Gündem
Gündem > Siyasi Gündem > Bir zamanlar ErdoğanBir zamanlar ErdoğanEşitliği sağlamak yerine ülkeyi şiddet sarmalına teslim etmiş görünen Başbakan, 1991’de RP İl Başkanı’yken hazırlattığı Kürt raporunda çok daha ileri bir noktadaydı Üç yıl önce başlattığı “Demokratik Açılım” süreciyle birçok tabuyu yıkan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bundan vazgeçip tekrar askerî seceneğe yönelince eski hükümetlerle aynı noktada buluştu. Erdoğan’ın bu stratejisi, 21 yıl önce henüz AKP İstanbul İl Başkanı’yken hazırlayıp Genel Başkanı Necmettin Erbakan’a sunduğu Kürt Raporu’ndaki önemli tesbit ve ifadelerle çelişiyor. Erbakan Hoca’ya Kürt raporuOysa Recep Tayyip Erdoğan, bundan tam 21 yıl önce Refah Partisi İstanbul İl Başkanı’yken çok önemli bir rapor hazırlattı. Adı da “Kürt Sorunu ve Çözüm Önerileri” adını taşıyordu. Rapora göre Erdoğan, bugün KCK iddianamesinde suç delili olarak gösterilen “yerel parlamentoların oluşturulması ve anadilde eğitim” gibi talepleri savunarak, “Kemalist devletin geleneksel zora ve s ilaha başvurma yöntemi artık iflas etmiştir” gibi çarpıcı tesbitlerde bulunmuştu. Erdoğan’ın gel-gitleriÜlkeyi son 10 yıldır yöneten Erdoğan, 2002’de “Kürt sorunu yok dersen sorun ortadan kalkar. Bizim için öyle bir sorun yoktur” dedi. 2005’te Norveç’te yaptığı bir konuşmada sorun için “sanal” ifadesini kullandı. Aynı yıl Diyarbakır’da ise cesur ifadelerle tam tersi bir tablo sergiledi. Köy yakmalar ve hak ihlalleri nedeniyle Devlet adına özür dileyen Erdoğan, “Kürt sorunu vardır, benim sorunumdur” dedi. 2009’da umut yaratan demokratik açılım, Habur süreciyle yerini güvenlik eksenli politikaya bıraktı. Erdoğan’ın verdiği mesaj ve kullandığı ifadeler ise 1990’lı yıllardaki hükümetleri anımsatıyor. Güneydoğu değil, Kürt sorunuErdoğan’ın, bugün AKP Adıyaman Milletvekili olan Mehmet Metiner’e hazırlattığı 18 Aralık 1991 tarihli raporun çarpıcı bölümleri şöyle: Kemalist devlet yöntemi iflas etti» Güneydoğu iktisadi bakımdan geri bırakılmıştır. Bölgede doğru dürüst sanayi tesisi bulunmamaktadır. İşsizlik ve yoksulluk diz boyudur. Bölge insanları bulundukları yerlerden, özellikle kırsal kesimlerden şehirlere doğru akın etmektedirler. Şehirlere doğru başlayan bu göçün iki nedeni vardır: En temeldeki neden siyasidir. Yerel parlamentolar oluşturulmalı» Yerel parlamentoların oluşturulması ve merkezî devletin küçülmesi Türkiye’de tam demokrasinin yerleşmesi için atılacak önemli adımlardır. Kürtler kopmak istemiyor» Kürtler ne mi istemektedirler? Çoklarının zannettiği gibi Kürtler, Türkiye’den kopmak istememektedirler. En azından Kürtlerin büyük çoğunluğu Türklerle birlikte eşit ve gönüllü bir birliktelik oluşturmak istiyorlar. T.C devletinden kopup bir Kürt devletini kurma düşüncesini marjinal Kürt unsurlar savunmaktadırlar. Gerçi bunlar da yakın vadede değil ancak uzun vadede bunun mümkün olabileceğini söylemektedirler. Taraf, 24.08.2012 Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız. |