüzmen, Türkiye'de son dönemde yaşanan olayların benzerlerinin 1990'ların İtalyasında yaşandığını belirterek, "Ondan evvel İspanya ve İngiltere'de yaşandığını görürsünüz. Yani kişi başına gelir seviyesi ile demokratikleşme arasında çok ciddi bir bağlantı vardır. Korelasyon orada çok yüksektir. İhraç rakamlarıyla ülkelerin demokratikleşmeleri arasında çok büyük bağlantı vardır. Hep onu söylüyorum. Ne kadar fazla ihracat o kadar demokrasi" dedi.

AK Parti kurmayları MYK Toplantısı öncesinde Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a yönelik suikast girişimi iddiaları, kurumlararası çatışla olduğu eleştirileri ve kontrgerilla tartışmalarını değerlendirdi. MYK Toplantısına gelişinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Kürşad Tüzmen, Bülent Arınç'a yönelik suikast iddialarıyla ilgili gözaltına alınan 8 askerin serbest bırakılmasını nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine, şunları kaydetti:

"Tabii söylediğimiz gibi burada süreç devam eden bir süreç. Yargı tamamıyla çalışmalarını bitirsin, adli makamlar çalışmalarını bitirsin ona göre değerlendirmeler yapılır. Önceden değerlendirmeler yapılmasının yanlış olacağını söylemiştik. Sonsuz senaryo üretildi. Sonsuz senaryoların içinde ülkemizi devamlı bu tip gündemlerle esas gündemimizden ayırmanın bir alemi yok.

Ben şunu size söyleyeceğim: Tekrar tekrar bunu dile getiriyorum. Benzeri olayların 1990'ların İtalyasında yaşandığını görürsünüz. Ondan evvel İspanya ve İngiltere'de yaşandığını görürsünüz. Yani kişi başına gelir seviyesi ile demokratikleşme arasında çok ciddi bir bağlantı vardır. Korelasyon orada çok yüksektir. İhraç rakamlarıyla ülkelerin demokratikleşmeleri arasında çok büyük bağlantı vardır. Hep onu söylüyorum. Ne kadar fazla ihracat o kadar demokrasi. Yani 1990-91'lerin İtalyasının ihraç rakamı Türkiye'nin geçen seneki ihracat rakamı. Demek ki o günleri aşamamız için daha fazla çalışmaya ihtiyacımız var. Normalleşiyor Türkiye. Bu normalleşme sürecini hep beraber sizlerin de desteği ile olayları abartmadan, Türkiye'nin normalleştiğini içeride de dışarıda da normalleştiğini herkese göstermemiz lazım. Burada da sizlere de büyük sorumluluk düşüyor doğrusu.

Ben daha soğukkanlı olarak hadiseler bakalım diyorum. Görelim. Yani tamamıyla adli makamların verdiği sonuçlara göre hareketimizi, tarzımızı belirleyelim. Ondan evvel çok fazla spekülasyona, çok fazla senaryo üretmeye gerek yok."

Kurumlar arası çatışma olduğu yorumlarının hatırlatılması üzerine Tüzmen, "Zannetmiyorum. Tabii ki kurumlar arası çatışma görüntüsü verdirilmeye çalışılıyor. Bu açık. Bunu hepimiz görüyoruz. Daha önce de benzeri şeyleri Türkiye yaşadı. Çok şeyleri atlatarak bugünlere geldi Türkiye. Bizler biliyorsunuz 1980'leri yaşadık. Ondan öncede 1960'i da gören, 80'de ve 2000'li yıllarda bunların o zamanki hatalarını, sevaplarını irdelemeyi gayet güzel başaran bir kuşağız. En fazla kriz yönetimi bizde oldu.

