Gündem
 Gündem > Siyasi Gündem > Adını çözüm süreci koydu
Adını çözüm süreci koydu
Erdoğan “Öcalan ve MİT arasındaki görüşmeler İmralı değil, çözüm süreci olarak nitelendirilmeli” dedi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İmralı ile MİT arasındaki görüşmelerin, “İmralı süreci” olarak değil “çözüm süreci” olarak nitelendirilmesinin daha isabetli olacağını söyledi. İmralı’ya gidecek heyette yer alacak isimlerin henüz belli olmadığını kaydeden Erdoğan, “Bana henüz bakanım bu isimleri getirmedi. Ben de bu isimleri gazetelerde okuyorum” dedi.
Başbakan Erdoğan, dün cuma namazını Ankara Beştepe Hisarcıklıoğlu Camii’nde kıldı. Namaz çıkışında soruları yanıtlayan Erdoğan, bir gazetecinin “İmralı süreci” ifadesini kullanarak bir soru yöneltmesi üzerine “çözüm süreci” denilmesinin daha isabetli olacağını dile getirdi. Erdoğan, “Terörün bitirilmesine yönelik süreçte kadınlar devrede mi olacak” sorusuna ise “Olması gerekir. Sizlerden de bunu bekliyorum” ifadelerini kullandı. Erdoğan, İmralı’ya gidecek heyette kimlerin yer alacağına ilişkin bir soru üzerine de “Bana henüz bakanım bu isimleri getirmedi. Ben de bu isimleri gazetelerde okuyorum” açıklamasını yaptı.
Sonsuza kadar bekleyemeyiz
Başbakan Erdoğan, parti genel merkezinde düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’ndaki konuşmasında ise yeni anayasa konusuna değindi. İlanihaye (sonsuz) müzakere olamayacağını, eğer bir taslak oluşmazsa kendi taslaklarıyla milletin önüne çıkacaklarını, milletin takdirine başvuracaklarını ifade etti. Muhalefetin anayasa çalışmalarına ilişkin tavrını eleştiren Erdoğan, şunları söyledi: “Bunlara göre anayasa demek, müdahalelerin ardından yazılan veya yazdırılan metin demektir. Bunlar siyasi tarihleri boyunca anayasadan bunu anladılar. Darbelerin veya darbelerin gölgesinde hazırlanan metinleri anladılar. Ne milletin ne de TBMM’nin bir anayasa yazabileceğine hiçbir zaman inanmadılar. Bugün de inanmıyorlar” dedi.
Ne şantajla ne silahla
Muhalefetin, “Şantajla anayasa değişmez” eleştirilerini anımsatan Erdoğan, “Evet şantajla anayasa değişmez. Biz de zaten bunu savunuyoruz. Ancak şantajla anayasanın değişmeyeceğini iddia edenlerin, müdahaleyle, silah zoruyla anayasanın değiştirilmesini nereye koyduklarını da merak ediyoruz. Allah’ın izniyle gerekli desteği alabilirsek en başta CHP’ye bu ülkenin sivil, katılımcı, çoğulcu, insanı merkeze alan bir anayasanın nasıl yapılabileceğini biz göstereceğiz. Hiç endişem yok. Bu ülkede sivillerin de anayasa yapabileceğini hem de çok daha iyisini yapabileceğini inşallah ispat edeceğiz” diye konuştu.
“CHP onurunu yitirdi”
“Cilvegözü’ndeki patlamaya ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Erdoğan, CHP’nin olaya ilişkin tavrını “onurlarını, izanlarını, insaflarını yitirdiler” sözleriyle değerlendirerek, “Çalışmalarımızı en geniş anlamda sürdürürken ve herkes olayın aydınlatılmasını, netleştirilmesini beklerken, Genel Başkan ve yardımcıları başta olmak üzere CHP’liler hemen ‘Bunu biz nasıl kendimiz için bir siyasi ranta dönüştürürüz’ diye böyle bir telaşın içine girdiler. Daha ilk saniyelerden itibaren, bu patlamadan dolayı Türkiye’yi, hükümeti suçlamaya başladılar. O kadar ileri gittiler ki aracın yönünün Suriye’ye doğru olduğunu dahi iddia edecek kadar onurlarını, izanlarını, insaflarını yitirdiler. ‘Kamera görüntüleri neden yayınlanmadı’ diyorlar. Gerekli incelemeler yapıldıktan sonra kamera görüntüleri biliyorsunuz yayınlandı. Ama bunlarda mahcup olacak, kızaracak yüz yok ki.”
Taraf, 16.02.2013
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
|
