Gündem

Bakan Çelik, AK Parti Adıyaman İl Başkanlığı tarafından açılan siyaset akademisinde partililere hitap etti. 10 yıl önce iş başına geldiklerinde Türkiye ekonomisinin ciddi bir darboğaz içinde olduğuna ifade eden Çelik, iş başına geldiklerinde ülke ekonomisinin IMF'nin direktifi ile yönetildiğini anlattı. Çelik, şöyle devam etti:

''Ancak biz 'hükümet olarak bu ülkeyi IMF'siz yöneteceğiz' diyerek yönetime talip olduk. Hükümetimiz, ilk iş olarak da ekonomiyi güçlendirmek için çok ciddi bir çalışma içine girdi. Biz, iş başına geldiğimizde, 'bu ülkeyi IMF'siz idare edeceğiz' dedik, buna ne muhalefet ne de iş çevreleri inandı. Ancak biz, bunu başardık. Ekonomik alandaki yaptığımız başarılı çalışmalar, bize bunu sağladı. Bu başarıyı, hem ülkemizde hem de tüm dünyada ispat etmiş olduk. Millet ile ittifak yaptık, millet de bizi iktidar yaptı, sonuçta başarıyı yakaladık. Milletimiz ileri gitmek istiyor, geri gitmek istemiyor.''

Hükümetin ekonomik alanda önemli başarılara imza attığına işaret eden Çelik, ''Hükümet olarak, sivil bir anayasa yapmak için çalışmalarımız sürdürülüyor. Hedefimiz 17 kez değişmiş bu yamalı anayasadan kurtulmak. Bu konuda sadece hükümetimizin değil, tüm siyasi partilerin, sivil toplum örgütlerinin, kısacası toplumun tüm kesimlerinin desteğini bekliyoruz'' diye konuştu.

AK Parti olarak iktidara üçüncü dönemdir gelmelerine karşın, yapılan anketlerde yüzde 54 oy oranına sahip olduğunun görüldüğüne dikkati çeken Bakan Çelik, şunları kaydetti:

''Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de liderler kolay yetişmiyor. Bakın, Sayın Başbakan bir ameliyat geçirdi, en az bir ay dinlenmesi gerekirken, 10 gün ancak dinlenebildi. Neden? Çünkü, ülke sevdalısı bir insan. Bu, 10 günlük süre içinde, partimizden de bazı arkadaşların açıklamaları yanlış anlaşılarak, sanki AK Parti'de bazı kesimler tarafından çatlak ses varmış gibi lanse edildi. Ancak, kesinlikle böyle bir çatlak söz konusu değil. Biz, bu oylarımızı onun liderliği ve çalışmalarımızla arttırıyoruz. Bugün Avrupa'ya baktığımızda ciddi bir lider olduğunu göremiyoruz. ABD ve diğer gelişmiş ülkelerde, liderler çok kolay yetişmiyor.

Bugün Başbakanımızın dünyada sözü edilen birkaç lider arasında olması, 74 milyon insanımızın haklı gururunu yaşıyoruz. Ülke olarak, hiçbir zaman asimilasyondan yana bir politika izlemedik. Osmanlı İmparatorluğu eğer asimile politikası izlese idi, bugün Balkanlar'da, Müslüman olmayan ve Türkçe bilmeyen bir tek kişi kalmazdı. Osmanlı, son 200 yılında devlet görevlilerinin bir çok haklarını kısıtladı, buna karşın halkın insan hak ve hürriyetlerini genişletti.''

Çelik, ''Arap Baharı'' adı altında Ortadoğu ülkelerinde yaşanan değişimin son durağının Suriye olduğunu dile getirerek, ''Suriye'de çok kanlı olaylar yaşanıyor. Umarım, Suriye yönetimi, aklıselim ile davranıp, halkın değişim taleplerini iyi okur, bu demokratik talepleri yerine getirir'' dedi.

Herkesin anadilini konuşabileceği bir ortam sağladıklarını ifade eden Bakan Çelik, bu konunun tartışılmasının bile yanlış olduğunu sözlerine ekledi.

Bakan Çelik, siyaset akademisindeki konuşması öncesinde, Adıyaman Üniversitesini ziyaret etti ve burada Rektör Prof. Dr. Mustafa Talha Gönüllü ile bir süre görüştü. Gönüllü, ziyaret sırasında, Bakan Çelik'e Adıyaman Üniversitesinin kuruluşundan günümüze kadar olan süreçteki gelişmeleri anlattı, mevcut durum hakkında da ayrıntılı bilgiler verdi.

Gönüllü, ''Üniversite olarak, Adıyaman'ın kalkınmasına ciddi destek veriyoruz. Ancak, Adıyaman'ın gelişimi, başta ulaşım ve diğer altyapı sorunlarının bir an önce çözülmesi gerekir. Çevre illerle bağlantılarını sağlayacak duble yolların bir an önce bitirilmesi ve Adıyaman'ın çevresinde merkez konuma kavuşması hayati önem taşıyor'' diye konuştu.

Çelik, belde belediye başkanlarından oluşan bir grupla kent merkezinde bulunan bir çay ocağında bir süre oturup sohbet etti, sorunlarını dinledi, birlikte çay içti.

Çelik, Adıyamandaki programının ardından karayoluyla Şanlıurfa'ya hareket etti.

Zaman, 20.12.2011