Krizlerden nasıl rahatlıkla kendimizi yukarı doğru çıkarabildiğimizi gördük. Ülke olarak kendimize güvenelim. Ülkemize güvenelim. Yani Türkiye bunları da atlatıp yoluna devam edecektir. Hiç abartacak bir şey yok. Özellikle böyle yeni yılın arifesinde bence biraz daha burada parlayan güneş gibi ülkemizin gücünün farkına varalım" şekelinde konuştu.

Siyasi açıdan farklı görüşler, farklı fikirler olabileceğini, ama Türkiye'nin istikrarlı bir dönem yakaladığını ifade eden Tüzmen, "Bunu senelerce krizin içinde yaşamış eski bir bürokrat olarak söylüyorum. Bakın oraları aştık geldik. Bugün eskiden telaffuz ettiğimiz bir çok şeyi telaffuz etmiyoruz. Dolasıyla siyasette de başaracağız diye düşünüyorum" dedi.

Ekonominin sıkıntılarını geride bıraktıktan sonra siyasetin de üslubunun değişeceğini ifade eden Tüzmen, "Bizden sonraki gelecek nesillere daha güzel üslup daha güzel bir siyasi çalışmayı ortaya koyacağımız günler de gelecektir. Onun için elbirliği ile bugünlere aşmamız konusunda herkesin gerekli sorumluluğu taşıması gerektiğine inanıyorum" diye konuştu.

Türkiye ile İtalya benzetmesinin hatırlatılarak, "Türkiye'de de kontrgerillanın ortadan kaldırılması gibi bir durum mu var?' sorusuna da Tüzmen, "Bu demokratikleşme ile demokrasinin bütün kurum ve kuruluşlarıyla beraber aynı şekilde çalışması ile ülkenin ihracat rakamı arasında büyük bir paralellik var. Ne kadar fazla kişi başına gelir, ne kadar fazla ihracat o kadar fazla bu sıkıntıların arkada kalması o kadar demokrasi demektir. Diğerleri bizlerde kalsın" dedi.

AK Parti Grup Başkanvekili Suat Kılıç ise, 8 askerin serbest bırakılmasıyla ilgili soru üzerine, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu ve her türlü iddianın yargıya intikal ettiğini belirterek, yargı sonucunun sabırla beklenmesi gerektiğini kaydetti. Kılıç, "Hukuk devletinde bağımsız, tarafsız yargıya itimat etmemiz gerektiği kanaatindeyim. Bu süreçte herkesin yorumlarına dikkat etmesi lazım. Kimsenin amacını aşan bir beyanda bulunmaması lazım ve siyasilerin de medyanın da kurumları yıpratmamaya özen göstermesi lazım" ifadelerini kullandı.

Kılıç, kurumlar arası çatışma ve devlet sırlarının açığa çıkartılmasıyla ilgili eleştirilerin hatırlatılması üzerine ise, "Her şey CMK 125. madde kapsamında hukukun gereklerine uygun olarak yürütülmektedir. Genelkurmay da açıklamasını bu yönde yapmıştır. Dolayısıyla kurumlar arası bir çatışma durumu asla söz konusu değildir. Hukuk devleti ve gerekleri yerine getiriliyor" diye konuştu.

AK Parti Grup Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı ise, Arınç'a yönelik suikast girişimi iddiaları ve gözaltındaki 8 askerin serbest bırakılmasıyla ilgili soru üzerine, "Yargıda devam eden bir süreç o yüzden şu anda bir değerlendirme yapmak doğru değil diye düşünüyorum" yanıtını verdi. Bahçekapılı, "Kozmik odadaki aramalar neticesinde Türkiye'de kontrgerillanın bitirilmeye çalışıldığı söylemleri var. Siz ne düşünüyorsunuz?' şeklindeki soru üzerine, "Kontrgerillanın bir ülkede olması hoş karşılanacak bir şey değil" değerlendirmesini yaptı. Bahçekapılı, 'Sizce Türkiye'de kontrgerilla var mı?' sorusuna ise, "Olduğu söyleniyor; ben de inanıyorum elbette" yanıtını verdi.

Star, 30.12.09


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.