Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Kışanak: Gerçekçi olmak gerekirse...

Kışanak: Gerçekçi olmak gerekirse...

BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak, çözüm sürecinde resmi görüşme olmasa da her partiden diyalog kurabildikleri herkesle konuştuklarını ifade ederken, “Kuliste de dışarıda da konuşuyoruz vemümkünse resmi diyalogların önünü açmaya çalışıyoruz. Gerçekçi davranırsak, MHP ile bu süreçte BDP’nin bir diyalog kurması çok kolay değil. Bazen sessizlik de katkı olabilir ama benceCHP’nin sessizliğin ötesine geçen açıkça barıştan, çözümden yana tutum alan bir yaklaşımı olması gerekir” dedi.

Kışanak katıldığı Habertürk yayınında değerlendirmelerde bulundu. Toplumu çözüm sürecine hazırlama, motive etme, katkısını açığa çıkarma konusunda çalışmalar yaptıklarını ifade eden Kışanak, toplumun birlikte yaşama konusunda kendisini odakladığını söyledi. Çözüm sürecinin insanlarda “Bundan sonra başka sorunlarımızın üzerine gidebilecekleri” yönünde düşüncelerini güçlendirdiğini kaydeden Kışanak, Kürtlerde birlikte yaşanılamayacağı düşüncesinin çok fazla olmadığını belirtti.

Ekonomik refah ve siyasal haklar konusunda belli bir düzenin oluşturabildiği yerlerde sınırların manasız olduğunu savunan Kışanak, “Ortadoğu için de tek çare budur, sadece Türkiye için değil. Ortadoğu’da eğer herkesin birbirinin hak hukukunu gözettiği, birbirine saygılı yaklaştığı, herkesin özgürlüklerini yaşadığı bir yaklaşım olmazsa Ortadoğu’da bir boğazlaşma çıkar. Ortadoğu’da cetvelle çizilmiş sınırlar var, bunu zoraki dayatırsanız bunun içinden çıkılamaz” dedi.

-“BU KONUDAKİ ÖNERİLERİ BİRBİRİNE YAKLAŞTIRMAMIZ LAZIM”-

PKK’nın sınırdışına çıkması konusuna yönelik bir soru üzerine Kışanak, şöyle konuştu:

“Biz Meclis’ten bir yasa çıksın derken, kast ettiğimiz teknik olarak ‘gerillalar nasıl çıkacaklar’ bunu tarif eden bir yasa değil. Bir toplumsal uzlaşı komisyonu da kurabiliriz ama yasayla kurarız. İlla ki akil insanlar değil. Birincisi bu sürecin arkasındaki toplumsal desteğe arttırmaya ihtiyacımız var. Herkese bir gelecek öngörüsü anlatmamız lazım ki insanlar bu projeyi desteklesinler. İkincisi en nihayetinde şu anda hepimiz biliyoruz ki birileri birileriyle görüşüyor, taraflar müzakere ediyor. Bu görüşme trafiği içinde tıkanma olduğunda bazı konularda ön açıcı fikirler ortaya atabilecek, her iki tarafa bir şey söyleyebilecek... Biz bunların Meclis’te kurulmasını önermiyoruz. Yanlış tartışılıyor. Biz şöyle bir yasa sunsak parlamentoya, AKP’nin sandalyesi yetiyor, biz de destekliyoruz. CHP ve MHP’den de destek verenler belki çıkar, ‘Biz büyük acılar yaşadık, biz artık bu işi diyalogla, konuşarak, tartışarak çözmek istiyoruz, bu nedenle de şöyle, görevi şu olan, sorumlulukları şu olan, şu şu kişilerden oluşan bir komisyon kuruyoruz denilebilir. Asıl mesele bizim soğuk kanlılıkla, sükunet içerisinde ve bir çalışma mesaisi kurarak bu konudaki önerileri birbirine yaklaştırmamız lazım.”

-“BAZEN SESSİZLİK DE KATKI OLABİLİR AMA...”-

Bu konuda resmi görüşme olmasa da her partiden diyalog kurabildikleri herkesle konuştuklarını dile getiren Kışanak, “Kuliste de dışarıda da konuşuyoruz ve mümkünse resmi diyalogların önünü açmaya çalışıyoruz. Hiçbir partiyle onunda konuşmam, şuna gitmem gibi bir yaklaşımımız yok. Tam tersine herkesin bu sürece katılmasını bekliyoruz. Sonuçta gerçekçi davranmak lazım. Gerçekçi davranırsak, MHP ile bu süreçte BDP’nin bir diyalog kurması çok kolay değil. Biz her zaman yine bütün söylemlerimizde MHP’ye yönelik de karşıtlaştırmayan bir dil kullanıyoruz. CHP’nin bu konuda tarihsel bir sorumlulukla karşı karşıya. Herkesin barış ve çözüme odaklandığı bir yerde CHP ‘niye görüşüyorsunuz, ne görüşüyorsunuz, bu görüşülerek olmaz’ demesi artık anlamsızdır. Bazen sessizlik de katkı olabilir ama bence CHP’nin sessizliğin ötesine geçen açıkça barıştan, çözümden yana tutum alan bir yaklaşımı olması gerekir” şeklinde konuştu.

 

Milliyet, 29.03.2013
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.