Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Altan Tan: Batı bölünmeden, doğu kandırılmaktan endişeli

Altan Tan: Batı bölünmeden, doğu kandırılmaktan endişeli

BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan ve Akil İnsanlar Heyeti'nden Prof. Mithat Sancar Bursa'da çözüm sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundular.

 

BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, "çözüm süreci" ile ilgili, Türkiye'nin batısında "bölünme" doğusunda ise "kandırılıyor muyuz" endişesinin hakim olduğunu söyledi. 
Tan, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (YSGP) Bursa İl Başkanlığı tarafından Nazım Hikmet Kültür Evi'nde düzenlenen "Barış ve Anayasa" konulu panelde yaptığı konuşmada, "İmralı" görüşmelerinde bulunduğunu, ayrıca Kandil'de PKK ile görüşmeleri yapan heyette yer aldığını belirterek, bu çerçevede PKK ve Kürt siyasetinin, çözümden yana sözünde duracağı konusunda güçlü bir izlenim edindiğini kaydetti. 
Günümüzde silahla çözüme ulaşmanın artık çok geride kaldığını, müzakere etmenin en geçerli yöntem olduğunu vurgulayan Tan, Kürtlerin önlerinde somut bir vaat bulunmasa da bu süreci desteklediğini bildirdi. 
Tan, PKK'nın silah bırakarak bu sürece ciddi bir katkı sağladığını, bundan sonra da yeniden örgütlenip silahlı mücadeleye dönmenin çok zor hale geldiğini anlatarak, şöyle konuştu: 
"Biz ana dilde eğitimi, belki özerk yapıyı veya diğer hak ve özgürlükleri istemeye devam edeceğiz. Ama bunlar birden olacak bir şey değil. Süreç devam edecek. Bu süreçte 'geçici anayasa' formülüne bile sıcak bakıyoruz. Süreç çerçevesinde her iki tarafın da şüphelerinin olması normal. Çatlak sesler de çıkacaktır. Türkiye'nin batısında 'bölünme' doğusunda ise 'kandırılıyor muyuz' endişesi var." 

'GEÇİŞ SÜRECİ ANAYASASI'
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi ve Akil İnsanlar Heyeti Üyesi Prof. Dr. Mithat Sancar da Güney Afrika örneğini vererek, PKK'nın geri çekilme ve silah bırakmasının bile çok önemli bir hamle olduğunu söyledi. Barış sürecinin ciddi bir fay kayması yarattığını dile getiren Sancar, şöyle devam etti, "Yani altındaki zemin kaydığı için eski durduğun yerde kalamıyorsun. Barış süreci uzlaşı sürecidir. Kavga eden iki kişinin konuşarak uzlaşıya ulaştığı süreçtir. Bir taraf diğer tarafı yenmişse konuşmaya gerek yok. Güney Afrika'da 1980'den önce beyazların yönettiği diktatör bir yönetim vardı. Mandela 27 sene hapiste yattı. Barış sürecinde Mandela ile hapisteyken görüşmelere başlandı. 1990'lı yıllarda Mandela serbest kaldı. O zaman gerek siyahların gerek beyazların endişeleri vardı. Ancak görüşmeler sırasında her iki tarafın da endişeleri giderildi. Burada geçiş süreci anayasası önemli rol oynadı. Türkiye'de de eğer tüm partilerin katılımıyla yeni ve sivil bir anayasa hazırlanamıyorsa AK Parti ve BDP geçiş süreci anayasası hazırlayabilir. Daha sonra geniş katılımlı, tamamen sivil ve tam demokratik bir anayasa hazırlanabilir." 
"Çözüm olunca birden cennete girmeyeceğiz. Cennetin kapıları açılmayacak ama cehennemden çıkacağız" diyen Sancar, toplumun tüm kesimlerinde tam memnuniyet sağlamayacağını ancak Kürtlerin silahla alabileceklerinden çok daha fazlasını bu süreçte elde edebileceğini sözlerine ekledi. 
YSGP Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Saruhan Oluç da Türkiye'de anayasaların bugüne kadar hep darbeler ve askerlerin hazırladığını, sürecin siyasi partiler ve sivil toplum örgütlerince bir anayasa hazırlanmasına zemin hazırladığını söyledi.

Radikal, 27.04.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.