Gündem

Buna göre CHP, Eşitlik Bakanlığı kuracak, şiddete sıfır tolerans tanıyacak. Kılıçdaroğlu, dün İstanbul Dedeman Oteli’ndeki basın toplantısında kadın gazetecilerin karşısına çıktı, “Herkesin gözünün kulağının siyasette olduğu bu son düzlükte kadın haklarını gündeme taşımak istedik” diyerek, özetle şunları söyledi:

134 ülke arasında 131’inci sıradayız
 “Ülkeleri kadın-erkek eşitliği açısından değerlendiren 2010 Küresel Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi’ne göre Türkiye, 134 ülke arasında 126’ncı sırada. Bu konumumuzla Zimbabve, Senegal, Etiyopya, İran, Suriye ve Mısır gibi ülkelerin gerisinde kalıyoruz. Kadınların ekonomik hayata katılımı ve fırsat eşitliğinde 134 ülke arasında 131’inci sıradayız. Siyasi katılımda 99’uncu, eğitimde 109’uncuyuz. Karşımızda kabul edilemez bir tablo bulunuyor. 2008 verilerine göre Türkiye’de her 10 kadından 4’ü erkeklerin şiddetine maruz kalıyor. Devlet kadınları ve kadınların yaşam hakkını korumuyor. Bu ülkede biz hala Güldünya’ları, Ayşe Paşalı’ları, Nebahat Karakaya’ları konuşuyoruz.
- Benim tüm sorunların ana nedeni olduğunu düşündüğüm bir konu var. O da kadın-erkek eşitliğini sağlamaya yönelik siyasi irade eksikliği. Eğer bir ülkenin başbakanı, ‘Kadın erkek eşit değildir’ diyorsa, az önce çizdiğimiz karamsar tabloya şaşırmamak gerekir. Eğer siyasiler kadınları şiddetle baş başa bırakan kolluk görevlileri hakkında hiçbir işlem yapmıyorsa, kadına karşı şiddet önlenemez. Kadına bizzat şiddet uygulayan kolluk kuvvetleri soruşturulmuyorsa, şiddet gören, ‘Kadın mı kız mı nedir, bilinmez’ gibi sözlere maruz kalıyorsa, şiddetin artması kaçınılmazdır.
Lafın kısası balık baştan kokmaktadır
- Eğer bir ülkeyi yönetenler kadınların toplumdaki rolünü öncelikle bir nüfus artış aracı olarak görüyorsa, kadınların ekonomik hayata katılımlarının düşük olması normaldir. Eğer bir ülkenin idarecileri, toplum yaşamında emekleriyle, başarılarıyla öne çıkmış kadınları, ‘namertlikle’ veya ‘pornoseverlikle’ suçluyorsa kadınların siyasette temsilinin az kalması doğaldır. Yürütmenin kontrolüne verilen yargı erki, yüksek yargıdan kadının adını siliyorsa, yargının kadın haklarını korumamasına şaşırmamak gerekir. Uzun lafın kısası balık baştan kokmaktadır.”           

Kadına şiddet ağır suç olacak

KILIÇDAROĞLU’nun açıkladığı rapor özetle şöyle:
- Kadın hakları, aileden veya sosyal politikalardan sorumlu bakanlıkların bir yan işi gibi görülmeyecek. Her alanda ayrımcılığın önlenmesi ve ayrımcılıktan doğan eşitsizliklerin giderilmesi için yapılması gerekenleri koordine ve takip edecek Eşitlik Bakanlığı kurulacak.
- Kadın-erkek eşitliği kamu kaynakları tahsis edilirken, bütçe oluşturulurken ana kriter olacak. Kadınlara daha çok kamu kaynağı ayrılacak.
- Kadın-erkek eşitliğini gerçekleştirmenin aracı olarak Kadın-Erkek Eşitliği Sözleşmesi oluşturulacak. Bu sözleşme kadın-erkek eşitliği sağlanması için beş temel alan belirliyor ve bu alanlarda alınması gereken önlemleri içeriyor. Bu alanlar kadınların ekonomik bağımsızlığının sağlanması, eğitim fırsatlarının geliştirilmesi, karar verme süreçlerinde kadın-erkek eşitliği, kadın onurunun güvence altına alınarak şiddete son verilmesi ve kadın-erkek eşitliğinin tüm politikalarda gözetilmesi. Her yıl Eşitlik Günü de düzenlenecek.
Ataerkil dile son
- Ataerkil olmayan, alfabesinde kadın-erkek eşitliği olan yeni bir dil kurulacak. Toplumsal eşitsizliği destekleyici önermeler müfredattan çıkarılacak. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da nüfus kayıtlarının sağlıklı yapılması güvence altına alınacak.
Ücretsiz kreşler
- Kadınların iş gücüne katılımı yüzde 40’a çıkarılacak. İşe giriş ve yükseltmede eşit ölçütlerin kullanılması sağlanacak. Özellikle üst düzey atamalarda kota uygulaması özendirilecek.
- Kadınların cinsel taciz riski nedeniyle vardiyalı işlerde çalışmalarını engelleyici durum ortadan kaldırılacak. Evlerine en yakın noktada bırakacak özel taşıma servisleri sağlanacak. Ulaşım hizmetini devlet sübvanse edecek.
- Her semte açılacak çocuk merkezleri bünyesinde ücretsiz kreşler bulunacak. Bundan çalışmayan kadınlar da yararlanacak.
Şiddete sıfır tolerans
- Kadınlara karşı şiddete sıfır tolerans politikası izlenecek. Kadına yönelik şiddet ağır suçlar kapsamına alınacak. Kadın cinayetlerinin en ağır şekilde cezalandırılması için TCK’da değişiklik yapılacak. Şiddet mağduru kadınlara tazminat verilecek.
m Şiddet uygulayan kadar gözyuman da cezalandırılacak. Şiddet sonrası koruma, tedavi ve cezalandırma için başvurulacak merci sayısı azaltılacak. Her ile ve büyük her ilçeye en az bir sığınmaevi kurulacak.

Sofra hazırlıyor musunuz: Oturabilsek, hazırlarız

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülsün Bilgehan, Türkiye’de erkeklerin yüzde 2’sinin sofra hazırladığını söyleyince, bir gazeteci, “Kemal Bey de bunlar arasında mı?” sorusunu yöneltti. Kılıçdaroğlu soruya gülerek, “Sofraya oturabilsek hazırlarız” karşılığını verdi. Raporda başörtülü kadınların yeri sorulunca, siyasi malzeme olarak kullanılmadığı sürece bu sorunun da aşılacağını söyleyen Kılıçdaroğlu, gazeteci Nazlı Ilıcak’ın, “Bundan başörtüsünün kamuda serbest olacağını mı anlamalıyız?” sorusuyla karşılaştı. “Kamunun kurallarına herkes uymak zorunda” diyen Kılıçdaroğlu, her ülkede devlet kuralları olduğunu belirtti.