Gündem

Beştaş, basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Beştaş, PKK terör örgütünün şehir yapılanması KCK'ya yönelik operasyon kapsamında Prof. Dr. Büşra Ersanlı, Belge Yayınevi yetkilisi Ragıp Zarakolu ve BDP MerkezYürütme Kurulu Üyesi Mustafa Avcı'nın da aralarında bulunduğu 44 kişinin tutuklandığını hatırlatarak, gözaltıların gerçekleşmesinin ardından bazı basın yayın organlarında iddialara ilişkin açıklamalar ve belgelerin yer aldığını ifade etti.

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'in de konuya ilişkin açıklamalar yaptığını belirten Beştaş, "yargısız infaz yapıldığını" iddia etti.

Yargıbağımsızlığı ve kuvvetler ayrılığı prensiplerinin açıkça ihlal edildiğini ve suç işlendiğini ileri süren Beştaş, "Masumiyet karinesi, yargının bağımsızlığı ve benzeri anayasal kurum ve ilkelerin tümü ihlal ediliyor. Bu suçtur. Dünyanın hiçbir yerinde suç işleme özgürlüğü yoktur. Bu bakan da başbakan da olabilir başsıfatlara haiz kişiler de olabilirler. Biz bu nedenle İçişleri Bakanı hakkındasuç duyurusunda bulunacağız, hiç kimsenin suç işleme özgürlüğü olmadığı gerekçesiyle" diye konuştu.

Şahin'in KCK'ya yönelik operasyonlar kapsamında tutuklananların sayısına ilişkin BDP tarafından yapılan açıklamaların da yanlış olduğunu söylediğini ifade eden Beştaş, bunun kabul edilemez olduğunu, kendilerinin belge, bilgi vegerçeklerden hareketle bu rakamları açıkladıklarını söyledi.

Beştaş, 2009'dan bu yana yapılan tutuklamaları günlük olarak takip ettiklerini kaydederek, "Kendisinin verdiği rakam 752. Gerçekten çok merak ediyoruz. Bu 752 kimdir, nedir? Şu an davaları sayarak 752'nin çok çok üstünde bir rakam toplayabilirim" diye konuştu.

BDP ile KCK bağlantısına yönelik açıklamaları da değerlendiren Beştaş,"Bizim bütün işlemlerimiz Yargıtayın denetimindedir. Başsavcılık bunu zaten gerekli gördüğünde yapar ama bu oyunun, bu mizansenin partiyi kapattırmak amaçlı olduğunu da görebilecek durumdayız" ifadelerini kullandı.

Gensoru önergesi de yeniden

Bu arada BDP, Van depremi dolayısıyla geri çektiğini İdris Naim Şahin hakkındaki gensoru önergesini TBMM Başkanlığı'na yeniden sundu.

Kaplan, düzenlediği basın toplantısında, Şahin hakkında gensoru önergesini iyi niyetle geri çekmelerine rağmen, Van depremi, KCK kapsamındaki son gözaltılar ve Şahin'in açıklamalarının ardından gensoru önergesini bir an önce vermenin şart olduğunu kaydetti.

Gensoru önergesini güncelleştirdiklerini belirten Kaplan, Şahin'in dün yaptığı açıklamayla kendilerini "KCK'lı olarak itham etiğini" savundu.

Şahin'in "Büşra Ersanlı bölücük yapıyorsa, halkı isyana, savaşakışkırtıyorsa elbette gereği yapılacaktır' dediğini belirten Kaplan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Avukatların bile henüz erişemediği suçlamaları sayın bakan çarpıtarakkamuoyuna yansıtıyor. Sayın Ersanlı ile ilgili ortaya attığı iddiaları ispatlayamıyorsa, bu belgeleri 24 saat içinde kamuoyuna açıklayamıyorsa, yapacağıen onurlu davranış istifa etmektir. Şu an itibariyle davet ediyorum. Sayın Ersanlı, nerede, hangi akademide bölücülük dersi verdi, halkı isyana teşvik edeneğitim verdi. Lütfen belgeleriyle açıkla. 24 saat içinde bunu açıklamıyorsan müfterisin. Yoksa peşini bırakmayacağız. Bu bakan ağzını açtığı her anda gafbakanı olmaya başladı. Devlet adamı ciddiyetini zerre kadar taşımayan bir yaklaşım içinde. En son Meclisin içinde dahi dinleme yapan bir bakanla karşı karşıyayız. Cumhuriyet tarihi böylesi bir bakan görmemiştir. Bu bakanın gitmesi Türkiye'nin barışı, parlamenter rejim, hukuk devleti, insan hakları ve demokrasi için elzemdir."

 

cnnturk.com, 03.11.2011