Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > BDP’de ‘Boykot’ tartışması

BDP’de ‘Boykot’ tartışması

YSK, 7’si BDP’nin desteklediği isimler olan Hatip Dicle, Leyla Zana, Gültan Kışanak, Sabahat Tuncel, Ertuğrul Kürkçü, İsa Gürbüz, Salih Yıldız ile birlikte toplam 12 adayın adaylıklarını iptal etti. Seçimlere girmeyebileceklerini söyleyen BDP Genel Başkanı Demirtaş “Yeni bir savaş yaptırmak için bu karar alınmıştır” diye konuştu.

YÜKSEK Seçim Kurulu’nun BDP kökenli 7 bağımsız adayla ilgili “Adaylıklarını iptal” kararı, BDP’de “Seçimleri Boykot” tartışmasını başlattı. BDP kurmayları bugün KCK davası nedeniyle bulundukları Diyarbakır’da “Boykot” olasılığını tartışmaya açacak. 

Seçimlere girmeyiz

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “Meclis toplanmalı ve seçimin ertelenmesi kararı almalı. Seçim bir ay kadar ertelenerek bu isimlere yeniden aday olma hakkı verilmeli. Aksi taktirde demokratik olmayan bu seçimleri boykot edebiliriz. Seçime girmeme ve bütün adayları geri çekme dahil bütün alternatifleri tartışacağız” dedi. Demirtaş, şunları söyledi: “Kesinlikle beklenmeyen bir karar. Hukuki açıdan son derece sakıncalı. Siyasi sonuçları ağır olacak bir karar. Neresinden bakarsanız bakın halen görevde olan iki milletvekilinin olması siyasi olarak önceden hesaplanmış siyasi bir karar olduğunu gösteriyor. AKP’nin bölge adaylarının neden zayıf gösterildiği de anlaşılmış oldu. Sadece AKP değil aynı zamanda bir devlet komplosuyla karşı karşıyayız. Bizim seçime girmememiz halinde bir meşruiyetten demokrasiden bahsedilemez. Böyle bir seçime seçim de demeyiz. Halkımıza bunun hesabını veremeyiz. Bu fatura AKP’ye çıkar. Ortada siyasi bir dehşet operasyonu var. Yeni bir savaş yaptırmak için bu karar alınmıştır.

BDP'nin 3 ilde şansı kalmadı

Bağımsızlarda 'yedek' olmadığı ve BDP Mersin, Elazığ ve Siirt'te tek aday gösterdiği için partinin 3 ilşden vekil seçtirme şansı kalmadı.

TEPKİLER

BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak: Bu siyasi bir karardır. Kürtler’e siyaset hakkı verilmiyor.

Aysel Tuğluk: Büyük bir şaşkınlıkla karşıladık. Acılar yaşanmadan demokratik yollarla ve anayasal yollarla Meclis zemininde çözümünü sağlanması için çabanın içerisinde bulunduk. Ben bu kararın siyasi olduğunu düşünüyorum. Siyaset yolunu kapatıyor bu karar. Bu yolu kapatmak Türkiye’nin yararına değil. 

DTP Eski Genel Başkanı Ahmet Türk: Haksız bir karar bu. Kürtlerin siyasete katılımını engelleyen bir karardır. Bu karar YSK’nın tek başına verdiği karar da değildir. Türkiye’de demokrasiyi engellemeye çalışan bir zihniyetin kararıdır. Demokratik siyaset Kürtler’e kapatılmaya çalışılıyor. Birçok hukukçu arkadaşlarımız değerlendirdi, YSK’ya gitti. Buna rağmen bu kararın çıkmasına hukuki mantık olarak bakmamak lazım. Seçime girmeme kararını da tartışacağız.

BDP eski Grup Başkanvekili Bengi Yıldız: Bize siyaset yapma iznini verilmediği bir yerde AKP siyaset yapabileceğini düşünüyorsa gaflet içindedir. Evlerinden burunları dışarı çıkartamazlar. Bu karar açıkça Kürtler’e yönelik bir savaş kararıdır. Kürtler’i dağa çıkarma kararıdır. Bu ülkeyi yönetenler savaş kararı vermişlerse o karar başımızın üstündedir. ‘Kürtler’e savaşın’ deniliyorsa, Kürtler de savaşır. Bu kararı verenler bunu bilsin.

Sırrı Sakık: Hukuk devletinde böyle bir karar olmaz. Bu bir tasfiyedir, bunun adı demokrasi ve hukuk değil. Halka demokrasi zeminini kapatırsanız buradan barış, hukuk, huzur çıkmaz. Tam tersine kaos çıkar, bu ülkeyi kaosa kimsenin sürüklemeye hakkı yoktur.

