Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > AKP rejim değişikliği öneriyor

AKP rejim değişikliği öneriyor
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin yargı ile ilgili son yaptığı öneri paketinin 'bir rejim değişikliği' olduğunu belirterek "Böyle bir anayasa değişikliğini ancak kurucu meclis yapar" dedi.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, AK Parti’nin Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda son getirdiği değişiklikleri güçler ayrılığı ilkesini ve güçler arasındaki dengeyi bozduğu için rejim değişikliği olarak gördüklerini ve bu nedenle de kabul etmeyeceklerini açıkladı. Kılıçdaroğlu, rejim değişikliği içeren bir değişikliğin milletvekili transferiyle değil, ancak kurucu meclis ile yapılabileceğini ifade etti. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile ulusalcı sert çıkışların partisinde son bir ayda yarattığı fırtınanın ardından görüştük. Büyük bir fırtınayı küçük hasarlarla atlatmanın rahatlığı içinde olduğunu söyleyebilirim.

Barış sorumluluğunu biliriz

Partisinden çıkan bütün aykırı seslere rağmen, Kürt sorununun çözümü konusunda hükümete açtığı kredinin arkasında duruyor. Hatta hükümetin çıkardığı anadilde savunma yasasını Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi açısından eksik buluyor ve kendi önerilerinin daha kapsayıcı olduğunu ifade ediyor. Bütün CHP’lilerin barış sürecini sabote edecek açıklamalardan kaçınma konusunda sorumluluklarını bildiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Çünkü hiçbir CHP’li bu ülkede kan akmasını istemiyor.

Ama hiçbir CHP’li halkın ödün verilmemesini istediği konuların altına imza atılmasını da istemiyor” diyen Kılıçdaroğlu’na “Ödünden neyi kastediyorsunuz” sorusunu yöneltince, “Örneğin belli bir bölgeye yerel özerklik verilmesini kabul etmeyiz, doğru bulmayız, bu anlama gelebilecek yasal değişikliklere de karşı çıkarız. Biz üniter devletten yanayız. Bizim parti olarak tavrımız budur. Avrupa Yerel Yönetim Şartı zaten parlamentoda kabul edilmiş. Bunun uygulamaya konulması bütün Türkiye için geçerli. En çok da İzmir’in, Ankara’nın, İstanbul’un işine gelir” karşılığını verdi. Kılıçdaroğlu, Başbakan Tayyip Erdoğan ile BDP arasındaki İmralı tartışmalarını değerlendirirken de “Bence tartışmalar tümüyle yapay. Başbakan (PKK ile) yaptığı pazarlığın, kamuoyunda yeterli ağırlıkta algılanmaması için BDP ile yapay bir tartışmaya giriyor. Karşılıklı birbirlerini eleştirerek olayı gölgeliyorlar. Perde arkasında bir uyum var, mutabakat var ama perdenin önünde de halka karşı tartışma, kavga varmış gibi görünüyorlar. Sürecin nasıl gittiğini bilmiyoruz. Kim görüşüyor? Bu sorulara yanıt verecek olan iktidar yetkilileri” yorumunu yaptı.

Böyle bir değişikliği ancak kurucu meclis yapar

Kılıçdaroğlu, AK Partililerin yeni anayasa için önerdiği yargı maddelerini değerlendirirken, önce “Son öneriler, Sayın Erdoğan’ın bilgisi dahilinde mi yapıldı? Yoksa oradaki üyelerin başkanlık çerçevesi içinde yaptığı bir öneri midir?” sorusunu yöneltti. Ardından da AK Parti’nin görüşü olarak yargıyla ve başkanlık sistemiyle ilgili bir düzenleme yapılmasına karşı olduklarını belirterek, “Milletvekili transferleri ile bunun yasalaşma şansı yoktur. Çünkü rejim değişikliğine yol açacak bir anayasa değişikliği ancak kurucu meclisin kurulmasıyla olur” dedi. Kendisine, “AK Partililer bunu rejim değil sistem değişikliği olarak görüyor” deyince de “Biz rejim değişikliği olarak görüyoruz. Çünkü siz güçler ayrılığı ilkesiyle oynuyorsunuz. Bizim anayasamızın, demokrasimizin temeli güçler ayrılığına ve güçler dengesine dayanır. Siz bunu kaldırıyor, herşeyi tek güce indiriyorsunuz. Bu o nedenle sistem değil rejim değişikliğidir. Yasama, yürütme, yargı bu sistemde şeklen var” karşılığını verdi.

