Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Bahçeli yeniden genel başkan

Bahçeli yeniden genel başkan 

MHP lideri Devlet Bahçeli tek aday olarak katıldığı 9. Olağan Büyük Kurultayı'nda 1171 oy alarak yeniden genel başkan seçildi.

Seçimi kazanan Devlet Bahçeli'nin, partisinin Atatürk Spor Salonuna yapılan 9. Olağan Büyük Kurultayı'nda yaptığı konuşma 2 saat sürdü. MHP'nin bu demokratik sınavdan yüzünün akıyla çıkacağına yürekten inandığını dile getiren Bahçeli, Kurultay'da tarihin yeniden yazıldığını, bugün yeni bir mührün taşlara kazındığını söyledi.

Bahçeli, Türk milletinin, sonsuza kadar var olmak için bu salonda bir araya geldiğini belirterek, tek tek illeri selamladı. Bahçeli, "Anadolu'nun her bahçesinden, hoşgeldiniz" dedi.

Büyük Kurultayın, tarihi bir dönüm noktası olacağını, Milliyetçi Hareketin iradesinin, bugün milleti yeni asırlara taşıyacak siyasi vizyonu ortaya koyacağını dile getiren Bahçeli, şöyle devam etti:

"Bu duyguyu ancak yüksek ülkülere koşanlar anlar. Bu duyguyu milletine sevdalananlar anlar. Boyun eğenler asla anlayamaz. Kaynaklarımızı israf edenler anlayamaz. Vicdanları istismar edenler anlayamaz. Değerlerimizi ayaklar altına alanlar anlayamaz. Mukaddesatımızı siyaset malzemesi yapanlar anlayamaz. Arayışı bitmemiş kimliksizler, kişiliksizler, anlayamaz. Orhun'a yol yapınca milliyetçi olacağını sananlar hiç anlayamaz. Teröristle masaya oturanlar asla anlayamaz. Brüksel'de Avrupalı, Washington'da Amerikalı, Erivan'da Ermeni, Erbil'de Peşmerge olanlarsa hiç ama hiç anlayamaz."

"Al bayrağımız yorgundur"


Türkiye'nin bugün sancılı bir dönemden geçtiğini, Türk milletinin sıkıntılı olduğunu savunan Bahçeli, şunları söyledi:

"Al bayrağımız yorgundur. Tam 7 yıldır hükümet olan Adalet ve Kalkınma Partisi ile Türkiye bugün tam bir kuşatma çemberi altındadır. Her gün daralan kıskacın içinde bunalımlarla boğuşmaktadır. Ülkemiz, keskin viraja doğru giden çok tehlikeli yoldadır. Milletimizin birliği, dirliği, varlığı ve geleceği tehdit altındadır. Yıkılmadık değer, sarsılmadık mukaddesat, incitilmedik gönül kalmamıştır. Bugüne kadarki gelişmeler, yarın karşılaşacağımız felaketlerin acı habercisidir. Önümüzdeki tehlike çok büyüktür. Karşımızdaki birinci tehlike, ülkemizi uçuruma sürükleyen güvenlik tehditleridir. Siyasi ayrılıkçılık hevesleri hız kazanmıştır. Türkiye'nin milli devlet niteliği ve üniter yapısı hedef alınmıştır. Türk milletinin bin yıllık kardeşliği tehdit altına girmiştir. Vatanımızın, devletimizin, milletimizin tekliği tartışılmaktadır. İkinci tehlike, milletimizi bölünmeye doğru götüren cepheleşmedir. Etnik temelde bölünme, inanç temelinde cepheleşme, mezhep temelinde iç ve dış tahrikler artmıştır. Kimlikler kaşınarak, gerilim ortamı körüklenmiştir. Toplumsal huzursuzluk ve çatışma alanları genişlemiştir. İç huzur, kardeşlik ve dayanışma ruhu yara almıştır. Bu yıkıcı tahribat Türkiye'yi içten içe çürütmektedir."

