Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Müzakere adada başladı

Müzakere adada başladı
 

Devlet-Öcalan temasları sürerken sürpriz bir gelişme oldu. Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk ve BDP’li Ayla Akat dün saat 08.00’de Ataköy Marina’dan kalkan tekneyle İmralı’ya gitti.Öcalan, 2 saat kalan heyettekilere süreç hakkında bilgi verdi ve “Hedef silaha ihtiyaç duyulmayacak bir ortam yaratmak. Müzakerelere başlandı. Herkes dikkatli ve hassas olsun” dedi. Önceki pazar günü de MİT yöneticileri Öcalan’la 4 saat görüşmüş örgütün silah bırakmasına ilişkin bir ön takvim şekillenmişti. MİT ve Öcalan görüşmesi ortaya çıktığında PKK’nın Avrupa sorumlusu Zübeyir Aydar, diyalog sürecinde kendileriyle bir temas olmadığını belirterek, ''Bu iş İmralı'dan yürütülemez'' dedi.

“PKK’ya silah bıraktırma” hedefiyle başlayan MİT- Öcalan görüşmelerinin en önemli ayaklarından biri dün gerçekleşti. DTK Eşgenel Başkanı Ahmet Türk ve bir dönem avukatlığını da yapan BDP Batman Milletvekili Ayla Akat sabah saatlerinde İmralı’ya giderek Abdullah Öcalan’dan “MİT’in koordinasyonunda sürdürülen görüşmeler” hakkında bilgi aldı. 

TÜRK VE AKAT'IN ÖNEMİ

Öcalan’ın, Kürt siyasi hareketinin “Akil adamları” listesinde geçtiğimiz hafta vefat eden Şerafettin Elçi ile birlikte ilk sıralarda yer alan Mardin Bağımsız Milletvekili ve DTK Eşgenel Başkanı Ahmet Türk ile bir dönem Öcalan’ın avukatlığını yapmış olan Akat'ın da adaya gitmesi nedeniyle “Avukatlarıyla görüştürülmüyor” suçlamasına da son verilmiş oldu.

Öcalan ile görüşmesi için adaya gitmesine izin verilen BDP heyeti, sabah saatlerinde İstanbul- Ataköy Marina’dan hareket eden bir tekneyle İmralı’ya gitti. Abdullah Öcalan’ın Kasım 2012 tarihinde açlık grevlerini bitiren mesajını getiren kardeşi Mehmet Öcalan da adaya aynı marinadan hareket eden bir tekneyle götürülmüştü. Kürt Sorunu’nun çözümü konusunda atılan en önemli adımlardan biri olan İmralı Görüşmesi’nde Öcalan’ın, “BDP ve DTK’dan bundan sonra üstlenecekleri rol” ile ilgili beklentilerini dile getirdiği, PKK’nın atmasını isteyeceği adımlara dair ise düşüncelerini aktardığı öğrenildi.

 

DİKKATLİ VE HASSAS OLSUN

Temmuz 2011’den bu yana avukatlarıyla görüşemeyen Öcalan’ın milletvekilliği öncesinde avukatlığını da yapan Ayla Akat ile DTK Eşgenel Başkanı Türk’le görüşmesi yaklaşık dört saate yakın sürdü. Kürt Sorunu’nun çözümü konusunda atılan en önemli adımlardan biri olan İmralı Görüşmesi’nde Öcalan’ın, “BDP ve DTK’dan bundan sonra üstlenecekleri rol” ile ilgili beklentilerini dile getirdiği, PKK’nın atmasını isteyeceği adımlara dair ise düşüncelerini aktardığı öğrenildi. Görüşmeye ilişkin sızan ilk bilgiler arasında, aylar sonra kardeşi Mehmet Öcalan dışında isimlerle görüşen Öcalan’ın “Hedef Kürt sorunun çözümü kapsamında silaha ihtiyaç duyulmayacak bir ortamın yaratılması. PKK’nın silahsızlandırılması. Bu doğrultuda müzakerelere başlandı. Herkes dikkatli ve hassas olsun” emri verdiği iddiası oldu.