ABD Büyükelçisi değil söyledikleri önemli

ABD Büyükelçisi Francis Ricciardone’nin açıklamalarını değerlendirirken, “Burada önemli olan Türkiye’nin demokrasi ve özgürlükle ilgili temel sorunlarının bir başka ülkenin büyükelçisi tarafından dile getirilmesidir” diyen Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin stratejik ortak olduğu önemli bir ülkenin büyükelçisinin Türkiye’deki demokrasi ve özgürlüklerin durumundan duyduğu kaygıyı dile getirmesinin önemine işaret etti. Olayın “Hükümet, demokrasi ve özgürlükler konusunda evrensel hukuka aykırı bir tutum ve davranış içinde. İnsan hakkı ihlalleri var” anlamına geldiğini savunan Kılıçdaroğlu’na göre, dünyada “Türkiye’nin bir polis devletine yönlendirildiği” algısı güçlü bir şekilde besleniyor. Hükümete, Büyükelçiye kızmak yerine kendisine ‘neden bu büyükelçi bunları söylüyor’ sorusunu sorması tavsiyesinde bulunan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: “Düne kadar Silivri davalarının savcısının Başbakan olduğunu da kimsenin unutmaması lazım. Şimdi artık bu yargılamalar toplumun vicdanında kanayan bir yaradır. Başbakan yeni mi fark etti olayları. O da yargıdan şikâyet etmeye başladı. Başbakanlık makamı şikâyet makamı değildir. Varsa sorun çözmek sizin görevinizdir. Halk size onun için oy verdi. ‘Efendim ben şikâyet edeceğim de düzelsin’.. Öyle olmaz. Koyarsınız hukuk kurallarını ve çalıştırırsınız. Çalıştırmayan varsa denetleyen mekanizmaları çalıştırırsınız. HSYK’nın başkanı kim? Adalet Bakanı değil mi? Adalet Bakanı’ndan mı şikâyetçi Sayın Başbakan?”

4. Yargı paketine destek

“Reform adı altında getirilen her yargı paketinden sonra hapisteki tutuklu hükümlü sayısı arttı. Gözaltına alınan, tutuklanan gazeteci sayısı arttı. Nasıl bir reform anlayışıdır bu?” diyen Kılıçdaroğlu, uzun tutukluluklardan yakınan bir parti olarak Türkiye’deki insan hakları ihlallerini engeleyecek düzenlemeler gelmesi halinde 4. yargı paketine destek vereceklerini söyledi. “KCK faydalanır” kaygısı duymayacaklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Olaylara insan temelinde bakarız. Sosyalist Enternasyonel’de de tutuklu vekiller meselesini sadece 2 CHP’li için değil 8 milletvekili için gündeme getirdik” dedi.

 

Yerel seçim için yabancı danışman

CHP liderinin verdiği bilgiye göre Fransa’dan gelen bir danışmanlık kuruluşu, CHP’li belediye başkanlarına propaganda sürecinin başından sonuna dek aynı tempoda, söylem birliği içinde götürülmesini sağlayacak ayrıntıları, son 72 saatin seçim sonuçlarındaki etkisini, kullanılacak renklerin, kültürel motiflerin önemini en ince detaylarına dek anlatmış. CHP’nin yerel yönetimler birimi de CHP’li belediyelerin hayata geçirdiği 1000 proje arasından 300’ünü seçmiş ve mayıs ayında İstanbul’da Sosyal Demokrat Belediyecilik Fuarı yapmaya hazırlanıyor.


Anket yapılıyor adaylar belli değil

Kılıçdaroğlu yerel seçimlerde adayların önemli olduğunu, halkın adaylarına baktığını söylese de henüz İstanbul, Ankara, İzmir, Eskişehir, Antalya gibi büyük kentlerdeki adaylarını netleştirmemiş. Mustafa Sarıgül isminin İstanbul adayı olarak basında yer aldığını ama alınmış bir karar olmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Nüfusu 100 bini aşkın yerlerde kamuoyu yoklamaları yapılıyor, ‘Başkandan memnun musunuz’ sorusu yöneltiliyor. Başkanlarımızın olmadığı yerlerde adaylarımızı erken belirleme kararı aldık. Ayrıca örgütün eğilimini alacağız. ”


‘Demir kafes’i soran kimse yok

CHP’li belediyelere operasyonları eleştiren Kılıçdaroğlu, “Denetime karşı değiliz ama iki kez aklanan bir belediyeye ihbar dilekçesi ile savcının baskın yaptırması kabul edilebilir değil. Eskişehir’de böyle oldu” dedi. AK Partili belediyelerin büyük ölçüde yolsuzluk batağında olduğunu iddia eden Kılıçdaroğlu, bu konuda Ankara, İstanbul, Kayseri ve Çorum belediyelerini ‘tipik örnek’ olarak sıraladı. Ankara’da demir kafesin milyonlarca lira harcanarak inşa edildiğini ve yine milyonlarca lira harcanarak söküldüğünü iddia eden Kılıçdaroğlu, “Hesabını soran oldu mu? Hayır” dedi.

Radikal, 09.02.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.