Türkiye ve Türk milletinin etrafındaki çemberin daraldığını, milleti koruyacak güvenlik duvarlarının tahrip olduğunu öne süren MHP Genel Başkanı Bahçeli, şunları kaydetti:

"Tutarsız, işbirlikçi ve teslimiyetçi bir hükümet karşımızdadır. Türkiye'nin güvenliği tehditlerle karşı karşıya bırakılmıştır. Silahlı ve silahsız bölücülük cesaret, moral ve mevzi kazanmıştır. Şer ortaklıkları, hakaret ittifakları, işbirlikçi cepheler oluşmuştur. Ve bunların kaynağı olan AKP, artık Türkiye'nin bekası için başlı başına tehdit haline gelmiştir. Bu tablonun karşımıza çıkardığı gerçek her cephede yaşanan çürüme, çözülme, çöküş ve çaresizliktir. AKP 7 yılda her alanda yenilmiş, her alanda teslim olmuştur. Irak'ta aşiret reislerine, dağlarda teröriste teslim olmuştur. Kıbrıs'ta Rumlara, tarihte Ermenilere teslim olmuştur. Sokakta suçlulara, meydanlarda bölücülere teslim olmuştur. Ekonomide vurgunculara, sofralarımızda yoksulluğa teslim olmuştur. Şimdi sıra Türkiye'yi teslim etmeye gelmiştir. Biz buna izin vermeyeceğiz."

"Gittiğiniz yol PKK'ya teslimiyettir"


MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "demokratik açılım" sürecine ilişkin olarak "Gelişmelerden hala ders çıkaramayan varsa buradan onlara sesleniyorum, gittiğiniz yol yol değildir, PKK'ya teslimiyettir. Millet bunu görmüştür. Peşine düştüğünüz tuzak hayrımıza değildir. Eğer bir ihanet yoksa, bunu görme ve anlama sırası Başbakan'a gelmiştir. Bunun sonu yıkımdır, çöküştür" dedi.

Bahçeli, partisinin Atatürk Spor Salonu'nda yapılan 9. Olağan Büyük Kurultayı'nda yaptığı konuşmada, hükümetin uygulamalarını ve "demokratik açılım" sürecini eleştirdi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetin "demokratik açılım" süreciyle "maksatlarının ortaya çıktığını, niyetlerinin anlaşıldığını" ileri süren Bahçeli, "Bu gelişmelerden hala ders çıkaramayan varsa buradan onlara sesleniyorum, gittiğiniz yol yol değildir, PKK'ya teslimiyettir. Millet bunu görmüştür. Peşine düştüğünüz tuzak hayrımıza değildir. Eğer bir ihanet yoksa, bunu görme ve anlama sırası Başbakan'a gelmiştir. Bunun sonu yıkımdır, çöküştür" dedi.

Türkiye'yi önüne katıp giden sürecin sonunda terörün affedileceğini ve milli vicdanın zarar göreceğini ifade eden Bahçeli, bu tablo karşısında suskun kalmanın mümkün olmadığını savundu.

Gazilerin, şehitlerin, terörle mücadele edenlerin ve onların ailelerinin sahipsiz olmadığını belirten Bahçeli, şöyle konuştu:

"Başbakan Erdoğan'a sesleniyorum, Türkiye, bizim vatanımızdır. Gideceğimiz başka yerimiz yoktur. Gitmeye niyetimiz de yoktur. Bizi buradan gönderecek de henüz anasından doğmamıştır. Çünkü bu uğurda sayısız şehadet yaşanmıştır ve bu topraklar karış karış vatanlaşmıştır. PKK'ya karşı kahramanlık göstermiş korucuların mücadelesi ortada. Teröre karşı gecesini gündüzüne katmış yöre halkının ve Mehmetçiğin mücadelesi ortada. Başbakanın, çürümüş zihniyeti anlamaz ama onlar, hiçbir zaman yan gelip yatmamıştır. Can verip, kan verip gönül verip, nefes verip, tertemiz toprağa uzanmışlardır. Bugün var isek onlar sayesindedir. Bugün yaşıyorsak onlar, canlarını, kollarını, bacaklarını, gözlerini kaybettikleri içindir. Şehitlerimizin duası biz olacağız. Gazilerimizin kolu, bacağı, gözü, eli ayağı biz olacağız.

Başbakan'ın PKK açılımı onları incitmiştir, öfkelendirmiştir. Hakaretin sahibi odur ama millet üzülmüştür. Bu zilletin mimarı odur ama milletimiz utanmıştır. Milletim adına onlardan özür dilemek, gönül almak da bana düşsün. Şehitlerimiz ve gazilerimiz haklarını helal etsin. Dileğim odur ki muhterem aileleri küsmesinler, kırılmasınlar. Asker aileleri, polis aileleri, korucu kardeşlerimiz gönül koymasınlar, şehitleriniz ve gazileriniz, artık yalnızca sizin evladınız değildir. Mücadeleleri de kendileri de millete mal olmuştur. Bizim de evladımızdır. Ve millet AKP zihniyeti değildir. Kimliksiz Başbakan Erdoğan değildir. Bugün vardır, yarın olmayacaktır. Yerinde yeller esecektir. Ama incinmiş gönülleri tamir etmek bize düşecektir. Zira, Milliyetçi Hareket bu inançla buradadır. Ve buradan bütün dünyaya meydan okumaktadır."

