Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Sorun çıkarmayın bir heyet gelsin

Sorun çıkarmayın bir heyet gelsin
İmralı heyetinde yaşanan isim kriziyle ilgili olarak Öcalan net konuştu: Eşbaşkanlar olmazsa BDP’den başka isimler gelsin

İmralı Adası’nda önceki gün PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşen kardeş Mehmet Öcalan, görüşmenin içeriğine dair ayrıntıları Dicle Haber Ajansı ’na (DİHA) anlattı. Mehmet Öcalan, ağabeyinin “Basından kısmen dışarının nasıl olduğunu bildiğini; ancak Kürt ve Türk halkının süreci nasıl karşıladığını merak ettiğini” söyledi.

 

İstihbarat ile görüştüm

Buna göre, “Ben burada bir mahkûmum” diyen Abdullah Öcalan, şunları söyledi: “Ben burada her şey hakkında, böyle yapacağım, şöyle yapacağım dersem bu ahlaki ve doğru bir şey değildir. Ben bu süreci yürütürüm; ancak dışarıya doğruları söyleyin. Burada istihbarat ile görüştüm. Belki buraya gelen insanlar samimidir. Ben onları şey görmüyorum; ama tek onlar değildir. Başka güçler vardır. Bu güçler bu sürece ne kadar destek veriyorlar, bunu bilmiyorum. Buraya gelenler samimidir; ama onların da bir yere kadar sınırı vardır. Doğru işlerse elimizden geleni yapıyoruz. Ama benim yapacaklarım sınırlıdır. Her şey ben değilim. Her şeyi benim omuzlarıma atıyorlar. Bu doğru değil. Ama elimizden ne gelirse, Kürt sorununun çözümünde doğrularımızı söyleriz. Heyete isteğimizi, üzerime düşenleri onların eliyle hükümete gönderdim. Ne istiyoruz, ne yapabiliriz, nasıl çözülür, bildiklerimizi hükümete verdik. Hükümet buna ne ad verirse versin, bu yol çözüm yoludur. Onlar şimdi bu isteklerimizi değerlendirecekler. Ama tekrar söylüyorum ben bir mahkûmum, her şeyi bana bağlamayın, bağlasanız da ben yapamam.”

 

Başka BDP’liler de olabilir

Kürt sorununun bir parçasının Kandil’e bir parçasının ise Avrupa’ya bağlı olduğunu ifade eden Abdullah Öcalan, şöyle devam etti: “Daha önce de demiştik, DTK ve BDP eş başkanlarının gelmesi gerekir. Onlar gelmeyeceklerse başka bir heyet, BDP’den başka şahsiyetlerin yer aldığı kişiler gelebilir. İsimler üzerine sorunlar çıkarıyorlar. Bu sorun isim sorunu değildir. O heyet de gelsin, onlarla tartışalım, süreç nasıl yürüyecek onlarla konuşalım. Şimdiye kadar kimse gelmedi. Ahmet ile Ayla bundan 40 gün önce geldiler. Bunun bir parçası Kandil’de, bir parçası Avrupa’dadır. En büyük parça da bu halkın kendisidir. Başta Kürt ve Türk halkıdır. Bu 30-40 yılın sorunu değildir, 100-200 yılın sorunudur. Bu sorun çözülecekse heyetin gelmesi gerekir. Heyetle tartışacağız, onlar da halka anlatacak. Kandil ve Avrupa kendi görüşlerini söylemeli. Bu sorunu çözmek için halka veya Kandil’e kuşlarla haber gönderemem. Kuşlarla bu iş olmaz. Bir an önce heyet gelsin, danışalım. Kürt sorunu nasıl çözülecek, bu projeyi de kısmen devlete, hükümete verdik. Süreç bizim tarafımızdan tıkatılmaz. Eğer süreç tıkatılırsa, Kürt de Türk de zarar görür. Bunun için herkes ona göre sürece hazır olsun.” Abdullah Öcalan, kardeşine Suriye’deki gelişmeleri ise şöyle değerlendirdi: “Suriye’de Kürtler, Araplar, Ermeniler, Türkmenler her renkten insanlar var. Suriye halkı çok iyi. Doğrudur, Suriye’de çok kaldım. Suriye’de bir yılda iki yılda ne olacak net değildir. Kürtlere, tüm Suriye’de yaşayan halklara söylüyorum, Kürtlerin yaşadığı yerlerde, ekmekten, sudan, yemekten önce, önümüzdeki günlerde olacak büyük şeyler için bunun önüne büyük bentler oluştursunlar. Bunun için büyük güçlerini bu bentlerde kursunlar, uyanık olsunlar.”
 

Paris’i beni getirenler yaptı

Paris’te katledilen üç Kürt kadın siyasetçi hakkında önemli açıklamalar yapan Abdullah Öcalan, “Bakın Paris’te üç kadın öldürüldü, bu bir katliamdı. Bu katliamı yapan kişi olarak birini gösterdiler. Sivaslıdır, bu infazı o yapmış diyorlar. Ne ad verilirse verilsin, ‘Gladio’ deniyor, yani NATO. Halkımız şunu bilsin; kim beni buraya getirdiyse, o katliamı da onlar yaptı. Bu katliamı yapan kişi daha önce bir yılda 10 kere Türkiye’ye, Ankara’ya gelmiş. O kişi Ankara’da kimle görüşmüş, görevi neydi. Bu bir an önce ortaya konulsun. Bu ortaya çıkarılmazsa, sabaha belki bundan daha büyük katliamlar olur. Bunu devletten, hükümetten istiyoruz. Fransa, Avrupa, ABD, NATO bunu biliyor. Doğruları söylemiyorlar. Bunları söylesinler ki süreç ilerlesin” dedi.

Taraf, 20.02.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.