Gündem
 Gündem > Siyasi Gündem > Osman Öcalan hazır
Osman Öcalan hazır
PKK’nın eski yöneticilerinden Osman Öcalan: Eğer devlet olumlu yaklaşırsa biz siyaset yapmak isteriz. Tıkandığı yerde çözüm sürecini ilerletmeye çalışabiliriz
PKK lideri Abdullah Öcalan’ın kardeşi ve örgütün eski yöneticilerinden Osman Öcalan, AKP hükümetinin hiçbir taviz vermeden Kürt sorununu çözmek istediğini ancak bunun mümkün olmadığını söyledi. Taraf ’a konuşan Osman Öcalan, Türkiye süreçte adım atmazsa örgütün içindeki muhazakâr kesimin süreci askıya alabileceğini dile getirdi.
Türkiye olumlu yaklaşırsa siyaset yapmak ve tıkandığı yerde çözüm sürecini ilerletmek istediğini söyleyen Osman Öcalan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
ADIM ATILMAMASINDAN FAYDALANANLAR VAR
Süreç hâlâ askıya alınmadı. Hükümetin adım atması gerekiyor. Abdullah Öcalan’ın yaşam koşullarının düzeltilmesi önemlidir. Abdullah Öcalan, barış sürecinin bir numaralı aktörüdür. Abdullah Öcalan ile başlar, Abdullah Öcalan ile biter bu süreç. Böylesi ağır bir sorunu çözmek, bir savaşı sonlandırmak için değil bir af, birkaç af bile mesele olmamalıdır. Ama hükümet hiçbir taviz vermeden, çözeceğiz diyor. Bunu yapabilecek hiçbir güç yoktur. Hükümet adım atmayarak, tıkanmanın zeminini hazırlamıştır. PKK yönetiminde de özellikle muhafazakâr kesim, bazı güçlerin teşvikiyle çözüm konusunda isteksizdir. Bölge ülkeleri, İran, Irak, Suriye çözümün rafa kaldırılmasını istiyor. Yeni bir savaş alanına dönüştürülmesini istiyor. Bu yönlü baskılar var. Baskıların yanında yardım teşvikleri var. Tam da bu dönemde Türkiye adım atmayınca PKK içindeki sağcı muhafazakâr kesim, süreci dondurmak ve süreci askıya almak için bir düzlem bulmuş oluyor.
KÜRTLER YENİ HARİTADA YERLERİNİ ALIR
Irak, 1992 ve 2003’deki müdahalelerle bir rejim değişikliğiyle karşı karşıya geldi. Irak’taki değişiklik bölgedeki tüm dengeleri sarstı. Suriye’de de bu yönde dengeler sarsılacak. Dengeler sarsılırsa Kürtler, yeni Ortadoğu haritasında yer bulmaya çalışır. Kürtler bugün Irak’ta fiili bir devlet konumundalar. Suriye de buna doğru gidiyor. Kürtler, bir hata yapmazlarsa federal bir sistemin oraya yerleşmesi mümkün. Suriye’de yine rejim değişikliği dengeleri sarsacak. Lozan Antlaşması’yla çizilen harita geçersiz hâle gelecek. Yeniden bir harita çizimi gündeme gelecek. Kürtler yeniden bir harita çizilirken hak ettikleri yeri almak istiyorlar.
SİYASET YAPMAK İSTERİZ
Kürtler, dört parçada statü kazanmanın peşindeler. Türkiye’de güçlendirilmiş yerel yönetimlerle statü kazanabilirler. Ama Türkiye bu konuda çok sığ yaklaşıyor. Kürtlerin statü kazanmaları en doğal haklarıdır. Irak’ta federal bir sistem, yine Suriye’de ona yakın bir özerklik, Türkiye’de yerel yönetimlerin güçlendirilmesiyle statü kazanmaları en doğal haklarıdır. Artık Kürtleri eski statü içerisinde yaşatmak mümkün değil. Bununla birlikte PKK, çözüm sürecini askıya alırsa siyasal çözüm isteyenlerin değeri artabilir. Bizler hâlâ kendimizi denememiş durumdayız. Kürt siyasetine alternatif geliştirme şansımız var. Eğer Türk devleti olumlu yaklaşırsa biz siyaset yapmak isteriz. Tıkandığı yerde çözüm sürecini ilerletmeye çalışabiliriz.
SİYASAL HEGEMONYA ÇATIŞMASI VAR
Kürdistan’da tek iktidar partisi KDP yani Sayın Barzani’nin partisidir. PYD ise tarihsel olarak KDP’nin oynadığı rolü ve günümüzdeki etkinliğini kırmak istiyor. Özellikle Suriye’de Rojava’da kazandığı konuma bağlı olarak PYD’nin konumunu zayıflatmaya çalışıyor. Yani Kürt siyasetinde bir hegemonya çatışması var. Siyasal alanda etkili olma siyaseti var.
ESAD GEÇ KALDI
Artık Kürt halkını geride bıraktığı statü içerisinde tutamazsınız. Buna hiç kimsenin gücü yetmez. Kürtlerin Türkiye’de bir statü kazanmadan yerlerinde oturmaları mümkün değildir. Kürtlerle çözüme gitmeyen yıkılır. Bunu Saddam örneğinde görüyoruz. Eğer Saddam sorunu çözseydi, gitmezdi. Hatta Beşar Esad çok geç kaldı. Eğer savaş başlamadan önce Kürtlere statü tanısaydı, uluslararası güçler kolay kolay Suriye’nin üzerine gitmezdi. Esad, Kürtlerin önemini yavaş yavaş kavradı. Çok geç kalmış bir adım. Kürtler, Türkiye’de çok daha güçlü. Eğer bir ayaklanma olursa, kimse durduramaz.
HÜKÜMET ADIM ATMALI
Bir felaketin yaşanmaması için Türkiye adım atmalı. Bunlar ne olabilir, Öcalan’ın yaşam koşulları. Kürtlere anadilde eğitim vermeli. Kürtler bu haktan vazgeçmez. Anadilde eğitim, Kürt sorununun çözümünde kilit önemdedir. Siyasal statü tanınmalı. Güçlendirilmiş yerel yönetimler gibi... Hükümetin yapacağı bir açıklamayla süreç askıya alınmadan adım adım götürülebilir. Bizler de sürece katkı sağlamaya hazırız.
Kongre’ye katılmak istiyoruz
KÜRT Ulusal Kongresi yeni bir oluşumdur. Bizler bu önemli tarihsel gelişme içerisinde yer almak istiyoruz. Katılmak için başvurduk ama hâlâ bize kesin bir yanıt verilmedi. Bize göre kongrenin düzenlenmesinde bazı sorunlar var. Kongrenin bağımsız siyasetçilerden oluşmasında yarar vardı. Bağımsız kişilikler ağırlık oluştursaydı, daha sağlıklı sonuçlar alınabilirdi. Ama partiler hegomanyalarını da bu alanda hissettirmeye çalışıyorlar. PKK’nin hegomanik, tekelci siyaset felsefesinden dolayı, onlardan ayrılmış olmamız hazmedilmedi.
Goran partisi, mahalli kaldı
GORAN hareketi Güney Kürdistan’daki (Irak Kürdistanı) PKK’dir. Mantık olarak aynılar. Hepimiz umutluyduk ama mahalli kaldı. Süleymaniye ve çevresinden daha öteye geçemedi. Tüm Kürtlerin desteğini alma gibi bir çabası olmadı. Bu seçimlerde zayıflacağı kanısındayız. Değerlendirmeler bu yönde.
Taraf, 31.08.2013
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
