Gündem
Gündem > Siyasi Gündem > Uluslararası Kriz Grubu'ndan Kürt sorunu önerileriUluslararası Kriz Grubu'ndan Kürt sorunu önerileri
Uluslararası Kriz Grubu (ICG), odağında Diyarbakır kentinin olduğu bir raporda, Kürt sorununun taraflarına bir dizi öneriler içeren bir rapor yayınladı. "Türkiye'nin Kürt çıkmazı: Diyarbakır'dan görünüş" başlıklı raporda, Amed olarak bilinen Diyarbakır vilayetinin Osmanlı döneminden beri Kürtlerin siyasi merkezi olduğuna dikkat çekiliyor.
29 sayfalık raporda, nüfusu 1,5 milyonu bulan kentte Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) yönetimindeki belediye ile hükümeti temsil eden valiliğin sınırlı alanlarda işbirliği yaptığına vurgu yapılıyor. Kent, kalkınmada 60 sıra geriledi "KCK operasyonlarında", aralarında belediye başkanlarının da olduğu çok sayıda yerel politikacı tutuklanırken, Kürt hareketinin sivil toplum platformu olarak tanımlanan Demokratik Toplum Kongresi'nin Temmuz 2011'de "Demokratik özerklik" çağrısı yaptığı anımsatılan raporda, hapisteki PKK lideri Abdullah Öcalan'ın ise bölge ülkelerindeki tüm Kürtler için "konfederalizm" önerdiğine değiniliyor. "Kürtlerin kendi sesini bulmaya çalıştığı" vurgulanan bölümde, anadilde eğitim tartışmalarının tarihsel dökümü aktarılıyor. Raporun kent ekonomisiyle ilgili bölümünde şu veriler yer buluyor: "1927'de Diyarbakır ülkenin sosyoekonomik kalkınma endeksinde 3. sıradaydı. Geçen her 5 yılda devamlı geriledi; geçerli son araştırmada 81 vilayet içinde 63. sıraya inene kadar." Diğer yandan, son 5 yılda inşa edilen 30 bin yeni konutla birlikte, kentin konut stoğunun yüzde 43 arttığı ve kentte yeni alışveriş merkezlerinin açıldığı belirtiliyor. Diyarbakır'daki siyasi kompozisyon da raporda konu ediliyor.
İktidardaki AKP'nin 2007'de yüzde 42 civarında olan oy oranının, 2011'de yüzde 32'ye gerilediği hatırlatılan raporda, Diyarbakırlıları "doğal üyesi" olarak gören BDP'nin bağımsız adaylar çıkardığı son seçimde yüzde 62'lik oy oranına ulaşarak 6 milletvekilliğini kazandığı belirtiliyor. BDP'nin, yasadışı PKK'dan ne kadar bağımsız olduğuna ilişkin şüphelere de raporda yer veriliyor. Kentte, Fethullah Gülen'in lideri olduğu 'Hizmet' hareketinin ve "Kürt-İslamcı" çizgideki Mustazaf-Der hareketinin de örgütlendiğine işaret ediliyor. Halkın sadece yüzde 10'unun anadilinin Türkçe olduğuna ilişkin araştırmaları aktaran rapor, şu ifadelerle sona eriyor: "Eğer merkezi devlet politikaları daha eşit ve demokratik bir Türkiye yaratılmasına odaklanabilirse ve her iki tarafın liderlikleri popülist söylem yerine farklılıkların gerçekçi tartışmasını teşvike vurgu yapabilirse, Türklerin ve Kürtlerin bin yıllık ortak tarihinin daha uyumlu biçimde sürmesini ummak için hâlâ çok sebep var." Taraflara öneriler İstanbul, Diyarbakır ve Brüksel'de hazırlanan raporda, Türk hükümetine ve "Kürt hareketinin yasal liderliği dahil, Diyarbakır toplum liderlerine" hitaben sıralanan 8 öneri özetle şöyle:
BBCTurkish.com, 30.11.2012
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız. |