Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Başbakan Erdoğan Türkçe Olimpiyatları'nda konuştu

Başbakan Erdoğan Türkçe Olimpiyatları'nda konuştu
 
Başbakan Erdoğan Türkçe Olimpiyatları'nda konuşma yaptı.

Başbakan'ın konuşmasından satırbaşları;
Türkçe sevdalılarını selamlıyorum. Türkçe'nin güzelliğini, o süt gibi arı temizliğini bizlere hatırlatan ayna tutan dost ve kardeş ülkelerin sevgili çocuklarını kutluyor elinize dilinize gönlünüze sağlık diliyorum.
Dönmek için değil kutlu bir ideal uğruna yollara çıkmış sevgili öğretmenlerimizi tekrar tekrar tebrik ediyorum.
Sizler bütün çirkinliklerin arasında bize güzeli gösterdiniz. Bozkırdaki fidan gibi, çölün ortasındaki vaha gibi, pörsümüş dimağlarda aydınlık bir ufuk gibi bize güzeli anlattınız.
Üç haftadır Türkiye'de birbirinde taban tabana zıt görüntüler vardı. Bir tarafta taş vardı, sapan vardı, molotof vardı. Diğer tarafta Türkçe vardı, türkü vardı şiir vardı.
Bir tarafta öfke vardı, nefret vardı; diğer tarafta barış vardı, kardeşlik vardı.
Şundan emin olunuz, gerçek Türkiye tablosu, gerçek Türkiye fotoğrafı işte budur.
Bu olimpiyatlar 11 yıldır yapılıyor olabilir ama bu davanın kökü taa Selçuklu'da, Osmanlı'da Kurtuluş Savaşı'nda bulunuyor.
Dışarıda anlık zevkleri için sokakları ateşe verenler değil burada Türkçe için çalışanlar gerçek Türkiye mesajını veriyor.
İstiklal savaşı şairi merhum Mehmet Akif 100 yıl öncesinden bu günü anlatıyor diyor ki "Yıkmak insanlara yapmak gibi kıymet mi verir Yıkmak insanlara yapmak gibi kıymet mi verir? Emin ol onu en çolpa herifler de becerir Sade sen gösteriver “işte budur kubbe” diye, İki ırgatla iner şimdi Süleymaniye Ama gel kaldıralım dendi mi, heyhât, o zaman, Bir Süleyman daha lazım yeniden bir de Sinan"
Biz yakıp yıkanlardan kalp kıranlardan değiliz. Biz vandalların, barbarların yağmacıların izinde değiliz. Bu ülkeye hizmet edecek Süleymanları bu ülkeyi imar edecek Sinanları yetiştirme derdindeyiz.

Bizim derdimiz gönül erleri yetiştirmek. İşte bugün bir kez daha bunun büyük bir coşkusunu yaşıyoruz. Türkiye arasında Türkçe üzerinden köprüler kurmanın iftiharını yaşıyoruz.
Iraklı Türkmeni dinledim. Adeta karşımda İbrahim Tatlıses'i gördüm. Allah şifa versin. Bu yaşta adeta İbrahim Tatlıses. Bulgaristan'dan yavrumuzu dinledim. Dilinden değil gönlünden geliyor.
Sevgili kardeşlerim biz hepimiz aynı gönül davasının neferleriyiz. Lisanlarımız farklı olabilir ama hepimiz Adem ile Havva'nın çocukları olarak eğer istersek aynı dilde konuşabilir muhabbet edebiliriz. Hepimiz daha yaşanabilir bir dünya istiyoruz. Barış istiyoruz.

Milliyet, 16.06.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.