Altan Tan: Çok açık net olarak şunu söylemek lazım, birileri Türkiye’nin hayrını istemiyor, Kürtler yasal siyaset yapmak istedikçe önleri kesiliyor, demokratik kanalları açık tutma ve meseleyi Ankara’da tutma işi sabote ediliyor.

İçişleri Bakanı Osman Güneş: “Biliyorsunuz, Anayasamıza göre seçimler YSK'nın yargı organlarının  genel yönetim ve denetimleri altında yürütülür. YSK ve yargı bağımsızdır. YSK'nın  aldığı kararı değerlendirecek değilim.”

HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş: Bu kişilerin sorunu değildir. Seçilme değil esasen seçme hakkına darbe vuran YSK’nın bu kararı, bütün Türkiye’yi ilgilendiren vahim sonuçlar doğurabilecek niteliktedir. Demokratikliği ve adilliği %10 barajı nedeniyle zaten tartışma konusu olan 12 Haziran seçimleri, YSK’nın bu kararı ile demokratik meşruiyetini bütünüyle kaybetme noktasına gelmiştir

Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili adayı Deniz Baykal:  Tuzak mı kuruyoruz, engel mi çıkarıyoruz? Ne kadar yanlış ayıp, yakışıksız. Türkiye'ye bu yönetim zihniyeti yakışmıyor. Her noktada bir kriz, bunalım. Çok acı. Bu mu ileri demokrasi? Ustalık dönemi... Başbakanın bu mu ustalık dönemi? Bu olayı 'hukukun gereği budur' diye geçiştirmek, bunun arkasındaki hukuk ve yönetim krizlerini örtbas etmeye yetmez. Bir süre önce seçilmiş ve şu anda milletvekili olarak hizmet etmekte olan insanların 'Biz hata ettik, geçmişte yanlış yapmışız, ihmal yapılmış, işin gereğini yerine getirememişiz, o nedenle şimdi yapacağız' denilerek birden bire aday olamayacaklarının açıklanması doğal karşılanacak bir durum değildir. Herkes planlamasını ona göre yapmış, adaylıklarını ona göre ilan etmiş. Türkiye'de zaten seçimde bir baraj problemi var. Baraj engelini aşabilmek için insanlar bağımsız aday olarak ortaya çıkıyorlar. Şimdi bağımsız adaylıkları birden bire, adaylıkları yenileme şansı yokken geçmişte de bu insanlar seçilmiş ve halen de bir kısmı milletvekili olarak görev yapıyorken, 'siz artık milletvekili olamazsınız' diye geri çevirmek, adaletle, hukuka saygıyla, devletin sürekliliğiyle izah edilebilir bir durum yaratmıyor.

YARGITAY'DAN AÇIKLAMA

Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, 12  bağımsız milletvekili adayının, adaylıklarının iptaline ilişkin YSK kararıyla  ilgili olarak, “Orada arkadaşlarımız karar vermiş. Mutlaka mevzuat açısından bir  değerlendirme yaptılar. Bilemiyorum” dedi.

Yargıtay Başkanı Gerçeker, Kültür Üniversitesinde düzenlenen, “2. Çocuk  ve Hukuk Uluslararası Kolokyumu” öncesinde basın mensuplarının, YSK'nın bazı  milletvekili adaylıkları yönünden aldığı kararlara ilişkin sorularını cevapladı.

Hukukçu ve hakim kimliğinden dolayı siyasi konularla ilgili konuşmak  istemediğini ifade eden Gerçeker, “Orada arkadaşlarımız karar vermiş, yani YSK.  Mutlaka mevzuat açısından bir değerlendirme yaptılar. Bilemiyorum. Şu anda  detayını daha bilemediğim için bir şey söylemek imkanım yok. Konuyu tam bilmeden  bir şey söylediğiniz zaman yanlış değerlendirme yapmış olabilirim” diye  konuştu.

“YSK'ya itiraz olabilir mi?” şeklindeki soru üzerine de Gerçeker,  “Listeler kesinleştikten sonra ilan edildi. Yanılmıyorsam. Onlara itiraz  edilebilir, yeniden incelenebilir. Ama YSK kararları kesindir biliyorsunuz. Ancak  maddi hata varsa düzeltme olabilir. Oradaki arkadaşlarımızın bilecekleri,  değerlendirecekleri bir konu” dedi.

Hürriyet, 19.04.2011


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.