Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > KCK yönetimi değişti, sıra BDP’de mi?

KCK yönetimi değişti, sıra BDP’de mi?
 

KCK’da yapılan değişikliğin sebebi ve bundan sonraki döneme yansımaları üzerine çeşitli bakış açıları var.

Öncelikle şunu vurgulamakta fayda var ki; yapılan değişikliğin tamamı Öcalan’ın isteğiyle gerçekleşti. İmralı ile görüşmeleri sürdüren MİT’in de bu gelişmeden haberdar olması son derece normal.

Zaman, 11.07.2013

Peki değişiklik neden yapıldı? Göze çarpan ilk ve en güçlü mesaj şu: Örgütü Öcalan yönetiyor, diğer isimler çok da önemli değil. Aslında Öcalan’ın güçlendirilmesi projesini yaklaşık 1 yıldır yaşıyoruz. Geçtiğimiz yıl eylül ayında başlayan açlık grevleri ‘Öcalan’ın emriyle’ son bulmuştu. Şimdi Öcalan bir kez daha örgüte damgasını vuruyor ve hakimiyetini artırıyor. KCK’nın genel başkanlık konseyinde yer alan 6 kişi direkt Abdullah Öcalan’a bağlı çalışacak. Dolayısıyla bu isimleri tek tek Öcalan belirledi.

Örgütü bilenler şunu özellikle vurguluyorlar: Öcalan kendisi dışında hiç kimsenin öne çıkmasını sevmez. Murat Karayılan, yaklaşık 14 yıldır Öcalan’a vekalet ediyordu ve son zamanlarda nerdeyse bir ‘medya starı’na dönüştü. Üstelik örgüt içinde sert eleştiriler almaya başlamıştı. Oslo sürecinden bugüne kadar yaşanan olaylar, istihbarat örgütleriyle ilişkiler ve 2012’de ilan edilen ‘kurtarılmış bölge, alan hakimiyeti’ konseptinin PKK açısından faciayla sonuçlanması Karayılan’ın otoritesini sarstı. İkinci nokta, PKK’nın geri çekilme sürecinin çok yavaş ilerlemesi. Bu, Türkiye’yi rahatsız eden bir durum. Üçüncü nokta, Yüksekova’da komutanları taşıyan helikoptere ateş açılması. Sürecin provokasyonlara açık olduğunu gösteren bu gelişme, PKK’nın silahlı kanadına mensup bazı grupların barışa itirazı olduğunu gösterdi.

PKK’yı yakından takip eden isimler, örgütün Avrupa kanadı ve BDP’de de değişiklik bekliyor. BDP eşbaşkanlarının performansı ve bazı açıklamalarının Öcalan’ın hoşuna gitmediği belirtiliyor. BDP’nin ‘muhatap benim’ havasına girmesinin Öcalan’ı rahatsız ettiği kaydediliyor. Bir süreden beri teşkilatlanma çalışmalarını sürdüren HDK çatısı altında diğer bazı partilerin de katılımıyla yeni bir oluşumun söz konusu olabileceği üzerinde duruluyor.

İran’a yakın olduğu belirtilen, PKK’nın şahin kanadında sayılan Cemil Bayık, aslında büyük bir riskin altına girmiş oldu. Barış sürecinde PKK cenahında sorunlar yaşanırsa veya süreç kesintiye uğrarsa bunun faturası Bayık’a kesilecek. İkinci bir strateji ise Bayık aracılığıyla ‘eve dönüş’ çağrısı yapmak. Öcalan’ın önümüzdeki günlerde bir çağrı yaparak, çeşitli sebeplerle geçmişte PKK’dan ayrılan isimlerin örgüte geri dönmelerini isteyeceği ileri sürülüyor. Besê Hozat’ın eşbaşkanlığa gelmesinin ana sebebi ise Alevilere mesaj. Örgüt içindeki Alevi kökenli isimlerin yanı sıra tabana da ‘sizi önemsiyoruz’ mesajı veriliyor.

Meseleye Türkiye açısından bakacak olursak, PKK’nın silah bırakacağına dair en ufak bir emare yok. Örgüt, bir yandan barış sürecine ilişkin güzellemeler yaparken diğer yandan silahlı kanadını güçlendiriyor. Katılımlarla her geçen gün büyüyor. Kadrolarını Kandil’de toplayıp yeniden organize ediyor, eğitimden geçiriyor. Aslında Öcalan, PKK’yı adeta yeniden kuruyor.


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.