Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Generalliğe kadar yükselmiş seviyesiz

Generalliğe kadar yükselmiş seviyesiz
Başbakan Tayyip Erdoğan, bir televizyon programında, “Hakkari elimizden çıktı” diyen HEPAR Genel Başkanı Osman Pamukoğlu’na çok sert yanıt verdi. Erdoğan, “Böyle seviyesizlik olur mu? Bu ülkenin bir metrekaresi dahi kimsenin istilası altına girmemiştir, girmeyecektir” dedi.

Şehit yakınları, gaziler ve terör mağduru siviller ile iftarda bir araya gelen Erdoğan, burada yaptığı konuşmada muhalefeti de “terörün değirmenine su taşımakla” suçladı. Erdoğan özetle şöyle konuştu:

Nasıl söyler?

“Bu kutsal ocaktan çıktıkları halde, bazı televizyon kanallarına çıkmak suretiyle, bu televizyon kanallarında filanca ilimizin artık elden çıktığını söyleyecek kadar seviyesiz insanlar da var bu ülkede. Bunlar generallik seviyesine kadar yükselmiş insanlar. Böyle seviyesizlik olur mu? Böyle seviyeden muaf bir insan olur mu? Şu anda karşımızda namertçe saldıran, kalleşçe tuzaklar kuran, ardından kalleşçe korkakça kaçan, ardından mağaralara korkakça saklanan bir düşman böyle bir tehdit var. Bütün bunlar karşısında nasıl der.

Terör örgütünün ağzıyla

Biz, terörle mücadele ederken, onlar da terör örgütünün ağzıyla bizimle mücadele ediyor. Açık söylüyorum, biz terör örgütüne motivasyon sağlayacak hiçbir girişimin içinde olmayız. Ne demek ya, şu anda Şemdinli’de teröristler, terör örgütü bize saldırıyor diye biz Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni bundan dolayı nasıl toplarız. Biz, şu anda zaten terörle mücadele içindeyiz. Varsa senin bildiğin bir şey, söyleyeceğin bir şey, buyur, Başbakan burada, gel söyle.

BDP’nin kuyruğuna tıkıldı

Bizdeki muhalefet, ‘Acaba biz, bu iktidarı nasıl zayıf düşürürüz’ diye farkında olmadan veya bilerek, bunlar ne yazık ki bölücü terör örgütünün değirmenine su taşımışlardır. Terörden nemalanmak, oradan siyasi rant elde etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Ana muhalefet partisi bizim tüm önerilerimizi, girişimlerimizi elinin tersiyle iterken, şu anda terörün, terör örgütünün uzantısı partinin kuyruğuna takılarak aynen bu minval üzerine devam ediyor. Biz, terörün siyasi gündemi şekillendirmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Onun için de asla Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki böyle bir toplantıya katılmayacağız.

3 bin sivil ölse bile çekilmeyin

Telsizle talimat gönderiyorlar. 3 bin sivil ölse de Şemdinli’ye girin, orada kalın, ‘ölün ama geri dönmeyin’ talimat bu. Çukurca’da etkisiz hale getirilen teröristlerin otopsileri yapıldı. Çukurca’da ölen 3 teröristin bakıyorsunuz 16-17 yaşında kız çocukları olduğu ortaya çıktı. Bunları kullanıyorlar. Bunların eline el bombası vermek suretiyle en ön saflara sürdükleri öğreniliyor. Benim Kürt kardeşimin bunu iyi görmesi lazım.”

Hürriyet, 09.08.2012

"16-17 yaşında kız çocuklarını öne sürüyorlar"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Biz huzur, barış için, özellikle anneler için, babalar için yüreğimizi ortaya koyarken onlar 16-17 yaşında kız çocuklarını öne sürerek, annelere, babalara büyük acılar yaşatmak istiyorlar. Biz bu oyunlara, bu kalleşçe saldırılara boyun eğmeyeceğiz. Biz terörle mücadeledeki kararlılığımdan en küçük bir bir geri adım atmayacağız" dedi.

Başbakan Erdoğan, şehit yakınlarının yanı sıra terör mağduru sivillerin aileleriyle iftarda bir araya geldi.

Ankara Ticaret Odası Kongre Salonu'ndaki iftar programında terör olaylarına ilişkin açıklamalarda bulunan Erdoğan, sözlerine şehitlere rahmet dileyerek başladı. Kur'an-ı Kerim'deki, "Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar dirilirler" ayetini hatırlatan Erdoğan, Mehmet Akif Ersoy'un Çanakkale Şehitleri'ne yazdığı şiiri okudu.

-"Artık onlar bu aziz milletin evlatlarıdır"-

Son dönemde artan terör saldırılarına değinen Erdoğan, "Özellikle son haftalarda, Hakkari, Eruh, Şemdinli'de dün de Şırnak'ta oruçlarını kahpe bir kurşunla açan şehitlerimizden Allah razı olsun mekanları cennet olsun diyorum" dedi.

"Allah hiç kimseye, hiçbir anne, babaya şüphesiz evlat acısı yaşatmasın" diyen Başbakan Erdoğan, "Evladını yitirmiş bir anneyi, babayı,hiçbir tesirli söz teselli edemez. Milletçe çok ama çok iyi biliyoruz ki yüreklerde oluşan acıyı hiçbir şey dindiremez. Şehitlerimiz, şehadet şerbetini yudumladıkları o ana kadar sizlerin evlatlarınızdı ama onlar bugün sizlerin olduğu kadar artık bizim de evlatlarımız. Artık onlar bu aziz milletin evlatlarıdır" diye konuştu.

