Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > İrtica Eylem Planı > Askeri yargı MR’ı

Askeri yargı MR’ı

ASKERİ yargı hedef tahtasında... Bu dosyayı açalım.
Önce “altın ilke...”
Hukuk devletinde “yargılama birliği ilkesi” temeldir.
Bu konuda araştırmaları olan Prof. Dr. Feridun Yenisey’e göre, “Bu genel çatı altında görevli, farklı yargı organları vardır. Bunlardan biri de askeri yargıdır.
Askeri mahkemelerde artık hukukçu dışında subay bulunmadığı için bu yapılanma, hukuk devleti ve genel çatı ilkesine uygundur.”
Belirteyim ki, Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ’un da vurguladığı gibi, “Genelkurmay Askeri Mahkemesi, hukukçu olmayan askeri üyelerin durumunu Anayasa Mahkemesi’ne götürmüş ve iptal kararı almıştır.”
Dünyadaki hemen hemen bütün ülkelerde askerlik hizmetinin özelliği nedeniyle “askeri mahkemeler” vardır.
Sonuç... Burada bir tereddüt yok.
Peki onların komuta zincirinde ast-üst ilişkisi nedeniyle bağımsızlık ve tarafsızlık güvenceleri arızalı mı?
Askeri hâkim ve savcılar, sivil hâkimler kadar ücret alıyorlar. Diğer subayların tazminatlarından yararlanamıyorlar.
Askeri hâkim ve savcıların 4’er yıllık coğrafya güvenceleri var.
Yani... Atanmış oldukları yerden 4 yıl süreyle başka yere -arzuları dışında- atanamazlar.
Atandıkları takdirde Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’ne başvurarak yürütmeyi durdurma ve iptal kararları alabilirler. (Bu olanak, sivil yargı hâkimleri ve savcılarında yok. Onlar Danıştay’a değil, sadece Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na başvurabiliyorlar.)
Sicil konusunda bir eksiden söz edebiliriz.
Askeri hâkim ve savcılara bir üst hâkim ve savcı idari sicil veriyor ama daha yüksek rütbeli olan komutan da sicil verebiliyor. Bunun adı; idari sicil.
Müfettişler tarafından denetleniyorlar, dosyalar üzerindeki isabetli iddiaları veya kararları eksenli olarak teftiş sicili veriliyor.
Ve nihayet görev yaptıkları dairedeki savcılar ve hâkimlerin verdikleri sicil var.
Bu 3 sicilin ortalaması terfi için ölçüt oluyor.
Burada AB’nin bir eleştirisi var... İdari sicilde hukukçu olmayan komutanın gerektiğinde sicil vermesini sakıncalı buluyorlar.
Bunun da değişeceğini sanıyorum.

ASKERİ YÜKSEK YARGI
DÜNKÜ basın konferansında Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ askeri mahkemelerin bağımsızlığını anlattı ama Askeri Yüksek Yargı’ya değinmedi.
Daha sonra TV ekranlarında Başbuğ’un sözleri yorumlanırken özellikle bu konu üzerinde duruldu.
“Askeri Yargıtay ve Askeri Danıştay iddia ediyorum hiçbir ülkede yoktur” söylemleri üzerine konuyu araştırmakta fayda gördüm.
Gerçekten dünyanın hiçbir ülkesinde yoksa, Türkiye’de olması nasıl yorumlanmalıydı?
Profesör Dr. Süheyl Batum’a göre, “İnsan hakları açısından her bireyin yargı kararını bir üst mahkemeye götürmesi mümkün olmalıdır. Başka ülkelerde olmaması ama Türkiye’de olması bu açıdan olumlu görülebilir.”
Peki dünyada Askeri Yüksek Yargı gerçekten yok mu?
Askeri Yargıtay Onursal Başkanı Em. Tuğgeneral Fahrettin Demirağ, bu konuda makaleleri olan değerli bir hukukçu.
Demirağ’a göre, Askeri Yargıtay, Amerika’da ve birçok ülkede var.
Ancak... Her birinin yapılanma farkları var.
Örneğin... İspanya, Bulgaristan, Romanya, Polonya, Hollanda, hatta Yunanistan...
Avrupa Birliği’ne girişle birlikte hepsinde Askeri Yargıtay sivilleşiyor.
“Sivilleşmek” demek, askeri mahkeme kararlarının sivil yargıtayda görülmesi diye anlaşılmamalı.
Askeri hâkimler, rütbelerini koruyor fakat sivil giysilerle görev yapıyorlar.
Türkiye’deki Askeri Yargıtay’a gelince... En önemlisi güvence...
Askeri Yargıtay Genel Kurulu, boşalan bir üyelik için 3 aday seçiyor ve onlar arasından birini Cumhurbaşkanı atıyor.
Başkanı ise bir hukukçu Askeri Yargıtay üyesi hâkimi tuğgeneralliğe terfi ettirerek Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) atıyor. Görülüyor ki, her ikisinde de komutan sicil amiri değil.
Ücretleri sivillerle aynı. Görev güvencesi var.
Buna karşılık... Askeri Yüksek İdare Mahkemesi dünyanın hiçbir ülkesinde yok.
Onursal Başkan Demirağ’a göre askeri suç özelliği nedeniyle sivil yargıtaya gitmemeli ama idari işlem her yerde aynıdır. O halde Askeri Yüksek İdare Mahkemesi olmayabilir.
Ne var ki Danıştay’a gidilmesi -iş yoğunluğu nedeniyle- acil karar gereğini karşılamayabilir.
O nedenle, Danıştay’a özel bir daire ilave edilmesi düşünülebilir.
Şu “demokrasiye komplo” iddiaları bu mercekle bakarak belki daha gerçekçi yorumlanabilir.

Güneri Cıvaoğlu, Milliyet

27.06.09


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.