Gündem
 Gündem > Siyasi Gündem > Bahçeli'den Başbakan'a yargı cevabı
Bahçeli'den Başbakan'a yargı cevabı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında konuştu. Başbakan Erdoğa'ın eleştirilerini cevaplayan Bahçeli, "Hodri meydan. Sayın Başbakan unutma ki yargının ne iş yaptığını inşallah günü geldiğinde sen de göreceksin" dedi.
İşte Bahçeli’nin konuşmasından satır başları:
Yanlış yola sapanları Hz. Peygamberimizin ahlakına davet ediyorum. Yüce rabbim hepimizin yar ve yardımcısı olsun.
Osmaniye’de vatandaşlarımızla bir araya geldik. Osmaniye’ye her gidişimizde sorunlarından biraz daha kurtulmuş olarak görmek bizi mutlu etmektedir.
Buradan Belediye başkanımızı ve meclis üyelerini kutluyorum. Osmaniye’nin bölücü teröre kesit bir itirazı söz konusudur.
Öfkesi kesin ve katidir. Osmaniye’nin eş başkanlara, bölücü baronlara tahammülü çoktan bitmiştir.
Kurulan tuzakları görmüşlerdir. Türk milletinin nasıl bir yıkımın içinde olduğu idrak etmişlerdir.
Türk milletinin karşı karşıya olduğu tehditleri iyi analiz etme zorunluluğumuz bulunmaktadır. Bu hadiseler yumağının hem arka hem de ön yüzünü derinlemesine kavramak gerekmektedir.
Aleyhimize gelişen tökezlememizi amaçlayan fikirler herhangi bir değişiklik göstermemiştir. Kanlı provokasyonlar hiç kesilmemiştir.
Ne zaman gerilemişsek ne zaman buhranların pençesine düşmüşsek kirli bir kampanyanın varlığı başını kaldırmıştır. Yeri gelmiş bağımsızlığımıza göz konulmuştur.
Kimi zaman pazarlıklarla kimi zaman da gizli anlaşmalarla haklarımız elimizden alınmak istenmiştir. Kardeşliğimizin dağılması için plan yapanlar AKP ile cesaret kazanmıştır.
Türk milletinin aydınlık tarihi AKP sayesinde kararmak halindedir. Başbakan’ın Türk milletinin kanına doymayan, acı çektirmekten hoşlanan lekeli vicdanlarla dirsek teması halinde olduğu aşikardır.
90 yıl önce büyük milletimizin mağlup ettiği sömürgeci güçler yeni bir Damat Ferit bulmuşlardır. Utanç vesikası olarak görülmelidir. Yıllar boyunca kurulmaya çalışan gerilim, çatışma atmosferi destek sağlamıştır.
Erivan hayranları, Kandil elçileri, İmralı müdavimleri, yanlı basın sahipleri Türk milletine karşı saldırı düzeneği halini almışlardır. Aziz Türk milletinin çökmesi için seferber olmuşlardır.
Amaç Türkiye’nin hukuki normlarını ortadan kaldırmaktır. Bu söylediklerim abartı ve aşır bir yorum olarak da değerlendirilmemelidir.
Dağlarda aradığı ihanet hedeflerin iktidar tarafından sahiplenilmesinin nasıl bir açıklaması olacaktır. Maskeleri indirmek için neler ileri sürülebilecektir.
Ülkemiz küresel bir tezgahın içinde çökmüş kalmıştır. Bu tezgahın adı da Büyük Ortadoğu projesidir.
Kanlı proje ülkelerimizin de içinde bulunduğu geniş bir coğrafyayı hizaya sokmak için tanzim edilmiştir.
Barış özgürleşme ziyadesiyle yer tutmuştur.
Sömürgeciliğin yeni adresi ABD, eş başkanı da Tayyip Erdoğan’dır.
AKP hükümeti başından beri kanlı bir oyunun içinde gönüllü şekilde kalmıştır.
Suriye’de rejimin direnç göstermesi.
İmralı canisi ve Başbakan küresel rol paylaşımı sayesinde birbirine yaklaşmışlardır.
Rezaleti kendisine yakıştırmıştır.
Cani başıyla Erdoğan’ın düşüncelerindeki ortaklı planı açıkça ortaya sermektedir.
İmralı canisinin devletsiz ve dört parçalı önerisi kokuşmuş bir hamledir.
Görülüyor ki Erdoğan İmralı canisinin düşüncelerine, çürümüş niyetlerine göz yummaktadır.
ABD Dışişlerini Bakanı’nın bir bağı olduğu açıkça ortadadır.
Üstüne vazifeymiş gibi barış çabasını alkışlıyoruz ifadesi bizim açımızdan tartışmaya açık bulunmuştur.
Müslüman bir ülkenin sonunu hazırlamaya çalışan bir ülke barışı alkışlamaktadır.
Sözde bize insanlık dersi verme haline gelmiştir.
AKP’nin kimin yolundan gittiğini de açık etmiştir.
