Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Başbakan Erdoğan Bitlis'te konuştu

Başbakan Erdoğan Bitlis'te konuştu
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bitlis'te partisinin İl Gençlik Kolları Toplantısı'nda konuştu.

Gündeme dair önemli açıklamalar yapan Başbakan, "Birilerinin dediği gibi Kürtler Zerdüşt değildir, İslamdır" dedi.

İşte Başbakan'ın konuşmasından satır başları:

Gençler bizim için asla ve asla ucuz iş gücü değildir, bu ülkenin geleceğidir.

SİYASETİN AKTÖRLERİ GENÇLER

Biz gençleri siyasetin aktörü olarak gördük ve görüyoruz.

 

BAŞBAKAN NE DEMİŞTİ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan BDP’nin TBMM'de türban serbestisi için önerge vermesine sert tepki göstererek BDP’yi başörtülüleri istismar etmekle suçlamıştı.

Bölücü başı Öcalan'ın kitabında yazan "Kürtlerin dini Zerdüştlüktür" ifadelerini eleştiren Erdoğan "Dini Zerdüştlük olan bir anlayışın böyle bir derdi olabilir mi? Derdi istismar. Acaba Ak Parti’yi köşeye nasıl sıkıştırırım. Geç bunları geç" demişti.

BDP’Lİ Gültan Kışanak ise Başbakan’a “Sayın Başbakan BDP'yi Zerdüştlük üzerinden suçlamaya çalışıyor. Biz tüm inançlara saygılıyız, Zerdüştlüğe de saygılıyız. Zerdüştlük suç değildir. Bu ülkede Zerdüşt inancına sahip olan tüm yurttaşlara herkesin saygı göstermesi gerekir. Başbakan eğer inanıyorsa kendi inancı da bunu zaten emreder. Ama Başbakan için inancın kıymeti yok. Başbakan için her şey siyaset malzemesi” sözleriyle cevap vermişti.

 

Birileri gençlerin eline taş tuttururken biz gençlerin eline kağıt kalem veriyoruz, en iyi eğitim verebilmenin mücadelesini yürütüyoruz.

ÖLDÜRMEYE SEVK ETTİLER

Birileri gençlerin elinden tutup öldürmeye sevk ederken biz dayanışmanın, kardeşliğin mücadelesini veriyoruz.

9 yıl önce bugün iktidardaydık. Gençler dikkat! 9 yılda tam 169 bin derslik yaptık.
 
EĞİTİM

Çocuklar, aileler ve gençler için Eğitim önündeki engelleri tek tek kaldırıyoruz.

Öğrencilerimiz için verilecek burs ve krediler artacak. 1 Ocak 2012 itibariyle uygulamaya girecek.

Dar gelirli ailelerin çocuklarına yapılan yardımlar artacak.

Ak Parti arasındaki farkı görün. Bu farkı anlamanızı ve herkese anlatmanızı rica ediyorum.

GENÇLERE DAĞI GÖSTERENLER VAR, FARKI İYİ ANLAYIN

Bir tarafta gençlere dağı gösterenle, eşkıya olmaya teşvik edenler var.

Bir tarafta gençleri ölüme sevk edenler var. Bir tarafta gençleri yaşatmaya çalışan, eğitmeye çalışan, kardeşlik için çalışan bir Ak Parti var.

KORKAKLAR

Terörün göllgesinde siyaset yapmaya çalışan korkaklar var. Öldürmek değil yaşatmak bir marifetti.

Ocakları söndürmek alçakların, kalpler gönüller kazanmak ise cesurların işidir. Korkaklar tarih boyunca tarih boyunca hiçbir zaman zafer anıtı dikememiştir.

“BENİM İÇİN ÖLDÜRME ARTIK ” DEYİN

Sizlere sesleniyorum:

Zifiri karanlıkta ak sütün içindeki ak kılı fark edecek kadar gözünüz keskin olsun.

Bitlis’in gençlerinden tüm gençlerden, artık öldürenlerle, sahte kahramanlarla gerçek kahramanları ayırt etmelerini istiyorum.

