Gündem

Partisinin Yıldırım İlçe Başkanlığı'nın Sinandede Mahallesi'ndeki seçim koordinasyon merkezinin açılış törenine katılan Arınç, burada yaptığı konuşmada, 700 binden fazla nüfusa sahip Yıldırım'ın Bursa'nın en büyük ilçesi olduğunu söyledi.

Arınç, Yıldırım deyince Devlet Bakanı Faruk Çelik'i de büyük bir sevgiyle hatırladığını vurgulayarak, ''Sizlere çok selamları var. Bizler Bursa'da koşuyoruz, sizlerle buluşuyoruz. O da verilen görevle Şanlıurufa'nın daha başarılı olması için orada bizim gibi koşuyor ve gayret ediyor. Gönüllerimiz bir, hamdolsun kalplerimiz bir atıyor'' diye konuştu.

AK Parti'nin Türkiye'nin 81 ilinin 80'inde milletvekiline sahip bir parti olduğuna değinen Arınç, Türkiye'nin her yerinde var olduklarını, bu kez Tunceli'deki eksikliği de kapatacaklarına inandıklarını dile getirdi.

-''BİR İZMİR'İ KAZANSALAR 80'İNİNİ KAYBETSELER UMURLARINDA DEĞİL''

''81 ilin 80'inde varız, ama 2007 seçimlerinde CHP 36 ilde yok, MHP bir o kadar ilde yok. Oyu da yok milletvekili de yok'' diyen Arınç, şöyle devam etti:

''Sahilleri kazandık diye seviniyorlar. Eskiden de böyleydi. 'İzmir'i kaptırmayız' diyorlardı. Bir İzmir'i kazansalar 80'inin kaybetseler umurlarında değil. Biz halbuki her yerde varız. Bursa'da olduğumuz gibi Muş'ta da, Hakkari'de de varız. Hamdolsun Van'da da varız. Kuzey'den güneye, doğudan batıya, Türkiye'nin her yerinde AK parti olarak varız. 15, 16, 17 milyon oyumuz var. İki seçmenden birinin oyunu alıyoruz çok şükür. Yıldırım gibi 470 ilçe belediyemiz var. 16 büyükşehirin 10'u bizde ve 81 ilin 50'den fazlasında AK Partili belediye var. Çok şükür parlamentoda 336 milletvekilimiz var. Bu seçime de Allah'a güvenerek, milletimize her zaman duyduğumuz itimatımızı tazeleyerek gidiyoruz.''

Arınç, tek emellerinin Türk milletine hizmet etmek olduğunu belirterek, bugüne kadar tüm yaptıkları hizmetlerin daha fazlasını 12 Haziran'dan sonra gerçekleştireceklerini söyledi.

Türkiye'de şuan 81 ilin hepsinde üniversite olduğunu, 6,5 yılda 15 bin kilometre bölünmüş yol yaptıklarını vurgulayan Arınç, hızlı tren projelerinin de devam ettiğini anlattı. Arınç, bugüne kadar yaptıkları tüm hizmetlerin ''tek bir oy'' ile olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

''Bir oy ile oldu bu işler. Güvendiniz, arkamızda durdunuz bizde doğrusu cesaretli çıktık. Biz de kararlı çıktık. Bize 'Git' diyenler, bizi korkutmak isteyenler, bizi yıkmak için darbe yapmak için plan, bilmem neler yapanlara eskiden bazı başbakanların yaptığı gibi 'verin şapkamı da kaçayım gideyim' demedik. Sizin emanetinizi yerde bırakmadık. Egemenlik milletindir, millet iradesini yere düşürmeyiz. Ona buna da teslim etmeyiz. Kaşını kaldırandan korkmayız. 'Git' demeni de sevmeyiz. Haddini bil, ben hakkımı biliyorum, haddimi de biliyorum. Sen de haddini bildin.''

