Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > DTP'den 2 ay sonra geri adım

DTP'den 2 ay sonra geri adım

Nisan ayında Başbakan Erdoğan'a görüşme taleplerini ileten ancak bugüne dek herhangi bir olumlu yanıt alamayan DTP talebini geri çekti. DTP, Başbakan'dan gelecek olası görüşme isteğine ise kapısını kapatmadı.

ANKARA - Başbakan'dan yaklaşık 2 aydır randevu alamayan Demokratik Toplum Partisi, talebini geri çekti.

Açıklama, bazı Avrupa Birliği büyükelçileri ile akşam yemeğinde buluşan DTP Genel Başkanı Ahmet Türk'ten gelirken, kapılar tümüyle kapatılmadı: "Başbakan'dan talep gelirse görüşürüz."


Yemek öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ahmet Türk, şunları söyledi:

"Bildiğiniz gibi Sayın Başbakan’a 28 Nisan'da iletilen bir randevu talebimiz olmuştu. İki aydan beri bu talebimize henüz bir yanıt alamadık. Bu talebe yanıt gelmememsi bizim açımızdan üzücü ve bunu sürdürmenin gereksiz olduğu inancı doğdu. Yarın randevu talebimizi geri aldığımızı Sayın Başbakan’a resmen yazacağız."

Başbakan Erdoğan’dan gelecek çağrıya açık olduklarını da belirten Türk, “Eğer Sayın Başbakan bizimle görüşme ihtiyacı duyarsa, kapımızı açık tutuyoruz. Biz kendileri gibi davranmayız. Bu sürece bir yararı olacaksa, talepleri olursa görüşürüz” şeklinde konuştu.

"SİYASET VESAYET ALTINDA"
Öte yandan Türk, yemekte büyükelçilere hitaben yaptığı konuşmada da ''Türkiye'de siyasetin hala vesayet altında olduğunu'' iddia etti.

Türkiye'nin en önemli sorununun 'demokratikleşme' olduğunu savunan Türk, ''demokratikleşmenin önünde duran statükocu bir grubun bulunmasının bunun nedeni olduğu'' değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin ikinci büyük sorununun 'Kürt sorunu' olduğunu ileri süren Türk, Orta Doğu'da ciddi bir Kürt nüfusu bulunduğunu ve bu Kürt nüfusun hakları konusunda sıkıntılar yaşadığını savundu.

"TÜRKİYE, IRAK VE SURİYE DEĞİL"
Türk, ''Kürtlerin bu konuda yaşadıkları sorunların çözülmesi için refleks geliştirmesi gereken ülkenin Türkiye olduğu'' görüşünü dile getirerek, ''Çünkü Türkiye bir demokrasi kültürüne sahiptir. Türkiye bir Irak, bir Suriye değil'' dedi.

''Sorunun şiddetle çözülemeyeceğini'' birçok kez ifade ettiklerini söyleyen Türk, ''barışçıl sürecin gelişmesi için çaba sarfettiklerini'' kaydetti.

Bunun için sadece kendi çabalarının yeterli olmadığını, ''devletin de vatandaşının isteğini dikkate alması'' gerektiğini savunan Ahmet Türk, Türkiye'nin ''30 yıllık çatışma sürecinden sonra bir fırsat yakaladığını'' ifade etti.

"FARKLILIĞIMIZ ZENGİNLİĞİMİZDİR"
Türk, sorunun üniter devlet yapısı içinde çözülmesini istediklerini bildirdi. Taleplerinin 'kimliksel' olduğunu dile getiren Türk, "etniksel belirlemelere yönelik bir taleplerinin bulunmadığını, 'farklılığımız zenginliğimizdir' düşüncesini savunduklarını'' söyledi.

Terör örgütü elebaşının ''Kanın durması için üstüme düşeni yapmaya hazır olduğunu'' söylediğini ileri süren Türk, DTP'nin de aynı şeyi söylediğini ifade etti. Ahmet Türk, ''Türkiye'nin sorunu iç dinamiklerle çözmeye ihtiyacı bulunduğu'' görüşünü dile getirdi.

Türk, etnik milliyetçilik üzerinden siyaset yapmadıklarını, etnik milliyetçilik üzerinden siyasetin sonuçlarını iyi bildiklerini bildirdi.

ntvmsnbc.com, 24.06.09


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.