Yeter artık demelerini, “Benim adıma öldürme artık” demelerini bekliyorum. Sizden tüm gençlere, saygıyla, sabırla, tatlı dille yaklaşmanızı istiyorum.

KÜRTLER HER ŞEYDEN ÖNCE İSLAMDIR

Unutmayın, sizler Ortadoğu sokaklarındaki gençlerin imrendikleri bir ülkenin evlatlarısınız.

Millet ırk demek, kavim demek asla demek değildir. Geçmişi ortak, sevinci ortak, hüznü ortak aynı şekilde gelecek tasavvuru ortak bir cemiyet demektir.

Biz tek milletiz, tek bayrağız. Sadece bugün değil, tarihte defalarca bu milleti parçalamak istediler.

Kale gibi direnci olan Kürtler her şeyden önce İslam’dır.

Yani o birilerinin dediği gibi Kürtler Zerdüşt değildir, İslamdır.

Apo’nun kitabında ‘Kürtlerin dili Zerdüşlüktür’ deniyor. Terörist başını peygamber olarak ilan edenler bunlar değil mi.

CHP'YE ELEŞTİRİ

CHP kendi içindeki tartışmalardan sıyrılıp da iktidara, sağlıklı bir şekilde hükümete muhalefet yapamıyor.

Dersim olayını tartışılıyorlar. Ben bunlara belgelerle her şeyi anlattım.

Kılıçdaroğlu “Arşivi açsın incelesin” dedi. Ben ne inceleyeceğim, vaktin varsa git sen incele.

Ben sana belgeleri sundum. Şimdi Sultan Abdülmecit’i tartışıyor.

CHP kendisinden önceki tarihi bilmiyor. CHP tarihini bilmiyor. CHP tarihi okumadığı için bugün de isabetli davranamamıştır.

CHP açsın Osmanlıyı öğrensinler, okusunlar. Kendi tarihiyle yüzleşsinler.

CHP’DEKİ DERSİM TARTIŞMASI

CHP  Dersim’le ilgili konuşmayacaksa ne zaman konuşacak?

Kılıçdaroğlu önce arkadaşına “gereğini yapsın” dedi, sonra çark etti.

Kılıçdaroğlu, Dersim katliamını sorgulayan Tunceli Milletvekilini linç etme girişimine tepkisiz kalıyor.

Kapak yazıyla kendisine göndermemiz gerekecek.

PKK - BDP

Bugün KCK’nın KCK gölgesindeki PKK ve BDP’nin Güneydoğu illerinde yapmak istediği 1940’lı yıllara dönme özlemleridir.

Her türlü insanlık dışı olaylara imza atıyorlar. Bu tahriklere boyun eğmeyeceğiz. Biz inadına kardeşlik diyoruz.

İnadına demokrasi diyoruz. Bu ülke geçmişe asla ve asla dönmeyecek.

Teröristle sivil halkın ayırt edilemediği günler geri gelmeyecek.

BOŞA BEKLERLER

Ak Parti’den bir geri dönüş bekleyenler boşuna beklerler. Asla taviz vermeden mücadele ettik, edeceğiz.

Bizim için kapatma davasını açtıklarında CHP’liler ne diyordu. “Çok şükür, Ankara’da da hakimler varmış”. Şimdi de söylesinler aynı lafı.

Ben de senin gibi mi cevap vereyim. “Türkiye’de savcılar varmış” mı diyeyim.

Tutukluları bile bile aday yapacaksın sonra deki Ak Parti engelliyor.

Bunun faturasını Ak Parti’ye kesemezsin.

Yargı veriyor kararı.

KCK OPERASYONLARI

Önce kendilerini sorgulansınlar.

KCK operasyonu hükümetin değil, yargının kararını verdiği operasyonlardır. Hiçbir tutuklama delilsiz değildir, keyfi değildir.

KCK’yı masum bir sivil oluşum gibi görenler delillere lütfen göz atsınlar Kendi sözde silahsızlanan bir örgüt nasıl masum gösterilir.

Devlete paralel bir örgütlenme içine giren bir örgüt nasıl masum sayılabilir. Terör örgütlenmesiyle, masum sivil örgütlenmesi arasındaki farkı anlayın.

