Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Erdoğan: Her kürtaj bir Uludere'dir

Erdoğan: Her kürtaj bir Uludere'dir
Başbakan Erdoğan, 'Yatıyorsunuz kalkıyorsunuz Uludere diyorsunuz, her kürtaj bir Uludere'dir' dedi

Başbakan Erdoğan, Ak Parti Genel Merkez Kadın Kolları 3. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, sezeryanla doğuma karşı olduğunu söyledi. Aile planlaması gibi kampanyaları hatırlatan "Bunların planlı yapıldığını biliyorum ve bunun, ülke nufüsunun artmaması için atılan adımlar olduğunu biliyorum. Bununla bu ülkenin nüfusu bir yerde durduruluyor. Kürtajı bir cinayet olarak görüyorum. Bu ifademe karşı çıkan bazı çevrelere, medya mensuplarına da sesleniyorum. Yatıyorsunuz kalkıyorsunuz Uludere diyorsunuz. Her kürtaj bir Uludere'dir diyorum'' dedi.

"KÜRT SORUNU BİTMİŞTİR. KÜRT VATANDAŞIMIN SORUNU VARDIR"

Başbakan Erdoğan, PKK'nın özellikle AK Parti’yi hedef aldığını, bunun nedeninin düşünülmesi gerektiğini anlattı. Başbakan Erdoğan şöyle konuştu; "AK Parti, bu meseleye yüreğini, gövdesini koydu. Biz bu meseleyi çözmeye azmettik. Türkiye’yi bu ağır sorundan kurtarmak için çok kararlı bir duruş sergiledik. Bundan geri adım atmak yok. Milletimizden bu meseleyi ’çöz’ yetkisi aldık. Bütün boyutlarıyla meselenin üzerine gittik. Bizim kitabımızda Kürt kardeşimizi inkar yok, onları reddetmek yok, Kürt kardeşlerimizi asimile etmek gibi bir şey yok. PKK sorunu ile Kürt sorununu birbirine karıştırmayın. Onun için ben artık diyorum ki; Kürt sorunu bitmiştir. Benim Kürt vatandaşlarımın sorunu vardır. O sorunu da biz her geçen gün bitiriyoruz. Bir proje ortaya koyduk adı da ’Milli birlik ve kardeşlik projesi’dir. Kardeşler arasında hesaplaşma olmaz, helalleşme olur."


" HER GÜN ÖLMEKTENSE BİR KERE ÖLÜRÜZ"

Doğu ve Güneydoğu illerinin BDP’nin oy deposu olmaktan çıkaracaklarını söyleyen Erdoğan, Güneydoğu ve Doğu Anadolu’daki halkın PKK’nın tehditlerine de bir gün ’Dur’ diyeceğini söyledi. Başbakan, "Çünkü; ’Hergün ölmektense 1 kere ölürüz’ diyecekler. İşte Ak Parti’nin hedef haline getirilmesinin sebebi budur. Bu meselenin çözülmesinden sadece terör örgütü ve uzantıları değil, bazı ülkeler de rahatsız" dedi.
Kayseri’nin Pınarbaşı İlçesi’nde düzenlenen intihar saldırısı hatırlatan Erdoğan, Uludere’yi konuşanların, Kayseri’de yaşananları konuşmadığını söyledi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şöyle konuştu: "Canlı bombalarla geldiler, 50 kilo patlayıcı lojmanların yanında patlattılar. Neden bunu konuşmuyorsunuz. Ahmet Geben’in ağabeyinin daha önce şehit olduğunu öğrenmek üzüntümüzü kat be kat arttırdı. Bir anne düşününki iki evladını bu vatan için şehit vermiş. Anneliğin ideolojisi yoktur."

TÜRBAN SORUNU

Başbakan Erdoğan, türban sorununa da değindi: ''Artık benim hanım kardeşimi benim kız kardeşimi hiç kimse ama hiç kimse üniversite kapısından geri çeviremez, artık bu gayretlerin içine girenler olursa anlayın ki bu şizofrenik bir vakadır. Bu ülkede faşizan baskılar, artık AK Parti ile AK Parti'nin gerçekleştirdiği demokratik reformlarla kaldırılmıştır. Hiç kimse ama hiç kimse bu ülkenin evlatları arasında ayrımcılık yapamaz, buna hakkı yoktur, haddi de yoktur'' dedi.