Bahçeli, barışmak, kucaklaşmak için fırsat arayan bütün vatandaşları Türkiye ve Türk milleti değerleri etrafında buluşmaya davet ederek, "Biz, bunun için varız ve buradayız. Bu nedenle üç hilalin altındayız" dedi.

Bugün karşılaşılan tehlikelerin başlangıcının Anadolu'nun fethine kadar giden tarihlere uzandığını belirten Bahçeli, "Türklüğe karşı bin yıldır sinmiş kin ve nefret, saklandığı yerden AKP'yi görünce yeniden doğrulmuştur. Bu tam bir hesaplaşmadır. Kapanmamış defterlerin, silinmemiş nefretlerin, tükenmemiş düşmanlıkların, unutulmamış yenilgilerin hesabıdır bu. bu, bitmemiş hesabın bugünkü taşeronu Adalet ve Kalkınma Partisi ve Başbakan Erdoğan'dır. Bu Türk milleti ile bin yıldır kapanmamış tarihi bir hesaptır" diye konuştu.

"Ayaklarını denk alsınlar"

MHP'nin millet anlayışının ötekileştirici ve uzaklaştırıcı olmadığını kaydeden Bahçeli, "kültürel eksende 'Ne mutlu Türküm' diyebilecek bir heyecan ve şuurda kaynaşmayı temsil ettiğini bildirdi.

Bahçeli, hiçbir zaman kimsenin kökeni veya mezhebini öne çıkaran, kaşıyan, reddeden, aşağılayan, engelleyen, yasaklayan bir zihniyetle yakınlaşmadıklarını söyledi.

Bahçeli, "Partimiz, ülkemizde yaşayan kardeşlerimizi 'Türk milleti' tanımı içinde kucaklamaktadır. Ne var ki, Başbakan'ın başını çektiği zihniyet milleti oluşturan kimlikleri sorgulamakta, tahrikleri sürdürmektedir" dedi.

MHP'nin dayandığı ilkelerin "Tek vatan, tek bayrak, tek millet, tek devlet ve tek dil ülküsü" olduğunu belirten Bahçeli, "Bunlar da bizim kırmızı çizgilerimizdir. Varsa cüret etmek isteyen, bu değerleri çiğnemeye yeltenen, 'ben bunları kabul etmiyorum' diyen, buradan açıklıyorum ki; ayaklarını denk alsınlar,bir kere daha düşünsünler. Burada biz varız ve buna izin vermeyiz. Dün vermedik, bugün de vermeyiz, yarın da vermeyeceğiz. Ve tereddüt edenler varsa, buradan tam 1274 yıl önce Orhun'dan yola çıkan buyrukları ve inancı tekrarlamak istiyorum, 'Üste gök çökmedikçe, altta yer delinmedikçe, senin ilini töreni kim bozabilir" diye konuştu.

"Uçurum"

Bugün tüm kavramların ve değerlerin alt üst edildiğini ileri süren Bahçeli, şöyle konuştu:

"Bugün ülkemizin çıkmayan çivisi kalmamıştır. İnancımız, kutsallarımız, ilkelerimiz, benliğimiz tahrip edilmiştir. Adına sıfır sorun denilmiştir, Kıbrıs, Karabağ, Kerkük peşkeş çekilmiştir. Adına dostluk denilmiştir, Barzani'nin hakaretlerine göz yumulmuştur. Adına barış denilmiştir, Washington masalarına yüz sürülmüştür. Adına uyum denilmiştir, dayatmalara, talimatlara boyun eğilmiştir. Adına pazarlık denilmiştir, milli varlıklarımız haraç mezat satılmıştır. Adına dik duruş denilmiştir, omurgada kırılmamış yer kalmamıştır. Adına yüzleşme denilmiştir, ecdadımız, tarihimiz katillikle suçlanmıştır. Adına açılım denilmiştir, eli kanlı PKK, omuzlarda gezdirilmiştir. Adına fırsat denilmiştir, AKP ve PKK, el ele tutuşmuştur. Adına çözüm denilmiştir, şehidimize 'kelle' diyenle, katile 'sayın' diyenler sınırda kucaklaşmıştır. Şehitlerin yarası yeniden kanatılmıştır. Gazilerin acısı yeniden yaratılmıştır. Güneydoğulu kardeşlerim PKK ile bir tutulmuştur. AKP'nin PKK açılımı, Türkiye'nin önüne konan uçurumdur."

