Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Kılıçdaroğlu: Neden bu inat?

Kılıçdaroğlu: Neden bu inat?

Gezi Parkı protestoları ile ilgili konuşan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın tutumuna tepki göstererek, ''Benim inadım inat ben Topçu Kışlası'nı yapacağım diyor, otel olarak kullanılacakmış. Acaba birilerine söz mü verildi? Neden bu inat? İstanbul'da otel yapılacak yer mi kalmadı?'' diye sordu.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 11. gününe giren Taksim Gezi Parkı eylemlerini değerlendirdi.

İzmir'de konuşan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Gezi Parkı protestolarına ilişkin sözlerini eleştirdi.

''Demokrasilerde halkla inatlaşma olmaz, inatlaşılırsa meşruiyet sorunu olur" diyen CHP Lideri, Başbakan Erdoğan'ın olayın önemini kavramadığını savundu.

 

Türkiye'nin tehlikeli bir kutuplaşmaya doğru gittiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, tüm dünyanın gördüğünü bir tek başbakanın görmediğini söyledi ve başbakanı herkesi kucaklamaya davet etti.

CHP Lideri, şunları kaydetti:

''İstanbul'da büyükşehir belediye başkanı var, belediye meclis üyeleri var. Onlar niye konuşmuyor da başbakan konuşuyor? Çevreye saygı duymak herkesin hakkı. Sayın Arınç bu grubu davet etti, dinlediler.

 

'HALKLA İNATLAŞMA OLMAZ'
Sayın başbakanın dinlemeden açıklama yapması doğru değil. Oradaki insanlar özgürlük istiyor. Demokrasilerde halkla inatlaşma olmaz. Meşruiyet sorunu gündeme gelir. Başbakanın hala yüzde 50'den söz etmesi çok tehlikeli bir söylemdir. O zaman toplumun yüzde 50'sinin başbakanı değildir o anlam çıkar.

'TÜM DÜNYANIN GÖRDÜĞÜNÜ BİR TEK O GÖRMEDİ'
Taksim Meydanı'nda AKP'liler de var. Bir başbakanın daha kapsayıcı bir dil kullanması lazım. İnatla dayatmayla ne elde edilebilir? Bütün dünya ayağa kalktı. Bütün dünyanın gördüğünü bir kişi görmedi o da Recep Tayyip Erdoğan'dır.

'ACABA BİRİLERİNE SÖZ MÜ VERİLDİ?
'Benim inadım inat ben Topçu Kışlası'nı yapacağım' diyor, otel olarak kullanılacakmış. Acaba birilerine söz mü verildi? Neden bu inat? İstanbul'da otel yapılacak yer mi kalmadı? Biraz daha ayrıntı versin başbakan bir görelim bakalım.

'BAŞBAKAN'I ZOR İŞLERİ YAPMAYA DAVET EDİYORUM'
Suçlama kolaycılıktır. Herkesi kucaklamak zor bir iştir. Sayın başbakanı zor işleri yapmaya davet ediyorum. Gençlerin sesine kulak vermeli başbakan. Bu gençler ne istiyor? Kendi çıkarları için bir şey istiyorlar mı? İstanbul için istiyorlar.

'ÖNCE KENDİNE SOR'
Başbakan 'faiz lobisi bunu yapıyor' dedi olayın önemini kavramış değil. Bütün dünyanın gördüğü bir gerçeği bir ülkenin başbakanının görmemesi körlüktür. Hala birilerini suçluyor. Önce kendine sor neden oluyor bunlar? Toplumu aşağılayacaksınız, önerilere kulakları tıkayacaksınız.

'DÜNYADA YÜZDE 50 OYU ÇANTADA KEKLİK GÖREN BAŞBAKAN VAR MI?'
Çıkıp düşünmesi lazım. Dünyada halkın yüzde 50 oyunu çantada keklik gören bir başbakan var mı? Hayatımda bu kadar beceriksiz bir yönetim anlayışına hiç tanık olmadım.

'GİT O 3 BİNAYI TIRAŞLA'
Topçu Kışlası yapacağını git Sultanahmet'in silüetini berbat eden o 3 binayı tıraşla. İstanbul'u rant alanına dönüştürdüler. Yarın mezarlıkları da rant alanına dönüştürürler.

'TEHLİKELİ KUTUPLAŞMA'
Tehlikeli bir kutuplaşmaya doğru gidiyor Türkiye. Uzlaşmacı bir dil kullanmayan siyaset adamından bu ülkeye yarar gelmez. Halkına yalanları söyleyen birisinden, kendisine oy vermeyen insanı sevmeyenden bu ülkeye yarar gelmez. O gençlerin istedikleri kendi ülkelerinin çıkarları için. Bütün sivil toplum kuruluşları gençlere destek veriyor, dünya destek veriyor.

'DEMOKRASİ ASLINDA DAHA DA GÜÇ KAZANIYOR'
Demokratik eylemler sesini çıkarmak isteyen bir genç kadına polisin biber gazı sıkmadığı eylemlerdir, çevreye zarar vermeyen eylemlerdir. Türkiye'de halk kendi kimliğine ve düşüncelerine saygı istiyor. Demokrasi aslında daha da güç kazanıyor.

'DEMOKRASİLERDE BEDEL ÖDEMEK VARDIR'
Bir polisimizin şehit olması bazı yurttaşlarımızın yaşamını yitirmesi bunlar acı olaylar. Demokrasilerde bedel ödemek vardır. Altın tabak içerisinde bir topluma demokrasi sunulmamıştır. Bizim demokrasi, özgürlük mücadelemiz bedeller ödemekle geçmiştir ama önemli olan şudur; geçmişin bedellerinden ders çıkarıp geleceğe umutla bakan bir toplum yaratmak zorundayız biz.

O nedenle kutuplaşmanın Türkiye'yi tehlikeli bir kulvara soktuğundan söz ettim. Herkesin dikkatli ve özenli olması gerekiyor.''

'PARTİ OLARAK EYLEMLERDE YOKUZ'
Kılıçdaroğlu, CHP olarak eylemlere katılıp katılmayacaklarına ilişkin bir soruya da şöyle karşılık verdi:

"Biz toplumda daha fazla kutuplaşma olmasın diye iki mitingimizi iptal ettik. Biz siyasal parti olarak eylemlere katılmıyoruz. Ben, Taksim'e bir yurttaş olarak gittim, partililerle filan da gitmedim. Yurttaşların eylemlerine saygı duymamız gerekiyor. Bu demokrasilerde temel kuraldır. Onların özgürlük taleplerine bizim saygı duymamız gerekiyor."

Kemal Kılıçdaroğlu, "gelinen noktada, durumun daha da kötüye gitmemesi için siyasi liderler olarak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile bir görüşmenin söz konusu olup olmayacağının" sorulması üzerine "Ona karar verecek olan, Sayın Abdullah Gül"dür yanıtını verdi.

 

ntvmsnbc.com, 07.06.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.