Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Özgürlük kurban edilmez

Özgürlük kurban edilmez

Demokratik düzen inşa edilirken güvenlik sorunlarının çözülebileceğini söyleyen Sadullah Ergin, “Özgürlüklerin güvenlik ihtiyacına feda edilmemesi gerekir” dedi 
 

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nın (SETA) çıkardığı Insight Turkey dergisinin Avrupa Parlamentosu’nda (AP) düzenlediği konferansta konuşan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, çözüm sürecinde, özgürlük alanlarının genişletilmesiyle eşzamanlı olarak güvenlik sorunlarının da çözülebileceği bir ortam yakalandığını söyledi. Ergin, “Demokratik bir toplumsal düzenin inşası ve sürdürülebilir kılınmasında, ne özgürlüklerin güvenlik ihtiyacına, ne de güvenlik ihtiyacının temel hak ve hürriyetlere feda edilmesi gerekir” dedi.

Kürt sorununun çözümünde gelinen aşamadan söz eden Ergin, şunları ifade etti: “Bugüne dek, Türkiye ne zaman demokratikleşme konusunda umut verici adımlar atsa, terör tırmanmış, ne zaman terörle mücadelesinde tempoyu artırsa, maalesef özgürlükler budanmıştır. Gündemimizdeki çözüm süreciyle birlikte ilk kez, demokratik dönüşümde hız kesmeden, özgürlük alanları genişletilerek, demokratik standartlar yükseltilerek, güvenlik sorunlarının da eş zamanlı olarak çözüme kavuşturulabileceği bir imkân yakalanmıştır.

Demokratik bir toplumsal düzenin inşası ve sürdürülebilir kılınmasında, ne özgürlüklerin güvenlik ihtiyacına, ne de güvenlik ihtiyacının temel hak ve hürriyetlere feda edilmesi gerekir. Türkiye, bir taraftan son 30 yılını kuşatma altına alan güvenlik-özgürlük paradoksunu kırmak için gerekli adımları cesaretle atmakta, diğer taraftan halen canlılığını koruyan bir reform sürecinin içinden geçmektedir.”

Ergin, konuşmasında Türkiye’nin AB değerlerini paylaştığından da söz etti.

“Türkiye’nin yönü AB’dir”

“Türkiye,N bir ‘kostüm modernizasyonu’ yahut parlak bir etiket arayışında değildir. Türkiye’nin yönü ve yönelimi, Avrupa Birliği’nin temsil ettiği evrensel değerlerdir” diye konuşan Ergin, Türkiye’nin temel hak ve özgürlükleri geliştirmeye devam edeceğini belirtti. AB’nin, siyasal liberalizm ve barışı esas alan bir entegrasyon fikrinin sonucunda ortaya çıkan gerçekçi bir proje olduğuna temas eden Ergin, müzakare sürecinde Türkiye’nin önüne birçok engel çıkarılmasını da şu sözlerle eleştirdi: “Düne kadar AB değerlerini referans alan bir politik istikrar üzerinde durulurken, bu istikrara yaklaşan ve müzakerelere başlayan Türkiye’nin önüne, daha önce öngörülmemiş yeni koşullar, kimlik ve kültür temelli itirazlar konulmasının, ahde vefa ilkesiyle ne ölçüde bağdaştığını takdirlerinize bırakıyorum. Bu yönüyle bazı Avrupalı muhataplarımız, Türkiye’den değil, açıkça kendi değerlerinden ve birlik ilkelerinden uzaklaşmaktadır.”

Ergin, burada asıl sorunun “Önümüzdeki dönemde Avrupa, jeopolitik olarak ilgili, ekonomik olarak dinamik ve kültürel olarak çoğulcu mu olacak; yoksa atıl, statik ve değişik kültürlere kapalı mı kalacak?” olduğunu dile getirdi.

“Hapse atılıyor” mu diyeceğiz

Ergin, yargı konusunda yapılan çalışmalara ise şu sözlerle vurgu yaptı: “Devletimizin özgürlükçü ve demokratik karakterini güçlendirmekte kararlı olan hükümetimiz, temel hak ve hürriyetlerin en geniş hukuki korumaya kavuşması için güçlü bir siyasi istek taşımaktadır.”

Ergin, tutuklu gazetecilere ilişkin olarak ise şöyle konuştu: “Komitenin bir önceki yıl gazeteci olarak değerlendirmediği isimleri, hangi ölçülere göre bir yıl sonraki raporunda gazeteci olarak değerlendirdiği, en azından bizim için cevapsız kalmış bir sorudur. Adalet Bakanlığına iki adet el bombası atan kişi teşhis edilmiştir. Bu kişi bir sendikanın genel başkanlığını yapmıştır geçmişte. Şimdi bu kişi yakalandığında, tutuklanır ise sendikacılar hapse atılıyor diye feryat mı edeceğiz?”
 

Taraf, 26.03.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.