Radikal, 26.05.2012

Kürtaj cinayettir, sezaryen kötüdür

Başbakan Erdoğan, Uluslararası Parlamenterler Konferası’nda kürtaja karşı olduğunu kaydetti. Kadın çevreleri Erdoğan’ın sözlerine tepkili

 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Uluslararası Parlamenterler Konferası’nda kürtajla ilgili tartışılacak açıklamalar yaptı. Kürtajın cinayet olduğunu söyleyen Erdoğan, sezaryenle doğuma da karşı olduğunu ifade etti. Kadın örgütleri ve feministler Erdoğan’a tepki gösterdi. Erdoğan, Hilton Otel’de düzenlenen Uluslararası Nüfus ve Kalkınma Konferansı Eylem Programı’nın uygulanmasına ilişkin 2012 Uluslararası Parlamenterler Konferansı’nın kapanış oturumuna katıldı. Başbakan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, konferansın gerçekleşmesindeki katkıları için Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne şükranlarını sunduğunu belirtti.

 

Sezaryene de karşı

Kürtajı cinayet olarak tanımlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Sezaryenle doğuma karşıyım, kürtajı cinayet olarak görüyorum. Ha anne karnında bir çocuğu öldürürsünüz ha dışarıda öldürmüşsünüz” dedi. Kendisinin Türkiye’de her aileden en az üç çocuk istediğini bir kez daha belirten Erdoğan şunları söyledi: “Türkiye artık bölgesinde lider bir ülke. Türkiye artık alan el değil veren el. Birçok noktada Türkiye imrenilen rakamlara sahip. Anne ve bebek ölümlerinde çok düşük rakamları elde ettik.

Öte yandan devletimiz eşini kaybetmiş kadınlarımızın yanındadır. Ben ülkemde her aileden en az üç çocuk istiyorum. Ben, sezaryenle doğuma karşı olan bir başbakanım. Kürtajı bir cinayet olarak görüyorum. Buna kimsenin müsaade etmeye hakkı olmamalı, ha anne karnında bir çocuğu öldürürsünüz, ha doğduktan sonra. Hiç bir farkı yok. Buna karşı çok daha duyarlı olmaya mecburuz. Çocuklarımızın eğitimi, üzerinde en fazla hassasiyetle durduğumuz bir konu.”

 

10 haftaya kadar yasal

Kürtaj yasalarda şöyle düzenleniyor: “Gebeliğin onuncu haftası doluncaya kadar annenin sağlığı açısından tıbbi sakınca olmadığı taktirde istek üzerine rahim tahliye edilir. Gebelik süresi on haftadan fazla ise rahim ancak gebelik annenin hayatını tehdit ettiği veya doğacak çocuk ile onu takip edecek nesiller için ağır maluliyete neden olacağı hallerde, doğum ve kadın hastalıkları uzmanı ve ilgili daldan bir uzmanın gerekçeli raporları ile tahliye edilir.”

 

Kararlarımızı biz veririz

Kadın örgütlerinin temsilcileri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kürtaja karşı çıkan sözlerine tepki gösterdi. Uçan Süpürge Kadın Derneği’nden Sibel Güneş: Kürtaja da kendimiz karar veririz doğacak çocuğa da kendimiz karar veririz. Bu tarz yaklaşımları reddediyoruz. Emeğimiz, kimliğimiz, bedenimiz bize ait. Başbakan gelişmişlikten bahsediyor ama bu tarz yaklaşımlarla bütün gelişmiş ülkelerin gerisinde kalıyor. Morçatı Kadın Sığınağı Vakfı Kurucusu Canan Arın: Kadın haklarının gittikçe kaybolduğu kanaatindeyim. Bu hükümetin kadın haklarını korumak gibi bir derdi yok. Kadını doğurma aracı olarak görüyorlar.

Taraf, 26.05.2012


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.