TEK İRADE BENİM

Öcalan, Hürriyet’in 31 Aralık tarihli “Masada takvim var” başlıklı manşet haberinde de yer alan “Hedef 2013 yılının ilk aylarında kamuoyu karşısına bir çözüm bildirisi ile çıkma amacını taşıyan süreç” ile ilgili değerlendirmeleri öne çıkan ayrıntılar arasındaydı. Öcalan’ın, “Süreç sabote edilmez, bir yol kazası yaşanmaz, devlet ile süren müzakereler olumlu bir seyre girerse önümüzdeki aylarda önemli adımlar atılabilir. Bu süreçte herkes sabırlı olacak. Benim dışımda bir irade arayışını da kabul etmem” çerçevesinde bir uyarıda bulunduğu ileri sürüldü.

YENİDEN GÖRÜŞECEĞİZ

Görüşmeye dair bir başka ayrıntı ise Öcalan’la dün görüşen heyetin, bundan sonraki görüşmeleri de yürütecek heyet olduğuydu. Öcalan’ın “Yeniden görüşeceğiz” temennisiyle uğurladığı heyet dün akşam 17.00 sularında İstanbul’a ulaştı.

''BU İŞ İMRALI'DAN YÜRÜMEZ''

MİT ile Öcalan görüşmesinin ortaya çıkmasının ardındankonuşan PKK’nın Avrupa sorumlusu Zübeyir Aydar, diyalog sürecinde kendileriyle bir temas olmadığını belirtti.

Aydar, Milliyet Gazetesi’nde Aslı Aydıntaşbaş’a verdiği mülakatta şunları söyledi: 
“Bizimle temasa geçen olmadı. Ne Kandil ne de Avrupa’da. Sayın Öcalan’la görüşülmesi ve bunun kamuoyuna açıklanması olumludur. Başkanımız tabii ki bu hareketin kurucu lideri ve başkanıdır. Sözleri hareketi bağlar. Görüşme yapmaya yetkilidir. Başmüzakerecidir. Fakat işin aslı şu: Bu iş İmralı’dan yürütülemez. Onun şartları düzeltilmeden, bu şekliyle gitmez. Zaten kendisi de son avukat görüşmesinde, ‘Bu şartlarda benim yapabileceğim bu kadar. Daha fazla rol almamı istiyorsanız, önümün açılması lazım’ diyor. Dört duvar arasında daha fazla yapabilecek bir şey yok. Orada konuşulan, tartışılan şeylerin bizzat başkan tarafından bizimle paylaşılması lazım.”
 

Hürriyet, 04.01.2013

Oslo’dan sonra yeni İmralı süreci başladı
OSLO sürecinin başarısızlıkla sonuçlanmasından sonra 2013 yılı yeni İmralı süreci ile başladı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Başdanışmanı Yalçın Akdoğan’ın İmralı’da Abdullah Öcalan’la görüşüldüğünü ve temel amacın örgüte silah bıraktırmak olduğu yönündeki açıklamaları, geçmişteki devlet- PKK görüşmelerini yeniden gündeme getirdi.

İlk olarak Başbakan Erdoğan, geçen hafta katıldığı TRT’de İmralı ile MİT gibi kurumlar aracılığıyla görüşmeler yapıldığını açıkladı. Kamuoyunda büyük yankı uyandıran bu açıklamayı, 30 Aralık 2012’de Taraf’a konuşan Erdoğan’ın Başdanışmanı Yalçın Akdoğan ayrıntılandırdı. Görüşmelerin örgüte silah bıraktırmayı amaçladığını belirten Akdoğan, “Hükümetimiz başından beri sorunun çözümüne yönelik güçlü bir irade ortaya koydu ve bu iradesini güçlü şekilde sürdürüyor. Biz tek başımıza kalsak bile, muhalefet destek vermese bile, çeşitli kesimler bu süreci baltalamaya kalkışsa bile biz bu süreci devam ettirmek konusunda kararlıyız. Görüşmeler, çabalar bu kapsamda sürdürüyor” dedi. Tam da bu süreçte MİT Müsteşarı Hakanr Fidan’ın devreye girdiği ortaya çıktı. Sızan bilgilere Fidan, 16 Aralık 2012’de İmralı’ya giderek Öcalan’la iki günlük bir görüşme gerçekleştirdi.