Dünyada bugün gelinen süreçte teröristi küresel çıkarları için kullananlarla, teröre karşı savaş verenlerin aynı mihraklar olduğunu iddia eden Bahçeli, "Tavşana kaç, tazıya tut diyenler aynı odaklarıdır. Ne üzücüdür ki, bu şiddet çarkı ezilmiş milletlerin başında bir kara talih olarak dönüp durmaktadır. Ve bu yönüyle küreselleşme paylaşma ve hakkaniyet değildir. Milletleri kendi coğrafyalarında, kendi beşeri ve ekonomik kaynaklarından vazgeçmeye zorlama siyasetinin yeni ismidir. Ve Türkiye, boğazına kadar bu kirli oyunun içine yuvarlanmıştır. AKP hükümetleri, yeni emperyalizmin dayatmalarına İslam ülkelerini hazırlama görevini içeriden üstlenen tam bir 'Truva atı' haline gelmiştir. Türkiye her uluslar arası ilişkide baskıya, hakarete, tehdide, sabotaja, aşağılamaya maruz kalmaktadır. Ülkemiz çok ağır ipotekler altına sokulmuştur. Milli çıkarlarımız ucuz pazarlıkların konusu haline getirilmiştir" şeklinde konuştu.

Bahçeli, bugün Türkiye'nin ne kendi geleceğini kendi belirleme iradesine, ne de dostunu ve düşmanını kendi menfaatlerine uygun olarak seçme gücüne sahip olduğunu kaydederek, şunları söyledi:

"Tam bir teslimiyetle yörüngesine girdiği güçler, kiminle dost olunmasını istiyorsa, Başbakan yüzünü oraya çevirmektedir. Kiminle düşman olunması gerekiyorsa Başbakan onlardan yüzünü çevirmektedir. Ülkemiz tamamen küresel projeksiyonlara eklemlenmiştir. Tam bir uydu bağımlılığı izlemekte, milli varlığımızın geleceği yabancı unsurların yörüngesinde gezinmektedir. Cumhurbaşkanı'nın 'sorunlarını çözemeyen ülkelerin başkalarının istismarına açık olduğunu' söylemesi işte tam böylesi bir teslimiyetin itirafıdır. Başkalarının yazdığı oyunun figüranı olan AKP bu gerçekleri karartmak için bütün kavramları değiştirmektedir."

MHP üzerinde oynanmak istenen oyunlar

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye üzerinde ne oyun oynanmışsa, MHP üzerinde de oynanmak istendiğini savunarak, "Her fesadı aşan, her hileyi boşa çıkaran partimiz bugün ülkemizin bütün sorunlarını çözmek için yola koyulmuştur. Bu yol da tehlikeli ve tuzaklarla doludur" dedi.

Bahçeli, partisinin Atatürk Spor Salonu'nda yapılan 9. Olağan Büyük Kurultayı'nda yaptığı konuşmada, bugün gerçekleşenlerin, Lozan'da durdurulan sürecinin yeniden dayatılması olduğunu savundu.

Türkiye'nin 89 yıl sonra aynı talepler ve tehlikelerle karşı karşıya bulunduğunu öne süren Bahçeli, "Bunları yerine getirmek için AKP hükümeti iş başındadır ve biliniz ki bu süreç asla bir tesadüf değildir. Tarihi, planlı ve maksatlı bir oyunun son perdesidir. Bu acı gerçekler hepimize yeni bir sorumluluk yüklemektedir" diye konuştu.

Hükümetin ekonomi politikalarını da eleştiren Bahçeli, milli birlik ve kardeşlik tartışılırken yaşanan ağır ekonomik sorunların da hayatı dayanılmaz hale getirdiğini, ekonomik kriz ve gelişmelerin başlı başına bir milli güvenlik sorunu haline geldiğini öne sürdü. Bahçeli, "AKP'nin sahte rakamlar ile kurgulanmış 'büyüyen ülke' ve 'mutlu insanlar' yalanlarına inanacak kimse kalmamıştır. AKP'nin ekonomi politikaları ile tıpkı son Osmanlı hükümetlerinin girdiği korku tüneline girilmiştir" dedi.

