Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Erdoğan: Gezi'ye katılanlar kullanıldı

Erdoğan: Gezi'ye katılanlar kullanıldı
Başbakan Erdoğan,Gezi eylemlerine katılanların çok büyük bir senaryonun parçası olduğunu iddia etti. Erdoğan, "Türkiye demokrasisi bu olaylar karşısında ciddi bir sınamadan geçmiş; demokrasimiz bu sınavı başarıyla atlatmıştır" dedi

ANKARA - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 'Millete Hizmet Yolunda' konuşması yaptı.  Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan bölümler şöyle:


Ekonomideki güzel gelişmelere ek olarak, Çözüm Süreci de kararlılıkla ilerliyor, artık dağlarımızdan acı haberler gelmiyordu. İşte tam da böyle bir ortamda, umutların büyüdüğü, Türkiye’nin başarılarına başarılar eklediği, rekorların kırıldığı bir dönemde, malumunuz, Taksim Gezi Parkı’nda bazı eylemler başlatıldı. Konuşmamın en başında, Taksim Gezi Parkı’nda, tamamen yanlış bilgilendirme neticesinde, samimi olarak ağaç ve çevre eylemi yapan vatandaşlarımı tenzih ediyorum.
Ancak, bu samimi vatandaşlarımızın dışında kalan eylemciler, Türkiye’nin en parlak ayını yaşadığı bir dönemde, maalesef çok büyük bir tertibin, çok büyük bir senaryonun parçası oldular ve kendi ülkelerini hedef alan saldırıda, bilerek ya da bilmeyerek aktör olarak kullanıldılar. Şunu hepinize büyük bir rahatlıkla ifade etmek isterim. Gezi Parkı’nda, ağaç, çevre, park hassasiyetini kendisine perde yaparak başlatılan eylemler, ekonomimizi, demokrasimizi, çözüm sürecini, yani istikbalimizi hedef almasına rağmen, milletimizin ferasetiyle, milletimizin bizlere olan desteği ve hayır duası ile maddi bazı zararların ötesinde, geleceğimizi karartamamıştır.

DEMOKRASİ CİDDİ BİR SINAVDAN GEÇTİ

Türkiye demokrasisi bu olaylar karşısında ciddi bir sınamadan geçmiş; demokrasimiz bu sınavı başarıyla atlatmıştır. Çözüm Süreci de, bu tertiplerden etkilenmemiş; milletimizin sağduyusu sayesinde, kardeşliğimiz güç kazanmaya devam etmiştir. En güzel, en başarılı sınavı ise hiç kuşkusuz Türkiye ekonomisi vermiştir. Eğer bu boyutta bir saldırı, 10,5 yıl önce gerçekleşmiş olsaydı, inanın, Türkiye ekonomisi bundan çok derinden etkilenir, çok ağır kayıplar verir, millete çok ağır faturalar ve bedeller yüklenirdi. Ancak, 10,5 yıl boyunca ekonomide yaptığımız yapısal reformlar sayesinde, Türkiye ekonomisi bu saldırılara karşı başarılı bir direnç göstermiştir. Türkiye, bu tertipler karşısında tek yürek olmuştur. Türkiye, bu sinsi saldırılar karşısında, tam bir feraset, tam bir basiret, en önemlisi de sağduyu ve itidal içinde davranmış, bir yandan milli iradeye en güçlü şekilde sahip çıkarken, diğer taraftan tezgâhları alt üst etmiş, oyunu bozmuştur. Halkımız, şiddet eylemlerini, vandallığı, barbarlığı büyük bir ibretle izlemiş, ancak sandığa, sandık sonuçlarına, demokrasiye sahip çıkmak suretiyle tüm bu tuzakları etkisiz hale getirmiştir.
Şunu altını çizerek ifade etmek istiyorum; Türkiye, ülkelerden bir ülke değildir. Türkiye, üzerinde operasyon yapılacak, üzerinde ameliyat yapılacak, üzerinde kirli oyunlar denenecek bir ülke de değildir. Bu büyük devlet, büyük milletiyle birlikte, her türlü saldırıyı bertaraf edecek, her türlü oyunu bozacak, art niyetli, kötü niyetli çevrelere de, gereken cevabı verecek, onlardan hesap soracak güce ve iradeye ziyadesiyle sahiptir. Hiç bir vatandaşım, hiç bir kardeşim endişe etmesin.
Tarih boyunca bizim üzerimizde oynanan oyunları bu millet nasıl bozduysa, 76 milyon, tek yürek halinde, bundan sonra da oyunları bozacak, alt üst edecektir. Biz, çok yoğun şekilde, Türkiye’yi büyütmeye, Türkiye’yi istikrar ve güven zemininde gelecekle buluşturmaya devam edeceğiz.

