Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Kılıçdaroğlu: Danıştay'a böcek koyanlar belli

Kılıçdaroğlu: Danıştay'a böcek koyanlar belli
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, MİT mensuplarıyla ilgili düzenlemenin Meclis’ten geçmesi durumunda Anayasa Mahkemesi’ne gideceklerini açıkladı. Kılıçdaroğlu, Danıştay’a dinleme cihazlarını koyanların belli olduğunu söyledi.

ANKARA - CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, canlı yayında NTV Ankara Temsilcisi Nilgün Balkaç'ın sorularını yanıtladı.

Kemal Kılıçdaroğlu, MİT krizi, kurultay, Dersim tartışmaları, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ'un tutuklanması gibi bir çok konuda değerlendirmelerde bulundu.

MİT mensuplarının ifadeye çağrılmasının ardından yaşanan süreçle ilgili bir soru üzerine Kılıçdaroğlu, hazırlanan yasa teklifinin hukuk devleti ilkelerine aykırı olduğunu söyledi.

Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Kişiye özel düzenleme olmaz. CHP olarak 'Şu savcı niye görevini yapmadı' diye bir eleştiri getirmedik. Savcılar MİT mensuplarının bilgisine başvurmak istedi, hükümet apar topar bir yasa çıkarmaya çalıştı. MİT mensuplarıyla ilgili bir düzenleme var. Burada Başbakan'ın özel olarak görevlendirilen kişiler var. Bunlar kim bilmiyoruz. 2005 yılında Telekominasyon İletişim Başkanlığı’yla (TİB) ilgili bir yasa gelmişti. TİB’in denetlenmesi öngörülüyordu. Buna Anayasa Mahmesi'ne götürdük, oy birliğiyle 'yasaya aykırı olduğu' kararı verildi. Aynı ifade bu tasarıda da getiriliyor.

'DEVLETİ ÇETEYE TESLİM EDİYORUZ'
Getirilen sınırlama çok tehlikeli bir sınırlamadır. Hangi konularda sorgulanamayacak? 'Suç işlemek', 'düşmanla işbirliği yapmak', 'cumhurbaşkanına suikast yapmak', 'suç örgütü kurmak' nedeniyle yargılanamayacaklar. Bu olmaz. Cumhurbaşkanının dokunulmazlığının bile istisnası var. Yeni teklif hukuk devleti ilkesine aykırıdır. Kimseye böyle bir yetki verilemez, bu diktatörlüklerde olur. Şimdi geldiğimiz noktada devleti resmen illegal bir çeteye teslim ediyoruz. Tasarı yasalaşırsa Anayasa Mahkemesi’ne gideceğiz."

KAVGA İDDİASI
Kılıçdaroğlu, "Yargı, MİT ve emniyet arasında bir çatışmanın varlığından söz ediliyor. Bu tartışmalar arasında cemaat de gündeme geliyor. Sizce bir kavga var mı, varsa kimler arasında?" soruşuna şu yanıtı verdi:

"Gazeteler yazıyor ama elimizde somut veri yok. Bir bakan 'Suça başlamadan törör örgütüne sızılamaz' diyor. Böyle bir anlayış olabilir mi? Bu, gayrımeşru devleti meşrulaştırmak için çabalamaktır. Böyle devam ederse kimse Türkiye’yi hukuk devleti saymaz.

Biz, kişi, makam ve unvanlarla ilgili değiliz. Demokrasi ve hukuk devleti bağlamında bakarız. Belli kişiler Başbakan tarafından özel görevlendiriliyor, bunlar MİT mensubu değil. Bilgi alınmak istendi, hükümet paniğe kapıldı. O arkadaşlar gider savcıya açıklama yapar, konu buralara kadar gelmezdi. Olaylara şu cemaat, şu MİT Müsteşarı diye bakmıyoruz. Biz kim olursa olsun, tüm yurtaşların belli güvencesinin olmasını isteyen bir partiyiz. 'Şu benden, bu benden değil' diye bir ayrım yapar, devlet kurumlarını da bu şekilde ayırsanız devlette bölünme olur.

'ÖZEL DEĞİL, SIKIYÖNETİM MAHKEMESİ'
Özel yetkili mahkemeler eski sıkıyönetim mahkemeleridir. Bu mahkemeler önce DGM oldu, daha sonra adı değiştirilip özel yetkili mahkeme oldu. Bunlar operasyon mahkemeleridir, talimatla görev yapıyorlar. Yargının bağımsız olması, güçler ilkesinin tam oturması açısından çok önemlidir. Herkes yargının bağımsız olmadığını kabul ediyor. Özel yetkili mahkemelerin sağlıklı çalışmadığını bilmeyen mi var. İddianameler çarşaf çarşaf yayınlandı, savunmalar haber bile olmuyor."