 Zamların "sağanak gibi" yağdığını, memur, işçi, emeklimiz ve esnafın zor durumda olduğunu savunan Bahçeli, "Bu karanlık tablonun sahibi olan Başbakan Erdoğan ise Avrupa'da pısırık ama köylü karşısında cesurdur. Barzani'ye teslim, ama çiftçinin anasına küstahtır. Bölücüyle kol kola, ama üreticiye düşmandır. Hak arayana, ses çıkarana, sızlanana karşı zalimdir. Buradan Türkiye'ye sesleniyorum. Türk milleti bu yoksulluğa asla mecbur değildir. Hükümetin politikalarını şiddetle reddediyorum" diye konuştu.

Devlet Bahçeli, Milliyetçi Hareketin mensuplarının yoksulluğu ve işsizliği kader kabul etmeyeceğini, istismara ve iş birlikçiliğe izin vermeyeceğini, yolsuzluğu kabullenip sineye çekmeyeceğini, alın terlerinin çalınmasına müsaade etmeyeceğini belirtti. MHP'nin bütün Türkiye'ye daha adil bir paylaşım, fırsat eşitliği, üretken ekonomi, tutumlu bir toplum, yatırım ve istihdam, huzur getireceğini söyleyen Bahçeli, "Bugün Türkiye takatsiz kalmıştır. Çatışmadan ve gerilimden usanmıştır. İstismarlardan bıkmıştır, çekişmelerden yorulmuştur. Daha huzurlu, daha mutlu ve daha umutlu bir gelecek arayışındadır. Ve bu milletimizin hakkıdır. Bu arayış Milliyetçi Hareket için önümüzdeki dönemde tek başına iktidar fırsatı sunmaktadır" dedi.

Yollarının kolay ve engelsiz olmadığını anlatan Bahçeli, şöyle konuştu:

"Milletimizi dünya sahnesinde güçlü bir aktör olarak görmek istemeyenler uyanıktır. Türkiye üzerinde ne oyun oynanmışsa, partimiz ve partililerimiz üzerinde de oynanmak istenmiştir. Sokaklara çekilmek istenmiştir. Milliyetçi Hareket 'hayır' demiştir. Kardeş kavgasına itilmek istenmiştir. 'Asla' demiştir. Karanlık senaryolara bulaştırılmak istenmiştir. Tutmamıştır. Her fesadı aşan, her hileyi boşa çıkaran partimiz bugün ülkemizin bütün sorunlarını çözmek için yola koyulmuştur. Bu yol da tehlikeli ve tuzaklarla doludur. Bu itibarla, bozgunculara, yıkıcılara fırsat vermeyeceksiniz. İstismarcılara itibar etmeyeceksiniz. Tahrik ve tertiplere dikkat edeceksiniz. Birlik olup kucaklaşacaksınız. Tek bir ses, tek bir nefes olacaksınız. Türkiye'mizi ve milletimizi çağların ötesine taşıyabilmemizin başka bir yolu da yoktur.

Milletimiz bunu başaracak azim ve inanca sahiptir. Herkesi, vatan sevgisi ortak paydasında Milliyetçi Hareketin ilerleyişine katılmaya davet ediyorum. Kaybedilecek zaman artık kalmamıştır. Yarından itibaren, milletimizle kucaklaşma başlamalıdır. Yarından itibaren milletimizin gönlünü kazanma çalışmaları başlamalıdır. Ben büyük bir inanç ve heyecan ile milli bir çağrıda bulunmak istiyorum, bu aziz vatanı ve bu büyük milleti samimi duygularla sevenlerin yeri, Milliyetçi Hareket'in saflarıdır. Bu mücadelede bizimle olacak herkesi Milliyetçi Hareketin çatısı altında toplanmaya davet ediyorum. Kırk uzun yılın herhangi bir anında bulunan bütün dava arkadaşlarımı, bütün ülküdaşlarımı bir kez daha çağırıyorum. Geçmişe değil geleceğe bakıyorum, Türkiye'min bana ihtiyacı var, oyalanacak vaktim yok diyenlere Milliyetçi Hareket'in kapısı sonuna kadar açıktır."