TÜRKİYE AZINLIĞIN ÇOĞUNLUĞA HÜKMETTİĞİ BİR ÜLKE DEĞİL

Şunu burada, ekranlar aracılığıyla sizlere tekrar hatırlatmak durumundayım. Türkiye, geçmişte olduğu gibi, azınlığın çoğunluğa hükmettiği bir ülke değildir. Azınlığın çoğunluğa hükmettiği bir ülke, demokratik bir ülke olamaz, hukuk devleti olamaz, sosyal devlet olamaz. Bununla çoğunluğun azınlığa tahakkümünü de asla kastetmiyorum. Ama demokrasilerde şüphesiz ki azınlığın çoğunluğa tahakkümü de asla mümkün değildir. Geçmişte, ülke olarak, millet olarak her ne yaşadıysak, hangi acıya maruz kaldıysak, inanın, mutlu bir azınlığın, elitlerin, seçkinlerin Türkiye’ye hükmetmesinden yaşadık.

HERKES YAŞAM TARZINA SAYGI DUYMALI

Bizim dönemimizde bu adaletsizlik, bu hukuksuzluk, bu anti demokratik uygulamalar son bulmuştur. Azınlığın çoğunluğa hükmetmesine son verilmiş, demokrasi tüm kurumlarıyla, tüm kurallarıyla işler hale gelmiştir. Eski günleri özleyen, imtiyazlarının geri verilmesini isteyenler elbette bu yeni süreçten, bu demokratik süreçten rahatsızlık duymaktadır. Ancak, herkes, yekdiğerinin görüşüne, tercihine, yaşam tarzına saygı duymak zorundadır.

Bizim yaşam tarzımıza karışılmasın diyenler, başkalarının yaşam tarzına da müdahale etmemeli, başkalarının yaşam tarzlarına da saygı duymalıdır. Demokrasi, çoğunluğun azınlığı ezmesi, azınlığı reddetmesi, azınlığın tercihlerini yok sayması da asla değildir. Özellikle, bizim Hükümetimiz döneminde, sayısına bakılmadan, etkisine, gücüne, nüfusuna, nüfuzuna bakılmadan, 76 milyonun her bir ferdinin haklarını temin etmek, tesis etmek konusunda çok samimi çalışmalar yürütülmüştür. Bundan sonra da, her etnik kökenin, her inanç grubunun, 76 milyonun her bir ferdinin sorunlarını sorunumuz olarak görmeye, her birinin üzerine kararlılıkla gitmeye, çözüm sürecine koymaya devam edeceğiz.

KONUŞARAK SORUNLARI ÇÖZECEĞİZ

Şiddetsiz bir ortamda, konuşarak, anlaşarak, ortak paydalarda buluşarak sorunlarımızın üstesinden geleceğiz. İşte, Türkiye’yi de, bu anlayışın, bu dayanışmanın, bu birliktelik ve kardeşliğin üzerinde büyüteceğiz. İçerde huzurumuzu muhafaza ederek, sorunları çözerek, dışarda barış çağrılarımızı sürdürerek, inşallah bu bölgenin, hatta dünyanın en güçlü ülkelerinden biri olma yolunda kararlılıkla ilerleyeceğiz.
Sevgili vatandaşlarım, kardeşlerim; Türkiye’de yaşanan bazı olaylara, bazı tertip ve saldırılara asla aldanmadan, bunlarla enerjimizi heba etmeden, biz Türkiye’nin gerçek gündemiyle meşgul olmaya, ekonomiyi büyütmeye, demokrasiyi yüceltmeye devam ediyoruz."

Radikal, 29.06.2013

'Büyük bir senaryonun parçası oldular'
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 'Millete Hizmet Yolunda' konuşmasında Gezi Parkı olaylarına değindi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Haziran ayının değerlendirmesini yaptığı Millete Hizmet Yolunda" konuşmasında, Gezi Parkı olaylarına değindi.

Olayların 'ekonomi ve çözüm sürecine ilişkin olumlu gelişmelerin yaşandığı' dönemde çıktığına işaret eden Erdoğan, "Eylemciler çok büyük bir senaryonun parçası oldular" diye konuştu.