ABD’li bakan önce yok ettikleri, öldürdükleri milyonların hesabını vermeli, milyonlardan özür dilemeli sonra da neden geldiklerini izah etmelidir.
PKK baharı AKP ile birlikte yaşanmaya başlamıştır.
Bu vahim süreç sonuç alırsa ne Türk milleti kalacak, Türk milleti bütünüyle çökecektir.
İmralı canisinin de tam da istediği budur.
Ama bunlara ne güçleri yetecek ne de başarabileceklerdir.
Eş başkanlar soluk alamayacaklardır.
Biz de millete sahip çıkacak cesaret vardır.
Biz de ihaneti durduracak kararlılık vardır.
İmralı canisi ve AKP henüz dağ kadrosunu ikna edememiştir.
Yeni bir mektup Kandil’in yolunu tutmuştur.
Bu nasıl bir mektuplaşmadır, bir türlü sonuç alınamamıştır.
Acaba Erdoğan da “acele sonuç bekliyorum” dediği kenarları çiçekli mektup göndermiş midir.
PKK’nın silahlara veda etmeye niyeti olmadığı belli olmuştur.
Analar ağlamasın sözü, kan dursun yalanları, vaatler PKK ile görüşmelerin makyajı olarak yayılmaktadır.
İmralı canisinin dayattığı sözde akil insanlar heyetiyle hareket geçilmiştir.
PKK elçiliğine soyunun aklı kararmışlar.
AKP-PKK müdahalesi altında kalacaklardır.
Sözde çözümün önemini anlatacaklardır.
O halde neden değişik meslek grubundan 63 kişiyi görevlendirdi.
Bu kişileri maşa olarak mı kullanacaktır.
Samsun ve Sinop'ta püskürtülen BDP'nin turunu AKP’li milletvekilleri ve PKK Sempatizanları mı tamamlayacaktır.
Milletin verdiği vergilerler PKK sözcülüğüne memur edilmektedir.
Başbakan kendini akıllı milleti aptal yerine mi koymaktadır.
İmralı canisinin doğum günü olan 4 Nisan'da Erdoğan ve 63 kişilik sözde akil insanlar bölünme pastası hediye etmiştir.
Peki bu 63 kişi neyi çözecek, neyi anlatacak.
Kaderin böylesine yazıklar olsun diyen sadece şarkı söyleyen Orhan Gencebay neyi anlatacak sadece dil yarasını mı söyleyecek.
Koçyiğit hanımefendi neyi anlatacak, film sahnesini.
Değişik filmlerde adı anılan Lale Mansur mu barış konferansı verecektir.
63 karanlık yüz aracılığıyla bizimle dalga geçmektedir.
Sayın Başbakan bütün bunlara rağmen hala kendini edepli görüyorsan Allah seni ve sizin gibileri ıslah etsin (Amin sesleri yükseldi)
Başbakan Erdoğan süreç ihanetinde basireti bağlandıkça saldıracak yer aramaktadır.
Bizim ağzımızdan “Tek millet tek devlet” sözünü ilk defa duyduğunu söylemiştir.
Eksik duymuş bizi yine tam olarak dinlememiştir.
Kulaklarında problem vardır sanırım.
Bizim ülkümüzü öğrenmek istiyorsa konuşmalarımızı kendisine ciltler halinde göndermekten mutluluk duyarız.
Milleti önce 36’ya bölüp sonra tek çatı altında toplamaya çalışanın bizi anlaması elbette ki imkansızdır.
Üniversite öğrencilerine terörist diyen Başbakan kol kola gezdiklerine baksın önce.
Erdoğan PKK’lılarını sınırlarımızdan silahlı mı silahsız mı çıkacak diye papatya falı bakarken teröristler kamp kurmuşlardır.
PKK’yı silah gibi kullanmayı bırakmalıdır Sayın Başbakan .
Ülkücü gençleri terörist göstermeye çalışma küstahlığından vazgeçmelidir.
Erdoğan aklına geçtikçe bizim dönemimizden örnekler vermektedir.
Bize yönelik olarak batsın sizin vatanseverliğiniz deme izansızlığını göstermiştir.
Bizim hiçbir şeyden korkumuz yoktur.
Hodri meydan.
Her yola başvurmaktan çekinmemelidir.
Alnımız ak, geçmişimiz ip gibi düzgündür.
Sayın Başbakan unutma ki yargının ne iş yaptığını inşallah günü geldiğinde sen göreceksin.
Belediye başkanınken çevirdiğin dolapların bir bir hesabını vereceksin.
Ekonomiden zerre kadar anlamamaktadır.
Kurulmuş plak gibi eline verilen metinleri tekrarlamaktadır.
10 yılın gerisinden gelmeyi bırak Sayın Başbakan.
Bugün banka yatıranlar senin yanındadır.
Türk milletinin zayıflaması için bizim gitmemiz, senin zihniyetinin gelmesi öngörülmüştür.
Asıl senin zihniyetin yerin dibine batsın.
Hürriyet, 09.04.2013
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
