Gündem

Ergenekon davasında tanık sıfatıyla dinlenilen eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hilmi Özkök'ün ifadeleri, darbe günlüklerindeki olaylarla Ayışığı ve Yakamoz planları gibi Ergenekon dosyasının delillerini teyit ediyor. Tanıklığı sırasında eski Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman'ın hükümete muhtıra verilmesi şeklinde görüş bildirdiğini aktaran Özkök'ün bu sözleri, Özden Örnek'e ait darbe günlüklerindeki konuşmaları bire bir doğruluyor. Özkök'ün duruşmada Ayışığı ve Yakamoz darbe planları için "O zamanlar bunların bu kadar önemli olduğunu fark etmedik." sözleri, günlüklerde geçen "Bütün bu olayları yurt çapında yapacaktık. Yukarıdakiler 'Sarıkız' olarak anılacaktı." ifadelerinin doğruluğu hakkında şüphe bırakmıyor. Tanıklığının ilk gününde Hilmi Özkök'ün öne çıkan en önemli cümlesi Aytaç Yalman'ın hükümete muhtıra verilmesi yönündeki talebiydi. Mahkemede Yüksek Askerî Şûra öncesi yapılan hazırlık toplantısında oramiral ve orgenerallerle görüştüğünü belirten Özkök, 'muhtıra' sözlerini Yalman'ın dile getirdiğini kaydetti. Özkök'ün anlattığı bu vaka günlüklerde de aynen geçiyor. Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek'e ait olduğu öne sürülen darbe günlüklerinde 3 Aralık 2003'te yapılan toplantıda Yalman'ın "Benim önerim hemen ve gecikmesiz eylem planına başlamak. Seçimden önce muhtıra vermeliyiz." sözlerini sarf ettiği yazıyordu.

Özkök'ün davaya bomba gibi düşen sözlerinden biri de 1. Ordu'da yapılan seminer için "Amacını aştı." ifadesiydi. Bir avukatın kendisine yönelttiği "5-7 Mart 2003 tarihlerinde darbe planlama semineri yapıldığı ve darbenin, Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman tarafından önlendiği iddiaları var. Bu konuda bilgi ve tanıklığınız var mı?" sorusuna verdiği cevap salonu sessizliğe gömdü. Özkök, söz konusu seminerde gerçek siyasi isimler kullanılarak amacın aşıldığını vurguladı. 1. Ordu Komutanlığı'nın 'amacını aşan' semineri ile ilgili darbe günlüklerinde de önemli ipuçları bulunuyor. Özden Örnek'in 15 Kasım 2003'te tuttuğu iddia edilen notlarda yer alan "Geçen yıl eğer ben ona karşı Çetin Doğan ile birlikte olsaydım onu paramparça edeceklerdi." sözleri Çetin Doğan'ın düşünceleri hakkında önemli bilgiler veriyor.

Hilmi Özkök'ün ifadelerindeki bir diğer dikkat çeken nokta ise Ayışığı ve Yakamoz darbe planları ile ilgili sözleriydi. 2004'ün bahar aylarında kendisine bir CD içerisinde Ayışığı ve Yakamoz darbe planlarının geldiğini belirten Özkök, "Bunun içindeki sunumlar 'Ayışığı' ve 'Yakamoz' olduğu iddia edilen sunumlardı. Dezenformasyon da olabilirdi, doğru da olabilirdi. O zamanlar bunların bu kadar önemli olduğunu fark etmedik." dedi. Özkök duruşmada ayrıca, "Bu işlerin buradaki gibi cereyan etmesini engelledim mi, engellemedim mi bilmiyorum ama komutanın görevi bir şeyin olmasını engellemektir, bunu yapmaya çalıştım." şeklinde konuştu. Özkök bu bilgiler ışığında Eruygur'u Genelkurmay Karargâhı'nda uyardığını da sözlerine ekledi.

DARBEYE GİDEN YOL, GÜNLÜKLERDE

Darbe günlüklerinde de Ayışığı ve Sarıkız isimleri sık sık kullanılıyor. 6 Aralık 2003 tarihli notta dikkat çeken cümleler ise şöyle: "Önce basını ele geçirmeye çalışacaktık. Sonra rektörler ile temas edip öğrencileri sokağa dökecektik. Sendikalar ile aynı şekilde hareket edecektik. Sokaklara afiş astıracaktık. Dernekler ile temas edip onları da hükümet aleyhine teşvik edecektik. Bütün bu olayları yurt çapında yapacaktık. Yukarıdakiler 'Sarıkız' olarak anılacaktı." 14 Ekim 2004 tarihli nottaki, "Fenerbahçe'ye Aytaç Paşa'lara gittim. Daha çok o konuştu. Şener bizden habersiz darbe planı hazırlatmış. Adı da 'Ay Işığı.' Darbede kimin başkan olacağı belli değil." cümleleri Özkök'ün ifadelerini destekliyor.

Zaman, 05.08.2012