Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Aralarında büyük bir barikat var

Aralarında büyük bir barikat var

Barikatların kaldırılmasında Gül’ün telkininin rol oynaması Erdoğan’ı sinirlendirdi
 

Türkiye Cumhuriyeti, kuruluşunun 89’uncu yıldönümünü sokakta kutlamak isteyen vatandaşlarını tazyikli su, biber gazı ve barikatlarla engellemeye çalışarak tarihe bir “ilk”i daha yazdırırken, bu “ilk” vesilesiyle, devletin tepesindeki “sessiz” çatışma da bir kez daha ses buldu.

29 Ekim’de Ulus’ta CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun da aralarında olduğu on binlerce kişinin yürümesini engellemek için barikatlar kuran Ankara Valiliği, kalabalık geri adım atmayınca ve görüntü bir sokak çatışmasını andırmaya başlamışken, saat 14:00’da ısrardan vazgeçip barikatları kaldırdı.

İlk akla gelen, Başbakan Erdoğan’ın “Barikatları kaldırın” talimatı vererek, olayın daha da boyutlanmasını ve şiddetin ciddi mağduriyetlere yol açmasını önlemek istediğiydi.

Ama Başbakan, önceki akşam Çankaya Köşkü’ndeki Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunda, “Barikatların kaldırılması talimatını ben vermedim” dedi. Dahası, “polisin görevini yapmadığını” açıkça belirterek, barikatların kaldırılmış olmasından rahatsızlık duyduğunu hissettirdi.

Bunun üzerine, barikatların kaldırılmasına, bizzat Ankara Valisi Alâattin Yüksel’in inisiyatif kullanarak karar verdiği görüşü ağır basmaya başladı. Ama bu kez de, Vali’nin tavrında, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün telkinlerinin etkili olup olmadığı sorusu ortaya atıldı.

Zira Cumhurbaşkanı, resepsiyonun başındaki değerlendirmesinde, Ulus’ta yaşananlardan üzüntü duyduğunu söylemiş; “Valilere yazı yazdık, ‘Coşkuyla kutlayın, halk da olsun’ diye; ama yine de üzücü şeyler oldu. Umarım bundan sonra olmaz” diyerek, yürümek isteyen kalabalığın engellenmesini tasvip etmediğini açığa vurmuştu.

Gül’ün resepsiyonda söyledikleri ile Erdoğan’ın söyledikleri, “Ulus’taki tabloyu farklı okuduklarını” gösteriyordu. Acaba her şey bir “okuma farkı”ndan mı ibaretti, yoksa çelişen talimatlar da söz konusu muydu?

Bu soruyu geçerli kılan, iki gün öncesinde Cumhurbaşkanı Gül’ün Vali Yüksel’le görüştüğü bilgisiydi.

 

Gül’ün danışmanı doğruladı

Köşk’teki resepsiyonda bu soru kendisine yöneltildiğinde, doğrudan cevap vermeyen Gül, “Ahmet size anlatsın” diyerek, sorunun Cumhurbaşkanlığı Basın Danışmanı Ahmet Sever’e sorulmasını önerdi.

Sever ise, Cumhurbaşkanı’nın Vali’yle bayram kutlaması konusunu önceden görüştüğünü doğruladı.

Ancak sorular yine bitmedi; bu kez dün Almanya seyahati öncesi basının karşısına çıkan Başbakan Erdoğan’a, barikatların Köşk’ün talimatıyla mı kaldırıldığı soruldu.

Başbakan’dan, sadece barikatların kalkmasından değil, barikatların kendi talimatı olmaksızın kalkmasından da rahatsız olduğunu bir kez daha ortaya koyan ve bir ucu “başkanlık rejimine” uzanırken, Cumhurbaşkanı’nı da dolaylı ancak çok da üstü örtülü olmayan bir şekilde eleştiren bir cevap geldi:

“Ben böyle bir talimat vermedim. Cumhurbaşkanı Ankara Valisi’ne böyle bir talimat verdi mi bilgim yok. Ben Cumhurbaşkanımızın böyle bir talimat vereceğine de inanmıyorum. Çünkü bu ülkeyi çift başlı bir yönetimle bugüne kadar getirmedik. Bundan sonra da çift başlı bir yönetimle bu ülke bir yere varmaz. Eğer bu ülkede, bir başkanlık sistemi arzu ediliyorsa ben bundan yanayım. Başkanlık sistemi gelir, o zaman bu adımları çok daha rahat atarız. Ama bunun dışında kimin ne yapacağı bellidir. Dolayısıyla Başbakan olarak benim görevim bellidir, Cumhurbaşkanı’nın da görev alanı bellidir. Kimse de böyle bir gayretin içine girerek durumdan vazife çıkarmasın.”

Bu cevap üzerine, Taraf olarak Cumhurbaşkanlığı Basın Danışmanı Ahmet Sever’i arayıp sorduk: “Cumhurbaşkanı’nın 29 ekim günü Ulus’ta olaylar yaşanırken devreye girmesi söz konusu mu?”

Sever, “Hayır” dedi ve Gül’ün telkinlerini Vali’yle iki gün önceki görüşmesinde yaptığını şu cümlelerle anlattı:

“Sayın Cumhurbaşkanı Ankara’daki kutlamalarda ufukta problem görününce, Sayın Vali’yi çağırdı. Cumhuriyet Bayramı’na gölge düşürülmemesini istedi. Gerekli durumda esnek hareket edilmesini talep etti.”

Peki, bu talebin barikatların kaldırılmasında etkisi oldu mu? Sever, bu soruya ilişkin bir yorum yapmak istemedi. Ancak Köşk çevresi, “Başbakan barikatların kaldırılmasını istemediğine göre, Cumhurbaşkanı’nın esneklik telkininin herhalde Vali’nin son andaki sağduyulu kararında payı olmuştur” diyor. Anlaşılan o ki, bu telkin de Başbakan’a göre, “durumdan vazife çıkarma”ya karşılık geliyor.

 

29 EKİM’E SORUŞTURMA

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, önceki gün başkentte yapılan 29 Ekim Cumhuriyet yürüyüşüyle ilgili soruşturma başlattı. Polisten, olaylarla ilgili bilgi ve görüntü istendi. Adli kaynaklardan alınan bilgiye göre, yürüyüş esnasında kurulan barikatları aşmak isteyen vatandaşlar ve polisler arasında yaşanan arbedede yaralanan polislerle ilgili sağlık raporları da savcılığa gönderilecek. Polisten gelen bilgi ve görüntüler incelemeye alınacak. Soruşturma, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet suçu kapsamında yürütülecek. Savcılığın ayrıca, Emniyet’ten gelecek raporlar doğrultusunda, “kasten yaralama’’, “görevli memura mukavemet’’ ve “kamu malına zarar’’ suçlarından da soruşturma açabileceği belirtildi.

Taraf, 31.10.2012

 


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.