MUHATTABIMIZI ÇOK İYİ BİLİRİZ

Terörle arasına mesafe koymuş, terörün sırtını sıvazlamayan bir siyasi oluşumla, her sivil toplumla da müzakere yaptık ve yaparız da.

Biz kimi muhatap alacağımızı çok iyi biliriz. Hiç kimse bize muhatap dayatmasın.

VAN DEPREMİ

Van’da deprem oldu. BDPli belediyeler nerede. Herkes Laz,kürt,gürcü demeden Van’a koştu. Hani BDP.

Biz bir insan öldüğünde tüm insanlık ölmüş sanıp koşa koşa gideriz.

Onları yalnız bırakabilir miyiz.

Biraz sıkıntılarımız ama dayanacağız, daha güzel bir Van’ı inşa edeceğiz.
 

Hürriyet, 18.11.2011

'PKK faşizan bir yapı inşa etme derdinde'

Bitlis'te konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, eleştirilerinin hedefine BDP'yi koydu. BDP'yi "terörün emrinde" siyaset yapmakla suçlayan Erdoğan, "Demokrasi terörün ilacıdır, panzehiridir. Teörör örgütünün ve uzantılarının maskesi yakında düşecek" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, açılışlara katılmak üzere geldiği Bitlis'te olumsuz hava koşulları ve yoğun kar yağışı ile karşılaştı. Bitlis'te isim vermeden BDP ve PKK'yı hedef alan Erdoğan, "9 yıldır yaptığımız yatırımları reformları bir dayatmanın veya tehdidin sonucu olarak lanse etmeye çalışanlar açık söylüyorum. Yalan söylüyorlar, kendi kirli emellerini örtmeye çalışıyorlar. Neymiş terör örgütünün saldırıları hükümeti bu bölgeyle ilgilenmeye zorlamış bu yalandır, alçakça bir iftiradır, bir kara kampanyadır. Terör bu bölgeye kandan gözyaşından acıdan bizzat teröristlerin zulüm ve baskısından başka bir şey kazandırmamıştır. Madem bu kadar korkutuyordunuz ve sizin bu korkutmanızın sebebiyle hizmet geliyordu da bizden önce niye hizmet gelmedi. Kardeşlerim bu bir aşk meselesidir. Bu bir inanç meselesidir. Bizim bu millete sevdamız var. Aşkımız var. Bizim Allah'a muhabbetimiz ve korkumuzdan başka kimseden bir korkumuz yoktur" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bitlis Eren Üniversitesi'nde toplu açılış ve partisinin gençlik kolları kongresine katılmak üzere kente gelirken, yoğun kar yağışı ve olumsuz hava koşullarıyla karşılaştı. Beraberinde Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ile birlikte uçakla Muş'a gelen Başbakan Erdoğan, olsumsuz hava koşulları nedeniyle helikopter yerine karayoluyla Bitlis'e gecikmeli olarak gelebildi.

Bitlis Eren Üniversitesi'nde Fen Edebiyat Fakültesi binası ile 14 toplu açılış töreni katılan Erdoğan'ın konuşma yapacağı kampus alanındaki platformun üzeri yoğun kar yağışı nedeniyle sık sık sopalarla temizlenmek zorunda kalındı. Başbakan Erdoğan, Van'da meydana gelen ve Bitlis'in bazı ilçelerinde de yoğun şekiled hissedilen deprem nedeniyle Bitlisli kardeşlerine geçmiş olsun dileklerini iletti. Depremde ölenlere Allah'tan rahmet dileyen Erdoğan, şunları söyledi:

"Vatandaşlarımızın şüpheli binalara girmemesini özellikle rica ediyorum. Zira artçı ve yeni depremler bölgede halen devam ediyor. Erciş ve artçsı sarsıntıları buradada hissedilirken biliyorsunuz Adilcevaz ve Muş merkezli küçük şiddetlede olsa depremler meydana geldi. Büyük depremde hasar görmüş evlerin bu artçı sarsıntılarla yeni bir felakete yol açmasını hiç birimiz arzu etmeyiz. Zira Bitlis genelinde vatandaşlarımızın dikkatli ve tedbirli olmalarını önemli rica ediyorum. Bu arada Bitlis'in depremin sessiz mağduru olduğu yönündeki ifadelere de asla katılmıyorum. Tıpki Van, Erciş gibi Bitlis'in ilçelerine de gereken her türlü yardımı ulaştırdık ulaştırmaya devam ediyoruz. İnşallah yaralarını en kısa zamanda saracak şehirlerimizi daha güvenli hale getireceğiz. Bugün burayı ziyaret etmemin esas nedenlerinden biri depremle ilgili çalışmaları yerinde görmek, eksiklikleri tespit ederek en kısa zamanda bunları gidereceğiz. Bitlisli kardeşim lütfen müsterih olsun. Bitlis'i mağdur etmeyiz asla da mahrum bırakmayız"
Başbakan Erdoğan, bugün Bitlis'e 14 ayrı yatırım kazandırdıklarını ve 30 trilyonluk bir yatırımı bugün resmi olarak hizmete aldıklarını söyledi. Bitlis Eren Üniversitesi'nin Fen Edebiyat Fakültesi'(nen 12 milyon liralık yatırım bedeliyle tamamlandığını ve öğrencilerin hizmetine girdiğini belirten Erdoğan, Bitlis Eren Üniversitesi'nin kuruluşunu 2007 yılında gerçekleştirdiklerini söyledi.

Üniversitenin bugün 4 fakültesi, 7 meslek yüksekokulu, 3 enstitüsü, toplamda 4141 öğrencisi, 213 akademik personeliyle ülkenin ve bölgenin seçkin eğitim kurumlarından biri olma özelliğini taşıdığını belirten Erdoğan, "Ülkemizin diğer vilayetlerindeki iş adamlarımızında kendi vilayetlerine sahip çıkması bakımından örnektir. Eren ailesini kalbi duygularla alkışlıyor tebrik ediyorum. Uzun ince bir yolda yürüyoruz. Yükümüz ağır işimiz çok. Burada atacağımız bu adımlarla geleceği çok daha farklı bir şekilde imar edeceğiz. Şu anda yapılmakta olan yurt binamıza ilaveten kız ve erkek olarak bin kişilik yeni yurt binalarıyla takviye edeceğiz. Önümüzdeki dönemde Bitlis'te birde Eğitim ve Araştırma Hastanemizin bununda süratle adımını atacağız. Bu yatırımları Bitlisimize kazandıran Bitlis Eren Üniversitemizin ve bakanlıklarımızın mensuplarını bu yatırımların gerçekleştirilmesinde emeği geçenlere teşekkür ediyorum" dedi.

Şehirleri yeniden inşa edeceğiz

Başbakan Erdoğan, 1 yıl önce 19 Aralık'ta Bitlis'e geldiğini ve 73 farklı eserin açılışını gerçekleştirdiğini belirterek, şöyle dedi:

"O ziyaretimde de ifade etmiştim. Yılların ihmalini telafi ediyoruz demiştim. Bitlis'e geicikmiş yaktırımları kazandırmak için vargücümüzle çalıştık çalışıyoruz. Maziye bir bakın Bitlis'in yolların bir düşünün ben Bitlis'e şöyle 15-20 yıl önce geldiğimde o zamanki Bitlis'in halini şöyle bir hayal ediyorum neydi? İktidar olduğumuzda neydi şimdi ne oldu. Artık Bitlis modern bir şehir haline geliyor. İnşallah şu ortada geçen derenin ıslahını da hallettiğimizde göreceksiniz Bitlis tanınmıyacak hale gelecek. Şimdiye kadar bazı vatandaşlarımız bize direndi ama artık direnemezler. Son Van depremiyle birlikte yeni bir çalışma başlatıyoruz. Bu işin sorumluluğunu yüklenerek kentsel dönüşüm ve değişim projeleriyle birlikte artık şehirlerin üzerine gideceğiz. Valilerle, belediye başkanlarıyla birlikte uygun olmayan tüm binaları kamulaştırarak yıkmak süretiyle şehirlerimizi yeniden inşaa edeceğiz. Bitlis'te bunlardan biridir. Bir heyelanda herkes başlar devlet nerede? Bitlis yüzyerce yıl boyunca bu bölgenin kültür ticaret merkezi olmuş kadim bir merkezidir. Tarih boyunca ilim adamları sanatçılar Bitlis'e akın ettiler. Bitlis'in eğitim merkezlerinde dönemin en ileri eğitimlerini aldılar. Peygamberleri, sahabeleri nice büyük erenleri ağırlamış Bitlisimiz inşallah yeniden ülkemizin ve bölgemizin gözbebeği olacak, bir bilim, kültür irfan şehri haline geliyor. Özel sektörümüz sivil toplum kuruluşlarımız ve en önemlisi Bitlisli kardeşlerimizle elele verdiğimizde bu hedefe en kısa sürede ulaşacağımıza yürekten inanıyorum. Bitlis'i mağrur tarihin mütevazi şehri olmaktan çıkarıp inşallah yeniden mağrur bir şehir haline dönüştürmek için çalışacağız. Bir yıl içinde hatta 11ayda Bitlis'te toplam 87 farklı eserin açılışını gerçekleştirdik. Yollardan hastanelere okullardan kültür eserlerine pansiyonlara kadar 87 farklı yatırımı Bitlis'e kazandırdık. Sadece Bitlis değil bölgedeki bugüne kadar ihmal edilmiş mahrum bırakılmış tüm illerimize elimizi uzattık. Yılların ihmalini telafi etmek için yoğun çaba sarf ettik. 9 yılda 35 milyar liralık yatırım yaptık bölgede. Yani eski rakamla 35 katrilyona ulaştı. Biz insanı sadece bir tüketici ekonomik unsur olarak asla görmedik ve görmüyoruz. Sosyal anlamda, kültürel, demokrasi temel hak ve özgürlükler anlamında hem bölgenin hemde tüm Türkiyenin gecikmiş reformlarını yaptık yapmaya deva ediyoruz"

74 milyonu kardeş olarak görüyoruz

Başbakan Erdoğan,9 yıldır bölgede gerçekleştirdikleri reformladı, yatırımları anlatırken, "Bizim insana verdiğimiz değerin sonucudur. 74 milyonu biz kardeş olarak görüyoruz. Her bir ferdini birinci sınıf vatandaş olarak görüyoruz. İzmir'de ne varsa Van'da da o olsun, İstanbul'da ne kadar yatırım yapılıyorsa nüfusu oranında Hakkari'ye de yapılsın istiyoruz. Bingöl ile Kocaeli, Bitlis'in ile Ankara arasında hizmetler yatırımlar noktasında hiç bir fark olmaması için hassasiyele çalışıyoruz" dedi.

PKK ve BDP'yi sert bir dille eleştirdi

Başbakan Erdoğan, "9 yıldır yaptığımız yatırımları reformları bir dayatmanın veya tehdidin sonucu olarak lanse etmeye çalışanlar açık söylüyorum" diyerek, şöyle dedi:

"Yalan söylüyorlar, kendi kirli emellerini örtmeye çalışıyorlar. Neymiş terör örgütünün saldırıları hükümeti bu bölgeyle ilgilenmeye zorlamış bu yalandır, alçakça bir iftiradır, bir kara kampanyadır. Terör bu bölgeye kandan gözyaşından acıdan bizzat teröristlerin zulüm ve baskısından başka bir şey kazandırmamıştır. Madem bu kadar korkutuyordunuz ve sizin bu korkutmanızın sebebiyle hizmet geliyordu da bizden önce niye hizmet gelmedi. Kardeşlerim bu bir aşk meselesidir. Bu bir inanç meselesidir. Bizim bu millete sevdamız var. Aşkımız var. Bizim Allah'a muhabbetimiz ve korkumuzdan başka kimseden bir korkumuz yoktur. Terör sadece gençlerin kanını içmekle anaları evlatsız bırakmakla kalmamış bölgenin refanının önündeki en büyük engel olmuştur. Şurada yolun üzerinde menfeze mayın döşemek suriteyle vatandaşımızı katledenlerin bu ülkeye verebileceği bir şey olabilirmi? Polis okulumuzu tarayanların bu ülkeye vereceği bir şey olabilirmi? Bunların bu ülkeye vereceği hiç bir şey yoktur, vahşetten başka" Başbakan Erdoğan, TRT 6'yı 24 saat Kürtçe yayın yapacak kanal yapmak istediklerinde terör örgütü ve onun vesayetinde siyaset yapanların karşı çıktığını belirterek, şöyle dedi: "Biz üniversitelerimizde Kürtçeyi sağladığımızda rahatsız oldular, yasakları kaldırdıkça tedirgin oldular. Bölgeye hizmetler getirdikçe bunları engellemeye çalıştılar. Engellemek için her türlü saldırı ve tahrike başvurdular. Bu bölgede özgürlükler yayıldıkça, demokratik çıta yükseldikçe, asilimilasyon ve ret politikaları ortadan kalktıkça, terör örgütü ise faşizm sistemini tesise getidiler. 9 yıl öncesine kadar faili meçhulleri dillerinden düşürmeyenler bugün terör örgütünün infazlarını görmezden geliyor. İktidarımıza kadar ifade özgürlüğünün olmamasından dert yananlar bugün kendilerini ifade özgürlüğüne karşı baskı girişimlerini arttırdılar. Yol kontrollerinden yayla yasaklarından yakınanlar aynı engelleri uygulamak için can çekişiyorlar. Benim vatandaşım bu terör örgütünün faşizan baskısını artık görsünler. Evladının öldüğünü gören anne balar esnaflar sivil toplum örgütleri cesaretle çıkıp yeter artık diyorlar. Ben her fırsatta ifade ediyorum, demokrasi terörün ilacıdır, panzehiridir. Demokratik standartlar yükseldikçe, yatırımlar arkttıkça, geçmişin hataları telafi edildikçe benim bu bölgedeki kardeşimde gerçeği görüyor ve teröre sırtını dönüyor, lanet okuyor. İnşallah bu süre bu şekilde devam edecek. İnşallah terör örgütünün elinde bir tek dahi istismar aracı kalmayacak. Göreceksiniz terör örgütünün uzantılarının maskesi çok daha hızlı düşecek ve bölge insanı terörün musallatından artık sıyrılacak. Biz vaçgeçmeyeceğiz, yatırımlardan da reformlardan da asla vazgeçmeyeceğiz"

Başbakan Erdoğan, Hakkari'de, Şırnak'ta havaalanı yaptıklarını ve bunların istenmediğini belirterek, "Aynı şey Iğdır'da. Ama biz dinlemedik hepsinin inşaatı devam ediliyor. Burada bir büyük baraj inşaatında gittiler iş makinalarını yaktılar. Bunların neresinde bu ülkenin evladı olmak, bu ülkenin insanlarını sevmek var. O su nereye gidecek Kürt'e, Türk'e, Laz'a, Gürcü'ye gidecek. Oradan çıkacak enerji nereye gidecek yine Kürt'e, Türk'e, Laz'a gidecek. Böyle bir akıl tutulması olmaz, bunlarınki tamamen seviye kaybı. Teröristle kararlı şekilde mücadele edecek sivil vatandaşın hukukunada çok büyük şekilde muhafaza edeceğiz. Önümüzdeki yıllarda Türkiye bu meseleyi tamamen geride bırakmış ve imkanlarını 2023 yıl hedeflerine yöneltmiş olacak. Dünyanın demokraside ekonomide özgürlüklerde fiziki alt yapılarda en gelişmiş ülkeler arasında olma yolunda adım adım mesafede kat ediyoruz. Bu mücalememizde bize desek veren bütün Bitlislilere şükranlarımı sunuyoruz"

Kazalar yaşandı

Başbakan Erdoğan'ı Muş'tan karayoluyla gelirken karşılamaya giden Bitlis Valiği ve belediyeye ait iki araç yogun kar yağışı ve buzlanma nedeniyle kazaya karıştı. Kazada hafif yarananların olduğu öğrenildi.