Turgut Özal’la başladı

Devlet ile Öcalan arasındaki ilişkinin tarihi 20 yıl öncesine uzanıyor. İlk temas 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal döneminde, 1992-93 yıllarında Öcalan Şam’da yaşarken Celal Talabani üzerinden dolaylı olarak kuruldu. Görüşmelerin Özal dışındaki bir diğer muhatabı da dönemin Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis’ti. Ancak bu görüşmeler Özal ve Bitlis’in ölümleri ve 33 er olayıyla kesintiye uğradı. Devlet, Öcalan’la ikinci görüşme sürecini Erbakan döneminde başlattı. Daha çok mektupla gerçekleşen bu temaslar 28 Şubat nedeniyle sonuca ulaşmadı.

Kıvrıkoğlu devreye giriyor

Erbakan’ın devrilmesinden sonra asker 1997’de Sabri Ok ve Mustafa Ayata üzerinden Öcalan’la dolaylı yoldan iletişim kurmaya başladı. Telefonla yapılan görüşmelerde TSK’yi Hüseyin Kıvrıkoğlu’nun kurduğu bir komisyon temsil ediyordu. Öcalan’ın 1999‘da yakalanmasının ardından dolaylı görüşmelerin yerini “İmralı”yla doğrudan ve düzenli görüşmeler aldı. “Kıvrıkoğlu komisyonu” görüşmelerdeki TSK tarafı olmaya devam etti. Bu dönemde Öcalan’la PKK’nın Kuzey Irak’a çekilmesi konusunda anlaşıldı. Öcalan’ın PKK’yı tamamen Kuzey Irak’a göndermek istediği ancak askerlerin 500 silahlı militanın Türkiye’de kalmasını talep ettiği de görüşmelerden sızan bilgiler olarak Türkiye’nin gündemini uzun süre meşgul etti. Komisyon ile Öcalan, 2001 yılının eylül ayına kadar görüştü. Öcalan yakalandığında başbakan olan Bülent Ecevit ise “İmralı”yla görüşmek için aracı olarak MİT’i seçti. Dönemin MİT Müsteşar Yardımcısı Emre Taner, Öcalan’la yapılan pazarlıklarda kilit isim oldu.


2002: Ergenekon dönemi

2002’nin ardından Kıvrıkoğlu ekibinin yerini diğer bir askeri yapı aldı. 2005 yılına kadar görüşmeleri sürdüren bu yeni ekibin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün iradesinden bağımsız davrandığı ve Ergenekon yapılanması içinde yer aldığı iddia ediliyor.


2006: İnisiyatif MİT’te

2005’in ardından hükümetin gücünü artırmasıyla birlikte görüşmelerin muhatabı olarak TSK’den ziyade MİT olarak öne çıkmaya başladı. Emre Taner bu görüşmelerde de başroldeydi. 2006-2008 arasında PKK’ya silah bıraktırma amacıyla Avrupa kanadı üzerinden yapılan pazarlıklarda dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün de onayı olduğu iddia ediliyor.


2008: Oslo süreci

PKK ile devlet arasındaki görüşmelerde, 2008 yılında ise “Oslo” süreci başladı. Basına sızan ses kayıtlarıyla gündeme gelen Oslo görüşmeleri 2011’de 13 askerin öldürüldüğü Silvan saldırısına kadar sürdü.


Ergin: İzni biz verdik

ADALET Bakanı Sadullah Ergin, BDP’li heyetin İmralı’ya yaptığı ziyarete ilişkin açıklamasında, “Görüşme iznini biz verdik” dedi. Ergin, konuyla ilgili açıklamasında şunları söyledi: “Sorunun çözümünde tüm yöntemler kullanılacak. İmralı ile görüşmeye izin verilirken bu süreçten yarar beklenilmiştir. İstismar edilirse devamı gelmeyecek.”

Öte yandan Diyalog ve Temas Grubu da bugün saat 14:00’da Adalet Bakanı Ergin ile buluşacak. Görüşmeye Şah İsmail Bedirhanoğlu başkanlığında Cengiz Çandar ve Avni Özgürel’in de içinde olduğu bir heyet katılacak.

Taraf, 04.01.2013


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.