Gündem
Gündem > Siyasi Gündem > Gümrük Birliği 20 yaşındaGümrük Birliği 20 yaşındaTürkiye ile Avrupa Birliği’nin 1995’te imzaladığı Gümrük Birliği, ticaret hacminin 30 milyar dolardan 157 milyar dolara çıkmasını sağladı. Ancak AB’nin üçüncü ülkelerle imzaladığı anlaşmalarda geçersiz olsa da uzmanlara göre Gümrük Birliği’nden vazgeçmek değil geliştirmek gerekiyor. AVRUPA ile ticareti dönemin koşullarında en üst seviyeye taşıyan Gümrük Birliği anlaşması 20 yaşında. Döneminin en ileri ticari anlaşması olarak tanımlanan Gümrük Birliği bugünlerde ise tartışma konusu. 20 yıl önce Avrupa Birliği ülkelerine sadece 12.2 milyar dolar ihracat yaparken bugün rakam 68.5 milyar dolar. Tabi sadece Türkiye’nin ticaretini geliştirmedi anlaşma. Avrupa Birliği ülkeleri de 20 yıl önce bize 18 milyar dolarlık mal satışlarını 88.7 milyar dolara çıkardılar. Bu anlaşmanın görünen yüzü. Uzmanlar artık Gümrük Birliği’nin yetersiz olduğuna dikkat çekiyor, ama önerileri Gümrük Birliği’ni iptal etmek de değil. Serbest ticaret anlaşmalarından hala önde olan Gümrük Birliği için dün başlayan toplantılar serisi de anlaşmayı tarım ve hizmet sektörüne de genişletmeyi hedefliyor. Çok önemli bir nokta daha var. Türkiye’nin Gümrük Birliği ile Avrupa Birliği ülkelerinde ticarette kazandığı söz hakkını hukuka ve yeni anlaşmalarda taraf olacak şekilde geliştirmesi. Marmara Üniversitesi AB İktisadı Anabilim Dalı’ndan Yard. Doç. Dr. Sait Akman ve AB Uzmanı Can Baydarol ile Gümrük Birliği’nin bir karnesini çıkarttık. İşte Akman ve Baydarol’a göre Gümrük Birliği’nin artıları ve eksileri: ARTILARI
AVRUPA Birliği, ABD ile dünyanın en büyük ticari ortaklığına imza atmak için görüşmeler sürdürüyor. Bunun yanı sıra AB Meksika, Güney Kore, Hindistan, Brezilya gibi Türkiye’ye rakip ülkelerle de serbest ticaret anlaşmalarına imza atıyor. Türkiye hiçbirine taraf olamıyor. Çünkü Gümrük Birliği anlaşması buna engel. Türkiye AB’nin üçüncü ülkelerle serbest ticaret anlaşması yaptığında otomatikman o ülkeye de ayrıcalıklar uyguluyor. Ancak üçüncü ülkenin AB’ye sağladığı avantajlardan yararlanamıyor. ABD-ABD anlaşmasında Türkiye’nin her yıl 20 milyar dolar zarar edeceği beklentisi de bu yüzden. Akman ve Baydarol bu konuya dikkat çekiyor, Gümrük Birliği’nin geliştirilmesi için başlayan toplantılarda öncelikle Türkiye’nin “taraf” olmasının sağlanması gerektiğini vurguluyorlar. Ayrıca tarım ve hizmet sektörünün de Gümrük Birliği’ne dahil edilmesi gerektiğini söyleyen uzmanlar, “Gümrük Birliği’nden çıkarız” tehdidinin ise yararsız olduğu görüşünde. Akman Gümrük Birliği’nin avantajlarının serbest ticaret anlaşmalarının ötesinde olduğunu dile getirerek “Gümrük Birliği ileriye gidecek şekilde ama mevcut ilişkileri koruyarak yenilenmeli” diye konuştu. Baydarol ise Türkiye’nin genişleme yapılırken karar alma masasında, hukuk sisteminde taraf olmasının sağlanması gerektiğine dikkat çekti. Dünya Bankası’na göre de DÜNYA Bankası’nın Şubat 2014’te yayımladığı raporda da hem Türkiye’nin, hem de AB’nin Gümrük Birliği kapsamında bir serbest ticaret anlaşması ile yapabileceklerinden çok daha fazla ticari faaliyette bulunduğuna işaret edildi. Gümrük Birliği ile Türkiye’nin AB’ye ihracatının yüzde 7, AB’nin Türkiye’ye ihracatının ise yüzde 4 oranında daha çok arttığı belirtildi. Raporda aynı zamanda Gümrük Birliği anlaşmasının temel tarımı kapsayacak şekilde genişletilmesinin her iki taraf için de faydalı olacağına ve hizmetlerin Gümrük Birliği’ne dahil edilmesinin, Türkiye’nin hemen hemen tüm AB üye ülkeleri ile kapasitesinin altında gerçekleşen ticaretinin artırılacağına işaret edildi. Raporda, AB’nin serbest ticaret anlaşması imzaladığı üçüncü ülkelerin Türkiye ile benzer anlaşmalar imzalamayı kabul etmeyebildiğini kaydedilirken bunun sonucu olarak bu ülkelerden yapılan ithalatın AB üzerinden Türkiye’ye vergisiz şekilde girdiğine, buna karşılık Türk firmaların üçüncü ülkelerin piyasalarına erişiminin otomatik olmadığına dikkat çekildi. Serbest ticaret anlaşması Düşük kısıtlayıcı senaryo En çok etkilenen alanlar Motorlu taşıtlar, televizyon, motor, tişört, kadın pantolonu Yüksek kısıtlayıcı senaryo En çok etkilenen alanlar Motorlu taşıtlar, motor, tişört, televizyon, kadın pantolonu Hürriyet, 07.03.2015 Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız. |