BAŞBUĞ'UN TUTUKLANMASI
Kılıçdaroğlu, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ'un tutuklanmasıyla ilgili bir soru üzerine şu ifadeleri kullandı:

"Bu ülkede yetişmiş deneyimli bir devlet adamıdır. Kendisini ordu komutanı yapan bu hükümet, dönüp dolaşıyor 'sen terör örgütünün başısın' diye kendisini içeri atıyor. Şu soruyu kendimize soralım; PKK, Doğu'da gider bir evi basar ve 'yiyecek verin' derse, öldürülmemek için yiyecek verirler. 'Terör örgütüne yardım ve yataklık yaptı' diye içeri alınırlar. Başbuğ, 'Terör örgütünü Kara Kuvvetleri Komutanı'yken kurdu' deniyor. Peki yardım ve yataklık yapanlar yargılanmayacak mı? İstediğimiz şu; biz 'Kimse yargılanmasın' demedik. Ben suçsuzsam, 'aklandım' deme özgürlüğüm olmalı. O yargının verdiği karar, kamu vicdanında kabul görmeli.

'NEREDEYSE HERKES TERÖRİST'
Türkiye'de işlerin iyiye gitmediği gerçeği var. Türkiye iyi yönetilmiyor. Herkes neredeyse terörist. Herkese o gözle bakılıyor. Çin'den sonra en çok gazeteci bizde hapishanede. Basılmamış kitabın yasaklandığı düzene siz hukuk düzeni diyebilir misiniz? İnsanlar hasta, siz bunları tedavi etmiyorsunuz. Kuddusi Okkır'ı hatırlarsınız."

'KURULTAY AYIP DEĞİL'
Kemal Kılıçdaroğlu, yapacakları kurultayı demokrasi şölenine dönüştürmek istediklerini vurguladı.

Kılıçdaroğlu, partide yaşanan kırıcı tartışmaları sona erdirecek adımlar atacağını söyledi.

Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Eğer tüzük değişikliğini örgütün istediği şekilde daha demokratik yapı için yapıyorsak bu CHP'yi yıpratmaz. Değişikliğin temelinde bu yatıyor. Tüzük komisyonu kurmak için temsilcileri davet ettik. Ben buna bir demokrasi şöleni diyorum. Bir başka kurultay da yine tüzük kurultayı. CHP'nin içinde tartışmaların parti içinde sorun varmış gibi yantısıltılması çok doğru değil. Kurultay aslında demokrasinin gereğidir. Bu ayıp bir şey değil. Siz delegeye başvuruyorsunuz. Taban da karar veriyor. Bunu herkesin saygıyla karşılaması lazım. CHP'de öteden beri tartışmalar olur, bunun demokrasilerde sağlığın işareti olarak algılanması gerekir. İki şeyi ayırmak lazım; tartışma her zaman sağlıklıdır. Bu, yönetime dolaylı da olsa katkıdır. Ama kırıcı, kısır tartışmalar olursa bunlar doğru değil. Bunlara izin vermeyeceğim ama bir süre sonra; şimdi değil."

'BAYKAL'IN GÖRÜŞLERİ ÖNEMLİ'
Eski başkan Deniz Baykal'ın tüzük konusundaki görüşlerinin kendileri için önemli olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, "Hazırlanan ilk taslağı internet sitesine koyduk, örgüt tartıştı. 81 ilden gelen temsilcilerle olgunlaştırıldı. Cuma günü de Parti Meclisi'nde tartışılacak. Cumartesi onlarla toplantı yapacağız. Daha sonra tüzük komisyonu bu çalışmaları değerlendirecek. Deniz Baykal'ın da görüşleri bizim için önemli. Henüz önerileri gelmedi ama ondan da öneriler gelecektir" dedi.

SAV'A HAK VERDİ
Eski Genel Sekreter Önder Sav'ın "CHP, Kemal Kılıçdaroğlu'na kalmaz" sözünün çok doğru olduğunu ifade etti.

Kılıçdaroğlu, "Hiçbir makam hiçbir kişiye kalıcı değildir. Mustafa Kemal partiyi kurdu. Çok sayıda genel başkan geldi, gitti. Şu anda genel başkan benim. CHP sadece Türkiye'nin değil, dünyanın sayılı köklü partilerinden biridir. CHP büyük dönüşümlere imza atan partidir" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Önder Sav'ın "17 üye CHP'de değildi" şeklindeki iddasının hatırlatılması üzerine, "Ben de sizden duyuyorum. Bugün gazetede de bir haber var. Partiye yeni gelmek isteyenler ama parti üyesi olmayanlar var. Ben parti üyesi olmadan bilim platformunda çalıştım. Sosyal anlayışı kabul eden herkesi bağrımıza basarız" dedi.