-''BİZ HÜR BİR TÜRKİYE'Yİ SİZLERE BIRAKIYORUZ''

''Bu iktidar döneminde döneminde 55 tane mafya ve çete örgütünü çökerttik. Hepsi mahkemelerde hesaplarını veriyor bir kısmı da içeride'' diyen Arınç, şöyle devam etti:

''Siyasi suikastlar, faili meçhul cinayetler, hiç birisi kalmadı. Hepsini yakaladık ve yargının önüne çıkardık. Çok şükür bugün de siyasi hesaplarla milletin seçtiği hükümetleri devirmek için onlarla, bunlarla işbirliği yapanlar bir yerde yargılanmaya devam ediyorlar. Biz hür bir Türkiye'yi sizlere bırakıyoruz. Çok şükür herkesin artık sokağa çıkarken bir komploya kurban gitmekten kokmadığı, farklı fikirlerde, düşüncelerde olan insanların 'ülkede yarın hangi karışıklık olacak' diye endişe duymadığı bir Türkiye. Bu Türkiye bugünkü muhalefet partilerinin zamanında Kahramanmaraş olaylarını yaşadı, Çorum olaylarını yaşadı, Uğur Mumcu suikastlerini yaşadı, Muammer Aksoy suikastlerini yaşadı, Bahriye Üçok olaylarını yaşadı, rahmetli Hamido'nun Hamit Fendoğlu'nun öldürülmesini yaşadı. 8,5 yıllık iktidar dönemimizde bir tek siyasi suikast yok hamdolsun. Olan birkaç taneyi de 24 saat içinde yakaladık, ensesinden tuttuk, hakimin önüne çıkardık. Hiç bir karanlık olay bırakmadık biz hamdolsun. Onlardan hesap soran bir iktidarız.''

Arınç, hükümet olarak sadece kendi milletinin hukukunu düşünürken değil, bütün dünyadaki masum ve mazlum insanların, zarar gören, mağdur olan, hangi dinden olursa olsun bütün ülkelerin evlatlarına yetiştiklerini söyledi.

-''TÜRKİYE'NİN BAŞBAKANI SİZİN GİBİ''

Yaşanan felaketlerde Türk milletinin en büyük yardımları gönderdiğini vurgulayan Arınç, şunları kaydetti:

''Dünyada Gazze ablukası 6 yıldan beri sürerken ilaç, gıda maddesi ve diğer zaruri ihtiyaç maddelerini oraya sokmazlarken Türkiye her gün Gazze'nin, her gün Filistin'in haklı davasının yanında oldu. Türkiye'nin Başbakanı sizin gibi. Sizin gibi cesur, sizin gibi kararlı, sizin gibi inançlı, bu milleti seven bir insan. Ve o biliyorsunuz hiç kimsenin yapamayacağı bir cesareti gösterdi Davos'ta yanındaki İsrail Cumhurbaşkanına 'Sen ancak bir katilsin, adam öldürmeyi bilirsin' dedi. Biz bu cesareti ve dürüstlüğü gösteren insanlarız. Ama o gece Türkiye'de çok korkanlar oldu. CHP'nin önde gelen siyasetçileri, bereket bu dönem yok kurtuldunuz. Birisinden bahsediyorum 'Öldük, bittik' dedi. 'Bu, Türkiye'yi maheder' dedi. 'İsrail ile ilişkilerimizi bozar' dedi. 'Başbakan da ne kadar kabadayı konuşuyor' dedi. Rabbimin gücüne bakın ki bizim buradakiler heyecandan tir tir titrerken Allah'ın gücü Simon Perez Türkiye'nin Başbakanından özür diledi.''

Arınç, görevde bulundukları süre içinde Türkiye'nin parasını kıymetli, ekonomisini kuvvetli yaptıklarını, ülkedeki toplumsal barışı güçlendirdiklerini ve attıkları her adımın yaptıkları her işin, söyledikleri her sözün hakkını ve hesabını şerefle verdiklerini anlattı.

Konuşmasının ardından Bakan Arınç, seçim koordinasyon merkezinin açılışını yaptı.

Zaman, 24.04.2011