"Ay yıldızlı bayrağımız, şehitlerimizden aldığı güç ve ilhamla özgürce dalgalanıyor. Bizler bu vatan toprakları üzerinde, şehitlerimizin yüzü suyu hürmetine, istiklalimize aşık şekilde hayatlarımızı idame ettiriyoruz" diyen

Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: "Aziz şehitlerimiz olduğu için, bizler tarih sahnesinde millet olarak varlığımızı sürdürüyoruz. Bizler bu toprakları, bu vatan topraklarını, sahip olduğumuz bu istiklali, maddi bedeller ödeyerek değil şehitlerimizin kahramanca mücadelesi sayesinde elde ettik. Bu ülke ve bu topraklar, bizlere şehitlerimizin kutsal emanetidir."

-"Vatan müdafaası bizler için şan, şeref, namustur"-

Başbakan Erdoğan, "Hiç kimsenin endişesi olmasın. Hiç kimse umutsuzluğa karamsarlığa kapılmasın. Şehitlerimizin izinden yürüdüğümüz müddetçe Allah'ın izniyle milletimizin hayır duaları ve desteğiyle ayyıldızlı bayrağımız bu topraklar üzerinde özgürce dalgalanmaya devam edecektir" diye konuştu. "Vatan müdafaası bizler için şan, şeref namustur" diyen Erdoğan, "Bu ülkenin düşmanları bilsin ki bu millet tarihin her döneminde olduğu gibi bugün de son neferine, son nefesine kadar, vatanını kahramanca müdafaa etmeye devam

edecektir. Karşımızda hangi düşman olursa olsun, karşımızdaki düşman hangi alçakça, hangi namertçe, hangi kalleşçe yönteme başvurursa başvursun, biz büyük bir millet olarak bugüne kadar bu saldırıların hepsini bertaraf ettik ve bertaraf edeceğiz" ifadelerini kullandı.

-"Böyle seviyesizlik olur mu?"-

İsim vermeden bazı emekli Silahlı Kuvvetler mensuplarının terörle mücadelede gelinen son noktaya ilişkin değerlendirmelerine sert tepki gösteren Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bu kutsal ocaktan çıktıkları halde, bazı televizyon kanallarına çıkmak suretiyle, bu televizyon kanallarında filanca ilimizin artık elden çıktığını söyleyecek kadar seviyesiz insanlar da var bu ülkede. Bunlar generallik seviyesine kadar yükselmiş insanlar. Böyle seviyesizlik olur mu? Böyle seviyeden muaf bir insan olur mu? Bu ülkenin bir metrekaresi dahi kimsenin istilası altına girmemiştir, girmeyecektir. Şu anda karşımızda namertçe saldıran, kalleşçe tuzaklar kuran, ardından korkakça kaçan, mağaralara korkakça saklanan bir düşman böyle bir tehdit var. Bütün bunlar karşısında nasıl der."

-"Kendilerine ihale veren Türkiye düşmanlarına taşeronluk yapıyorlar"-

Terör örgütü liderlerinin telsizlerden terör örgütü mensuplarına, "Üç bin sivil ölse de Şemdinli'ye girin, orada kalın, ölün ama geri dönmeyin" talimatı verdiklerini anlatan Erdoğan, Çukurca'da ölen 3 teröristin 16-17 yaşında kız çocukları olduğunun ortaya çıktığını dile getirdi.

Başbakan Erdoğan, "Bunların eline el bombaları vermek suretiyle, bunları en ön saflara kadar sürdükleri öğreniliyor. Benim Kürt kardeşimin bunu iyi görmesi lazım. Nasıl aldatıldıklarını çok iyi bilmesi lazım. Terör örgütünün elebaşları, aldıkları ihalenin gereğini yerine getirmek için çocukları, kız çocuklarını en ön saflara sürüp onları katledecek kadar insanlıktan, izandan,

insaftan yoksunlar. Bunların hiçbir amacı hiçbir hedefleri, hiçbir gayeleri yok.

Bunlar sadece ve sadece huzursuzluk çıkarmak, istikrarı bozmak, toplumda karamsarlık, umutsuzluk oluşturmak, milletin fertleri arasına nifak sokmak istiyorlar. Bunlar, bir gayenin peşinde koşmuyorlar. Kendilerine ihale veren Türkiye düşmanlarına taşeronluk yapıyorlar" ifadelerini kullandı.

-"Bu oyunlara bu kalleşçe saldırılara boyun eğmeyeceğiz"-

Terör örgütünün son dönemde doğrudan AK Parti'yi hedef aldığını, teşkilat mensuplarını kaçırıp, teşkilatlara bomba attıklarını kaydeden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sadece hedef burası. Çünkü Hükümet olarak bu meseleyi kalıcı olarak çözmek için samimi olarak gayret gösteriyoruz. Tehditler bizi yıldıramayacak. Acıların sona ermesi, sızıların dinmesi için, annelerin, babaların gözyaşının artık akmaması için Hükümetimiz gerçekten çok samimi çok kararlı adımlar atıyor. Biz burada yaşatmak için her türlü çabayı gösterirken, maalesef karşımızdakiler öldürmek için ellerinden ne geliyorsa onu yapıyorlar. Biz huzur, barış için,

özellikle anneler için, babalar için yüreğimizi ortaya koyarken onlar 16-17 yaşında kız çocuklarını öne sürerek, annelere babalara büyük acılar yaşatmak istiyorlar. Biz bu oyunlara, bu kalleşçe saldırılara boyun eğmeyeceğiz. Biz terörle mücadeledeki kararlılığımızdan en küçük bir bir geri adım atmayacağız."

cnnturk.com, 09.08.2012


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.