Gündem
 Gündem > Siyasi Gündem > Muhalefetten Bakan Atalay'a ret
Muhalefetten Bakan Atalay'a ret
Kürt açılımı konusunda İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın muhalefet partileriyle görüşme talebi, CHP ve MHP tarafından olumlu karşılanmadı.
ANKARA - İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Kürt açılımıyla ilgili muhalefet ve sivil toplum kuruluşlarına randevu talebinde bulundu.
Muhalefet, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın talep ettiği Kürt Açılımı randevusuna kapılarını kapattı.
MHP'den yapılan açıklamada "Görüşmenin gerekli olmadığı sonucuna varılmıştır" denildi.
MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı imzasıyla İçişleri Bakanlığına gönderilen cevap metninde "Bakanlığınız koordinasyonundaki Kürt açılımı ile ilgili MHP olarak görüşlerimizi kamuoyu ile paylaşmıştık. Bu nedenle genel başkanımız Devlet Bahçeli ile görüşmenizin gerekli olmadığı sonucuna varılmıştır" ifadesi kullanıldı.
MHP lideri Devlet Bahçeli de bugün bir basın toplantısı yaparak Kürt Açılımı ile ilgili görüşlerini kamuoyuna açıklayacak.
VURAL: KESİNLİKLE GÖRÜŞMEYECEĞİZ
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural da İçişleri Bakanı Atalay'ın randevu talebiyle ilgili olarak, ''MHP olarak bin yıllık kardeşliğimizi bozacak, PKK ile müzakere döneminin başlatıldığı ve onlarla el sıkışıldığı bir dönemde, böyle bir konuda kesinlikle bir görüşme yaklaşımı içinde olmayacağız'' dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de konuya ilişkin açıklama yaptığını anımsatan Vural, ''Hiç kimse böyle bir ihanet projesinin parçası olmamalıdır. Hükümeti de uyarıyoruz. Kendisine 'muhafazakar demokrat' denilen bir parti, bugün siyasal Kürtçülüğün, siyasal amaçlarına ulaşılmasını 'demokratik açılım' olarak ileri sürmektedir. AKP'ye oy vermiş herkesi bu konuda duyarlı davranmaya davet ediyorum. Nereye gidiyor partiniz, kimin sözcülüğünü yapıyor? Hangi siyasal amaçları gerçekleştirmek istiyor?'' diye konuştu.
CHP: HÜKÜMET TAVRINI AÇIKLASIN
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, görüşme talebini NTV yayınında yanıtladı. Öymen, şunları söyledi:
"Hükümet bu konudaki politikasını tavrını ortaya koymadıkça biz görüşmeye ihtiyaç duymuyoruz. Ortalığı karıştıran yaklaşımlara, tutumlara katkıda bulunmak niyetimiz yoktur. Hükümet kendi söyleyeceğini söyleyemeden başkalarına söyleyerek bu meseleyi çözmeye çalışıyor bu doğru bir yöntem değildir biz bunu olumlu bulmuyoruz. O bakımdan böyle bir görüşmeyi de gerekli görmüyoruz. Daha önce cumhurbaşkanı da genel başkanımızı davet etmişti hiç bir şey söylemedi. Biz böyle hiç bir şey söylenmeyecek oturumlara katılarak hükümetin ortalığı bulanık bırakma gayretlerine katkıda bulunmak istemiyoruz. Hükümet açıkça görüşü neyse ortaya koyacak.
Bir takım gazetecilerle, kuruluşlarla ve partilerle konuşacaksınız ama ne dediğiniz belli olmayacak. Hangi görüşü için hükümet bizden destek istiyor, bilmiyoruz. Bir projeniz varsa önce açıklayacaksınız. Bu konu gizli olur mu? Halktan mı gizliyorsunuz, kimden gizliyorsunuz? Biz bu konudaki tavrımızı defalarca söyledik genel başkanımız açıkladı bizim bu konuda görüşlerimiz bellidir
7 senedir iktidardasınız... Sayın Cumhurbaşkanı diyor ki, 'Türkiye'nin en önemli meselesidir.' Siz 7 senedir Türkiye'nin en önemli meselesi hakkında bir fikir oluşturamamışsınız. Bütün bildiğiniz meselenin çok önemli mesele olduğu...
Muhalefete soralım, bakalım nasıl çözelim bu meseleyi... Bunu mu diyeceksiniz. Bütün kuruluşlar mutabık sözü nereden çıktı? Bütün kuruluşların mutabık olması demek bu projenin ortaya konulması, herkesin fikir birliğine varması demektir ama bu projenin izi yok ortada. Halktan gizleyerek mi bunu yapacaksınız? Bizi ortak mı etmek istiyorsunuz? Biz yokuz bu işte. Çıkacaksınız açıkça halkın önünde diyeceksiniz ki; 'Biz sorunu şöyle çözmeyi öngörüyoruz', ondan sonra görüş soracaksınız. Biz ne basının ne diğer kuruluşların katkıda bulunacağına ihtimal vermiyoruz. Sanki müthiş bir proje var ortada, mutlaka desteklenmesi lazım ve buna herkes alkış tutacak. Bu kadar gayrıciddi durumla karşılaşmadık."
ntvmsnbc.com, 11.08.09
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