"İşbirlikçi medyamız yok"

MHP'nin yanlış yollara girildiğine dair bütün uyarılarının doğru çıktığını üzülerek gördüklerini ifade eden Bahçeli, haklı olduklarının millete de anlatılması gerektiğini söyledi. Bahçeli, şöyle devam etti:

"Hak ettiğimizi de milletten istemek gerekmektedir. Bizim iş birlikçi medya gücümüz yoktur. Para babalarımız, karanlık ilişkilerimiz yoktur. Uluslararası destekçilerimiz yoktur. Sizler, inancınızı mukaddesatımızdan alıyorsunuz. Çok şükür, arkamızda yolsuzlukların lekesi yoktur. İnanç istismarlarının, zekat dolandırıcılarının şaibesi de yoktur. Alnımız açık, yüzümüz pak, mazimiz tertemizdir. Hepiniz çoluk çocuğunuzun rızkından keserek siyaset yapıyorsunuz. Çok konuşarak üstünü örteceğimiz yalanlarımız da yoktur.

Kimseden sakladığımız, kapatacağımız ahlaksızlıklarımız da yoktur. Vicdanımız, ruhumuz ve yüreğimiz tertemizdir. Nasıl görünüyorsak öyle oluruz, ne biliyorsak onu söyleriz. Biz kırk yıl önce yola, Hakka sığınarak çıktık. Çok şükür ki, namusumuzla ve şerefimizle bugünlere ulaştık. Biz kırk yıldır meydandayız. Kırk yıldır salonlardayız. Varsın, başkaları gibi harcayacak milyarlarımız olmasın. Varsın bize kucak açacak medyamız olmasın. Ve Allah muhafaza, bunları kullanacak karakterimiz de bulunmasın, ne gam, ne tasa... Bizim, yüreğimizde Allah inancı, arkamızda şehitlerin duası, yanımızda milletimiz, gönlümüzde vatan sevgisi, elimizde üç hilal, önümüzde ise dava arkadaşlarımız var."

"Milletle kucaklaşacağız"


Bahçeli, Türkiye'yi 2023'te lider ülke, 2053'te süper güç yapacaklarını söyledi. Partililerden, millete yaklaşan tehlikeler ile AK Parti zihniyetinin gerçek niyetini anlatmalarını isteyen Bahçeli, "Ayak basmadık yer, ocak, ulaşmadık gönül bırakmayınız. Kaybedilecek zaman artık kalmamıştır. Yarından itibaren, milletimizle kucaklaşma başlatınız" dedi.

Milletin, MHP'yi iktidara taşıyacağına inandığını kaydeden Bahçeli, bu yolculuğun "Türkün yüzyıla damgasını vuracağı günlere doğru başlatılan bir yürüyüşün, vatanına, insanına, toprağına, havasına, suyuna, dününe, bugününe ve geleceğine sahip çıkanların yürüyüşünün adı" olduğunu söyledi.

Devlet Bahçeli, "Ben bu ülkülere ulaşmak için yola çıkıyorum. Sizlerin de bu yolculukta beni yalnız bırakmayacağınızı biliyorum" dedi. Konuşmasının sonunda salondakilere "Bayrağı dalgalandıracak nefesler, Türklüğü ayağa kaldıracak eller, vatanın makus talihini yenecek inanç, açı tok, esiri hür, işsizi işli, aşsızı aşlı yapacaklar, sömürüye, istismara, alçaklığa dur diyecekler, yeter diyecek, elinin tersiyle itecek, yumruğunu masaya vuracaklar nerede?" diye soran Bahçeli, salondakilerin "burada" diye karşılık vermesi üzerine de "İşte gerçek bu, gayrısı yalan. İşte doğru bu, gerisi sanal. Evet, iftiharla söylüyorum ki burada, bu salonda. Zulme eş başkanlık edenler, zalime dost, mazluma düşman olanlar kulağınız burada olsun. Bir umut, bir ışık, bir kılavuz arayanlar, ümidiniz burada olsun" dedi.

Kurultaydan notlar

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin konuşması 2 saat sürdü. Bahçeli'nin konuşması sırasında salonda bulunan bir kişi aşırı kalabalık ve sıcak nedeniyle baygınlık geçirdi. Salonda bulunan bir doktorun ilk müdahalesini yaptığı kişi daha sonra dışarı çıkarıldı.

Bahçeli'nin konuşması sırasında sık sık "Şehitler ölmez, vatan bölünmez", "Devletin başına devlet gelecek", "Türkiye seninle gurur duyuyor" sloganları atıldı. Konuşmanın sonunda ise Bahçeli'nin "Ne mutlu Türküm diyene" sözlerine bütün salon tek bir ağızdan eşlik etti.

Delegeler ve partililer, Bahçeli'nin konuşmasının son bölümlerini ayakta dinledi. Kurultayı bazı siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri de izledi.
 

 
cnnturk.com, 08.11.09

Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.