Erdoğan'ın konuşmasında özetle şunları söyledi:

"Ekonomideki bu güzel gelişmelere ek olarak çözüm süreci de kararlılıkla ilerliyor, artık dağlarımızdan acı haberler gelmiyordu. İşte tam da böyle bir ortamda, umutların büyüdüğü, Türkiye'nin başarılarına başarılar eklediği, rekorların kırıldığı bir dönemde, malumunuz, Taksim Gezi Parkı'nda bazı eylemler başlatıldı.

Konuşmamın en başında, Taksim Gezi Parkı'nda, tamamen yanlış bilgilendirme neticesinde, samimi olarak ağaç ve çevre eylemi yapan vatandaşlarımı tenzih ediyorum. Ancak bu samimi vatandaşlarımızın dışında kalan eylemciler, Türkiye'nin en parlak ayını yaşadığı bir dönemde, maalesef çok büyük bir tertibin, çok büyük bir senaryonun parçası oldular ve kendi ülkelerini hedef alan saldırıda, bilerek ya da bilmeyerek aktör olarak kullanıldılar.

Şunu hepinize büyük bir rahatlıkla ifade etmek isterim, Gezi Parkı'nda ağaç, çevre, park hassasiyetini kendisine perde yaparak başlatılan eylemler, ekonomimizi, demokrasimizi, çözüm sürecini, yani istikbalimizi hedef almasına rağmen, milletimizin ferasetiyle, milletimizin bizlere olan desteği ve hayır duasıyla maddi bazı zararların ötesinde, geleceğimizi karartamamıştır. Türkiye demokrasisi bu olaylar karşısında ciddi bir sınamadan geçmiş, demokrasimiz bu sınavı başarıyla atlatmıştır."

'ÇÖZÜM SÜRECİ ETKİLENMEDİ'
Çözüm sürecinin yaşanan olaylardan etkilenmediğini ifade eden Erdoğan, "En güzel, en başarılı sınavı ise hiç kuşkusuz Türkiye ekonomisi vermiştir. Eğer bu boyutta bir saldırı 10,5 yıl önce gerçekleşmiş olsaydı, inanın, Türkiye ekonomisi bundan çok derinden etkilenir, çok ağır kayıplar verir, millete çok ağır faturalar ve bedeller yüklenirdi. Ancak 10,5 yıl boyunca ekonomide yaptığımız yapısal reformlar sayesinde, Türkiye ekonomisi bu saldırılara karşı başarılı bir direnç göstermiştir" ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin bu tertipler üzerine tek yürek olduğuna işaret eden Erdoğan, bu sinsi saldırılar karşısında tam bir feraset, basiret, en önemlisi de sağduyu ve itidal içinde davrandığını, bir yandan milli iradeye en güçlü şekilde sahip çıkarken diğer taraftan tezgahları alt üst ettiğini ve oyunu bozduğunu vurguladı.

'HALK TUZAKLARI ETKİSİZ HALE GETİRDİ'
Erdoğan, halkın, şiddet eylemlerini, vandallığı, barbarlığı büyük ibretle izlediğini ancak sandığa, sandık sonuçlarına, demokrasiye sahip çıkmak suretiyle tüm bu tuzakları etkisiz hale getirdiğini bildirdi.

"Şunu altını çizerek ifade etmek istiyorum, Türkiye, ülkelerden bir ülke değildir. Türkiye, üzerinde operasyon yapılacak, üzerinde ameliyat yapılacak, üzerinde kirli oyunlar denenecek bir ülke de değildir" vurgusu yapan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bu büyük devlet, büyük milletiyle birlikte her türlü saldırıyı bertaraf edecek, her türlü oyunu bozacak, art niyetli, kötü niyetli çevrelere de gereken cevabı verecek, onlardan hesap soracak güce ve iradeye ziyadesiyle sahiptir. Hiçbir vatandaşım, hiçbir kardeşim endişe etmesin. Tarih boyunca bizim üzerimizde oynanan oyunları bu millet nasıl bozduysa 76 milyon, tek yürek halinde bundan sonra da oyunları bozacak, alt üst edecektir. Biz çok yoğun şekilde Türkiye'yi büyütmeye, Türkiye'yi istikrar ve güven zemininde gelecekle buluşturmaya devam edeceğiz."

ntvmsnbc.com, 28.06.2013

Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.