'TÜZÜK KİMSEYİ MUTLU ETMEDİ'
Mevcut tüzüğün partiyi mutlu etmediğini söyleyen Kılıçdaoğlu, "Var olan tüzük kimseyi mutlu etmedi. Bu tüzük, CHP'nin kaldırabileceği türden bir tüzük değil" dedi.

ÜÇ DÖNEM VEKİLLİK
Kemal Kılıçdaroğlu, bir soru üzerine, üç dönem üst üste vekilliğe de yeşil ışık yaktı.

CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Kurultay böyle bir öneriyi kabul ederse niye olmasın..." dedi.

'OYLARIMIZ ARTMADI AMA AZALMADI DA'
Kılıçdaroğlu, seçimden sonra CHP'nin oylarının artmadığını ancak azalmadığını da ifade etti.

Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “Anketlerden yararlanmaya çalışıyoruz. Bize ulaşan bilgilere göre belirgin bir artış yok ama gerileme de yok. Neden oyumuzu artıramadık, onun sorgulamasını yapmalıyız. Daha fazla çalışmamız, daha fazla halka gitmemiz gerekiyor. Van depreminden sonra o bölgeye en fazla CHP gitti. Suriye'de yaşanan dram, sınır kentlerindeki sorunlar nedir, bu konuda rapor hazırlayanlar CHP'lilerdir. 'CHP gelirse şu sorunları çözer' güvenini vermemiz lazım.”

DERSİM TARTIŞMALARI
Kılıçdaroğlu, Dersim tartışmalarıyla ilgili bir soru üzerine şunları kaydetti: “Devrimler her yerde sancılıdır. Biz geçmişimizle övünüyoruz. Utanç duymadık ki. Biz Türkiye'de üç büyük devrime imza atan bir partiyiz. Önce yargının bağımsızlığını dile getiren partiyiz. Varsa bir şey, geçmişimizle hesaplaşırız. Başbakan'a biz çağrı yaptık. ‘Arşivleri açın, öğrenilsin’ dedik.”

'BÖCEĞİ ORAYA KOYANLAR BELLİ'
Kemal Kılıçdaroğlu, Danıştay’da çıktığı iddia edilen dinleme cihazlarını oraya yerleştirenlerin belli olduğunu söyledi.

Kılıçdaroğlu, “Dinlemeye karşı evimizde bir önlem almadık. Böcek bulunabilir. AKP'nin iktidar olduğu bir ülkede bunlar normaldir. 'Kılıçdaroğlu adım adım izleniyorsun' dedi. Kim eleştirdi bunu? Nefes alışımın bile izlendiğini söylüyor. Bunu bu ülkenin Başbakanı söylüyor. Anayasada özel yaşamın gizliliği diye bir kavram var. Danıştay'aa böceği koyan belli. İçişleri Bakanı çıktı, 'Özel şeyleri telefonla konuşmayın' dedi. Ne demek bu?” diye konuştu.

‘BAŞBAKAN’I UYARDIM’
Başbakan Erdoğan’la yaptığı görüşmeyle ilgili bilgiler de veren Kılıçdaroğlu, kendisine “Size hata yaptırmak istiyorlar” dediğini aktardı.

Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

“İnsani boyutla siyasi boyutu ayırmamız lazım. Bir başbakanın görevinden ayrı kalması doğru bir olay değil. Ameliyat sonrası AKP Merkezi'nde ziyaret ettim. Ama siyasi boyutu farklıdır. Başbakan çıkıp bir kişiyi korumak için özel bir yasa getirirse, bunun doğru olmadığını söylüyoruz. Başbakan'a ‘Size bir hata yaptırmak istiyorlar, bu hatayı yapmayın’ dedim. Niye aynı hatayı yapıyorsunuz? Bir başbakan ısrarla aynı hatayı yapmaya devam ederse, ülkeyi sağlıklı yönetemez. ‘Anayasa Mahkemesi'nin yapısını değiştirdim’, mahkeme yasayı iptal etmez. Buna güveniyor. Başbakanın danışmanları yanlış bilgi vermemeli. 'Bu doğru değil’ demeliler.”

‘AKP’DE HERKES ASKER GİBİ’
Kemal Kılıçdaroğlu, demokrasinin olmadığını söylediği AK Parti’nin kendilerine örnek verilmemesini istedi.

Parti programını değiştireceklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Güzel bir kurultay olacak. Bütün siyasal partiler bizim tüzüğü örnek alacaklar. AKP'de kimse ses çıkarıyor mu? Bir kişi konuşuyor, herkes asker gibi. Biz öyle olamayız. AKP’de demokrasi yok ki... Bize örnek göstermesinler. Bizim bir parti programımız var. Bunu da değiştireceğiz. Yeni bir programla halkın önüne çıkacağız” dedi.

ntvmsnbc.com, 16.02.2012


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.