Gündem
 Gündem > Siyasi Gündem > Âkiller sordu Erdoğan cevapladı
Âkiller sordu Erdoğan cevapladı
Başbakan ile Dolmabahçe’de buluşan âkil insanlar, haftasonu biraraya gelip çalışma takvimini belirleyecek. Akiller heyeti, çalışmalarında bağımsız olacak
Âkil insanlar komisyonu üyeleri, önceki gün Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Dolmabahçe’deki Başbakanlık Çalışma Ofisi’nde ilk kez biraraya geldi. Dört buçuk saat süren toplantıda âkiller, bir yandan heyetlere ilişkin eleştirilerini dile getirirken bir yandan da sorularını Başbakan Erdoğan’a yöneltti.
Taraf ’a konuşan âkil insanlar, toplantının çok verimli geçtiğini söyleyerek Başbakan’ın kafalarındaki soru işaretlerini giderdiğini söyledi. Gidecekleri bölgelerde çözüm süreciyle ilgili olumsuz bir tavırla karşılaşmayacakları yönündeki görüşlerini de belirten heyet üyeleri, sürecin başarıya ulaşması için bölgelerdeki STK’lar, kanaat önderleri, üniversiteler ve meslek odalarının önemli olduğunu da ifade etti. Bölge heyetleri hafta sonundan itibaren biraraya gelerek çalışma takvimlerini belirleyecek ve yol haritalarını netleştirecek. Âkil insanların konuya ilişkin sözleri şöyle:
Prof. Dr. Mithat Sancar: Birkaç gün içinde biraraya gelip çalışma takvimimizi belirleyecek ve çalışmalarımıza başlayacağız. Başbakan’la yaptığımız toplantı gayet verimliydi. Değişik çevrelerden birçok isim biraraya geldi. Oradaki insanların birçok alanda değişik fikirleri olmasına rağmen herkes barış sürecine katkı yapmak amacıyla orada bulunuyordu. Başbakan’a, heyete yüklenen misyonla ilgili sorular soruldu, eleştiriler yapıldı. Başbakan bütün bunlara çok açık bir şekilde cevap verdi. Çalışmalarımızın yöntemi içeriği tamamen bizim inisiyatifimizde olacak. Hükümet sadece bize lojistik destek sağlayacak. Hükümet’in önerileri olabilir ama bunun dışında herhangi bir dayatması söz konusu değil. İki ay sonucunda çalışmalarımızla ilgili bir rapor hazırlayacağız. Raporda, kendi değerlendirmelerimizle beraber bölgenin, kaygılarını eleştirilerini, isteklerini yazacağız.
İnsan Hakları Derneği Başkanı Öztürk Türkdoğan: Başbakan’ın verdiği cevaplar bizim açımızdan bir konu hariç tatmin edici. O konu da barış dili konusu. Başbakan’ın PKK ile mücadele konusundaki dili ile barış inşa sürecinde kullanılan dil tezat. Bu konuda da olumlu ipuçları gördüm. Faydalı bir toplantıydı. Bana göre en önemli olan da bütün devlet kurumlarının imkânları sivil bir çalışma için seferber etmesiydi. Bu bir ilktir. Hükümetin güçlü bir iradesi var.
Lale Mansur: Toplantıda Başbakan ve ekibinin çok kararlı olduğunu gördüm. Bizim burada yapmamız gereken, halka barışı anlatmak olacak. İnsanlar, kendisinin de bu savaşta zarar göreceğini düşünürse sorun çözülecektir. Çalışmalarımızla ilgili her şeye kendimiz karar vereceğiz. Kimlerle görüşeceğiz. Nasıl bir çalışma sürdüreceğiz buna biz karar vereceğiz. Bölgelerde STK’larla, kanaat önderleriyle, Üniversiteler ve meslek odalarıyla görüşmeler yapacağız.
MAZLUMDER Başkanı Ahmet Faruk Ünsal: Gideceğimiz bölgelerde kanat önderleriyle görüşeceğiz. Onları süreç doğrultusunda ikna etmeye çalışacağız. Bizim temel misyonumuz bu. Çalışmalarımızda tamamen bağımsız olacağız.
Gazeteci Yazar Hilal Kaplan: Başbakan ile yaptığımız toplantı çok olumluydu. Çalışmalarımızda tamamen bağımsız olacağız. Bu olumlu bir gelişme. Çalışma takvimi ve çalışma şeklini henüz belirlemedik ancak ben kişisel olarak gideceğimiz bölgede STK’ların önemli olduğunu düşünüyorum. Aynı zamanda kanaat önderlerinin de önemli olduğunu düşünüyorum. Bunlarla görüşmeler gerçekleştirebiliriz. Bunların yanında kahvehaneleri gezebiliriz, cumayı beraber kılıp çıkışta konuşabiliriz. Açıkçası ben konferans salonlarına tıkılıp kalma taraftarı değilim. İç Anadolu bölgesi’nde sürece destek yüksek. Olumsuz bir durumla karşılaşacağımızı düşünmüyorum.
Ekopolitik Düşünce Kuruluşu İcra Kurulu Üyesi Tarık Çelenk: Heyetler doğru bir yöntemle sürecin halk tarafından kabul görmesini mükemmel bir şekilde sağlayabilir. Bulunduğum bölge olan Akdeniz Bölgesi’nde çalışmalarımız sırasında bir sıkıntı yaşayacağımızı düşünmüyorum. Akdeniz halkı demokrat bir halktır. Rahat bir çalışma yürüteceğimizi düşünüyorum.”
Her gruba özgün model
BAŞBAKAN, özgür bir çalışma ortamı olacağını söyleyerek her grubun kendi özgün modelini geliştirmesini önerdi. AKP’nin ya da hükümetin temsilcisi olunmayacağının altını çizdi. Heyettekiler zaten bağımsız karakterli insanlar ve farklı siyasal görüşlere mensuplar. Ortak noktaları barışın bir zaruret olduğuna inanmaları. Başbakan da biz kendi çalışmamızı yapıyoruz, sizden bizim için çalışmanızı beklemiyoruz. Bildiğinizi söyleyin deyince toplantı sonrası bir rahatlama oldu sanırım. Toplantıda barış kültürünün yayılması için destek istendi. Pazartesi toplanıp strateji belirleyeceğiz. Sonra çalışmaya başlarız. Benim önereceğim model tıpkı bir havai fişek gibi kendi içinden yayılan bir zincirleme reaksiyon. Barış elçileri oluşturup onların da başka barış elçileri oluşturmasını sağlamak.
Taraf, 06.04.2013
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
|