"Gençlerin eline taş tutuşturanlar vs. eğitme mücadelesi verenler"

Erdoğan daha sonra partisinin gençlik kolları üyelerine seslendi. Erdoğan, "Birileri gençleri oy deposu olarak görürken, biz gençleri siyasetin bizatihi aktörü olarak gördük ve görüyoruz. Birileri gençlerin eline taş tutuştururken, Molotofkokteyli verirken, biz gençlerin eline kalem kağıt veriyor, bilgisayar veriyor, gençleri en iyi şekilde eğitmenin mücadelesini yürütüyoruz" dedi.

"Terörün emrinde siyaset yapmaya çalışanlar..."

Konuşmasının önemli bir kısmına BDP'ye dönük eleştirilere ayıran Erdoğan, sert ifadeler kullandı. BDP'yi "korkaklıkla" suçlayan Erdoğan, "Bir tarafta, 'gençler ölmesin öldürmesin, anneler gözyaşı dökmesin' diye adeta çırpınan, elini, bedenini, yüreğini ortaya koyan bir AK Parti, diğer tarafta ise terörle arasına mesafe koyamayan, terörün vesayetinde, terörün emrinde ve gölgesinde siyaset yapmaya çalışan korkaklar var" dedi.

Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Masum sivilleri öldürmek, askere polise kurşun sıkmak, katillerin, canilerin, en önemlisi de korkakların işidir. Yaşatmak ise kahramanların işidir. Öldürmek değil, yaşatmak bir marifettir. Yıkmak, yakmak, kalp kırmak, ocakları söndürmek alçakların; yapmak, inşa etmek, kalpler, gönüller kazanmak ise cesurların işidir. Şunu hiçbir zaman unutmayın: Korkaklar, tarih boyunca hiç bir zaman zafer anıtı dikememiştir. Tarih, zalimleri değil, kahramanları, cesurları hatırlar ve hayırla yad eder." 

"Öcalan, Kürtlere Zerdüşt dedi"

Konuşmasında PKK'nın İmralı'da hapis olan lideri Abdullah Öcalan'a da değinen Erdoğan, "Bu milletin üzerinde ne oyunlar oynamışlar, ne tezgahlar kurmuşlar görüyor musunuz? Niye? Bölmek için. Adam ne diyor? 'Kürtlerin dini, zerdüşlüktür' diyor. Nerede? Apo'nun kitabında, açık net" dedi.

"KCK'ya legal görüntü verenler dikkat etsin"

Daha sonra sözlerini KCK'ya getiren Erdoğan, şunları söyledi:

"KCK operasyonu, diğer operasyonlar hükümetin değil, yargının kararını verdiği operasyonlardır. Bu operasyonlarda tutuklananlar, hükümetin tutukladığı değil, yargının delillere, bilgilere belgelere göre tutukladığı kişilerdir. Hiçbir tutuklama keyfi değildir, delilsiz değildir, mesnetsiz değildir. KCK'yı masum bir sivil toplum örgütü, sivil oluşum gibi görenler ortaya çıkan delillere lütfen göz atsınlar, ne kadar yanıldıklarını görsünler. İlegal yapıyı, legal görüntüyle verenler dikkat etsinler. Kandil'den, İmralı'dan yönetilen, kaos planları yapan, masum insanların ölmesi için provokasyonlara hazırlanan, belediye başkanlarını, belediye temizlik işçilerine sorgulatan bir örgüt nasıl masum olabilir? Devlete paralel bir örgütlenme içine giren kendi sözde mahkemesini, silahlı güçlerini kuran bir örgüt nasıl masum olabilir?"

"CHP, Dersim katliamıyla hesaplaşmalı"

Erdoğan, CHP ve Dersim katliamı konusuna da değindiği konuşmasında, "CHP'nin, sadece Dersim katliamıyla değil, Milli Şef dönemiyle ilgili de hesaplaşması gerekir" dedi.

Erdoğan, "CHP'nin genel başkanı Tuncelili, yani Dersimli. CHP, Dersim Katliamıyla bu dönemde yüzleşmeyecek de ne zaman yüzleşecek? CHP'nin genel başkanı, Dersim Katliamıyla ilgili bu dönemde konuşmayacak da Allah aşkına ne zaman konuşacak?" diye konuştu.
 

 
cnnturk.com, 18.11.2011

Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.