Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > MİT-PKK görüşmeleri sızdı

MİT-PKK görüşmeleri sızdı
Türkiye’de ses kayıtlarının gizlice kaydedilip internete sızdırılması girişimleri, dün MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın, Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı’yken, MİT Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş ile birlikte PKK yönetcileri Mustafa Karasu ve Sabri Ok’la yaptığı görüşmenin kayıtlarının sızmasıyla zirve yaptı. Fidan, hem Öcalan’la hem PKK’lılarla Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla ve ‘özel temsilcisi’ sıfatıyla görüştüğünü ifade ediyor.

İnternete düşen ses kaydında, İngilizce konuşan ve tarafları buluşturmak için Ankara’da, Kandil’de temaslarda bulunmuş ve ‘koordinatör ülke temsilcisi’ diye anılan yabancı bir kişi de var. Konuşmalara bakılırsa, kaydedilen görüşme bir dizi görüşmenin beşincisi ve öncekiler gibi Oslo’da yapılıyor. Görüşmeye önceki dört toplantıya katılmayan ancak bir ay öncesinde Öcalan’la 2 saatlik görüşmede de hazır bulunan Fidan katılmış. Geçmişte yaşanan şu gelişmelere bakılırsa, toplantı 2010 yılı başlarında gerçekleşmiş:

- Fidan 17 Nisan 2010 gününe dek Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı’ydı. Görüşme bu tarihten önce.

- Görüşmelerde atıfta bulunulan Habur olayı 19 Ekim 2009’da yaşanmıştı. Görüşme bu tarihten sonra.

- Görüşmelerde sözü edilen ve ‘yol haritası belirlenmesi’ kararı alınan 4. Oslo toplantısı muhtemelen 2009 yazında yapıldı. 9 Mayıs 2009’da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül “Türkiye’de güzel şeyler olacak” diyerek açılım sürecinin fitilini ateşledi. 31 Mayıs’ta PKK tek taraflı ateşkesi uzattı. 1 Ağustos 2009’da da dönemin İçişleri Bakanı Beşir Atalay açılım sürecinin ilk toplantısını yaptı. PKK o dönemde 5-6 kez tek taraflı çatışmasızlık ilan etti. 2010 Nisan ayına dek TSK’nın bazı operasyonlarındaki çatışmalar dışında ciddi bir PKK saldırısı olmadı.

Fidan, toplantıya Başbakan Erdoğan’ın bütün riskleri göze aldığı yönünde ‘siyasi’ güvence vermek için katılmış. MİT Müsteşar Yardımcısı Güneş, Fidan’ı tanıtırken ‘zamanı geldiğinde siyasi iradeye daha yakın kişilerin görüşmelere katılacağı’ taahhüdünü anımsatarak, “Bugüne kadar ne vaat ettikse kendi ölçülerimiz dahilinde gerçekleştirdik. Kendileri Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı ve Başbakan’a en yakın kişilerden biri...” diyor. Kendisinin ismi ve pozisyonu ile PKK’yla görüşmesinin riskine dikkat çeken Fidan da toplantıdaki varlık nedenini şu sözlerle açıklıyor: “Sayın Başbakanımızın özel temsilcisiyim. Bir noktadan sonra olayın teknik görünen bir çalışmadan öte, daha siyasi içerikli, daha farklı bir boyuta taşınması ihtiyacı hasıl olunca Sayın Başbakanımız bu konuda beni görevlendirdi. Sayın Başbakan bu noktada ciddi olduğunu, samimi olduğunu, siyasi riski de yüklenmeye hazır olduğunu birkaç defa söyledi.”

MESAJ TAŞIMIŞLAR
Karasu, Fidan’ın sözleri üzerine Öcalan’la görüşme konusunda bilgi isterken, İmralı’da geçen 10 yılın Öcalan’a yaradığını söyleyen Fidan şu bilgiyi vermiş: “Sağlık durumu oldukça iyi, zihni fevkalade iyi çalışıyor. Artikülasyonları oldukça sağlıklı.”

Fidan, Öcalan ile görüşmenin olumlu sonuçlar doğurduğuna dikkat çekerken, MİT’çi Güneş de Öcalan’ın olumlu değiştiğini söylüyor. Heyet, açılım sürecine fırsat verilmesini isterken, PKK’lı Sabri Ok, Öcalan’a yeni bir mesaj iletmek istediklerini söylüyor. MİT Müsteşar Yardımcısı Güneş, “Akşama dek yazılması ve kısa olması şartıyla” kabul ediyor. Güneş PKK’lıların mesajlarının uzunluğundan, Öcalan’ın görüşmelerde bu mesajları okumak ve yanıtını yazmak için uzun zaman harcamasından yakınırken, Öcalan ile PKK’lılar arasında mesaj taşıdıklarını da açıkça anlatıyor.

KARASU VE OK KİMDİR?
Güneş ve Fidan’ın görüştüğü Karasu, Öcalan’ın Mülkiye’den arkadaşı ve 70’li yıllardan beri Öcalan ile birlikte. KCK Yürütme Konseyi üyesi ve PKK’nın en önemli isimlerinden biri. Sabri Ok ise 2005 yılına dek Türkiye’de cezaevinde kaldı ve serbest kaldıktan sonra örgütün Avrupa sorumlusu oldu. Ok’un Bursa Cezaevi’ndeyken de 90’ların sonunda askerler ile Öcalan arasında başlatılan diyaloğun en kritik ismi olduğu biliniyor. Nurettin Demirtaş ile Bursa Cezaevinde birlikte kalan Ok aynı zamanda PKK ile BDP arasındaki köprü olarak da görülüyor.

HABUR OLAYI SÜRECE DARBE VURMUŞ
MİT’çi Güneş, amacı ‘PKK’ya verilen birtakım sözlerin tutulmasını göstermek’ olan Habur olayını, ‘kırılma noktası’ olarak niteliyor ve olayın PKK’lıların hatalarından kaynaklandığını ima ediyor. Muhalefetin olayı ajitasyon için kullandığından yakınan Fidan’ın yorumu ise “Habur sonrası iklim değişti, bunu yönetemedik yani, açıkça söyleyelim” oluyor. Konuşmalardan Habur’dan gelen PKK’lıların tutuklanmayacağına ilişkin bir anlaşma olduğu görülüyor. Güneş ve Fidan, yine de isteklerinin sürecin kesintisiz devam ettirilmesi olduğunu vurguluyor. Eylemsizliğin sürmesi gerektiğini anlatan Fidan, Türkiye’ye döndüğünde PKK’lıların şikâyet ettiği gözaltılar konusunda İçişleri Bakanı ile uzun uzun konuşacağını vaat ediyor. Öcalan’ın çözüm çizgisinde olduğu yorumunu yapan Fidan, dışarıdaki PKK’lıların da o konuda bir çözümlemeye gitmeleri gerektiğine işaret ediyor ve ekliyor: “Yoksa bunu ben AK Parti’nin veya devletin eli rahatlasın diye söylemiyorum.”

ntvmsnbc.com, 09.02.2012


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.