Gündem

MHP Genel Bahçeli partisinin grup toplantısında çözüm sürecine destek verenleri, "Asker şehit olurken Beyoğlu'nda eğlenenler" ve "Kalbinde kilise, dilinde cami olanlar" sözleriyle eleştirdi.

Radikal.com.tr - MHP Lideri Bahçeli partisinin TBMM grubu toplantısında gündemi değerlendirdi. Konuşmasına Antalya'ya geçen hafta yaptığı ziyareti anlatan Bahçeli, "Hükümetin Türk milletinin varlık haklarından vazgeçme kararı Antalyalı kardeşlerimi öfkelendirmiştir. Yenilginin acı yüzü AKP'yi dört gözle beklemektedir. Biliyorum ki Toroslar terörsitlerle düşüp kalkanları affetmeyecektir. Buradan Antalyalı her kardeşime selam gönderiyorum" dedi. Bahçeli aytrıca Antalya'da 2B arazileri nedeniyle mağdur olanların her zaman yanında olacaklarını ifade etti.

"Beyoğlu'nda eğlenenlerin ihanetin başı" olduğunu söyleyerek çözüm sürecine yüklenen Bahçeli'nin sözlerinden satırbaşları şöyle:

- Dün açıklanan 2012 büyüme rakamları Türk ekonomisinin durumunu göstermiş, beklentileri boşa çıkarmış, büyüme ivmesi ters tepmiştir. AKP'nin büyüme rakamlarını sürekli revize etmesi sonucu değiştirmemiştir. AKP hükümetinin ekonomideki başarısızlığı artık tüm çıplaklığı ile ortadadır. Sıcak paradan geçinen ve üretimi dışlayan ekonomi her tarafından açık vermektedir.

- (Çözüm sürecini destekleyenler için) Askerimiz sehit olurken şampanyalar patlatıp göbek atanlar bu zümrenin nesillerdir. Barış diye yaygaralar koparan, Kandil'e övgüler düzen, hayatta hetr şey olup bir tek Türk olamayanlar, bazen komünist, bazen liberal, bazen Marksist, bazen mandacıdır. Bunların kalbinde kilise dilinde cami vardır. Bunların sayısı öyle artmıştır ki endişeye kapılmamak mümkün değildir.

- Ülkemiz AKP tarafından sürüklendiği uçurumun kenarında kobay bir ülke konumuna düşürülmüştür. Şiddeti lafta eleştirip esasta benimseyen sivil toplum kuruluşları vardır. Girişim, platform gibi isimler alarak bölücülük için sıraya girenler vardır. Ekranlarda çok bilmişlik taslayan, milletin kafalasını karıştıran uzmanlar, çanak soru soran moderatörler vardır. Bunlar kurulan bu mekanizmanın önemli parçalarıdır.

- Yandaşlığın üst formuna girmiş bazı medya patronları ile karanlığın ta kendisi olan bazı yazar çizer takımı bu mekanizma içindedir.

- Özellikle medya vasıtası ile federalizm, özerklik, yerel sembol ve bayraklar gibi asla kabul edilemeyecek konular gündeme getirilmektedir.

- Başbakan Erdoğan yanıt vermelidir: Türkiye'nin müsait bir zamanda eyalet sistemine geçmesi için söz vermiş midir? Kürdistan'ın kurulması için söz vermiş midir? AKP'nin barışı bu mudur? Başbakan Erdoğan hangi hakla Türkiye'yi eyalete çevirmek istemektedir?

- Başbakan Osmanlı'da Lazistan ve Kürdistan eyaletlerini olduğunu, bizim etnik milliyetçilik yaptığımızı söylemiş bize iftira etmiştir. Biz Türk tarihine işgalcileri kutsayan, etnikçi bir perspektifle değil milliyetçi bir perspektifle bakarız. Dönemsel olarak uygulanan bazı modellerin bugüne taşıması, 19. yüzyılın ikinci yarısında uygulanan eyalet sisteminin nelere yol açtığı Başbakan bilmemektedir.

- Batılı güçler Kürdistan ve Lazistan gibi bölgeler oluşturmaya çalışmış ama bunun riskleri anlaşılınca hemen ortadan kaldırmıştır. Türk devlet geleneğinde miller mülahazası her şeyin üstündedir. Başbakan Erdoğan kendisine illa tarihten örnek alacaksa, Patrona Halil'i, yenilenmeye karşı çıkan Kabakçı Mustafa'yı, gövdesi ile başı başka yerde bulunan Tepedelenli Ali Paşa'yı okusun. Başbakan unutmasın ki Büyük Kürdistan'ı devreye sokmak için tarihten destek bulması mümkün değildir. Başbakan'ın bizimle tarih konusunda aşık atması mümkün değildir.

- Teröristler sınırdışına çıkmak için TBMM'den yasal dayanak beklemekte, kendini meşrulaştırmaya, legal ve kanuni bir örgüt olarak hareket etmeyi kendisinde hak olarak görmektedir. Hiç şüphesiz bunun sorumlusu AKP hükümetidir.

 

Radikal, 02.04.2013