Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ergenekon > Cizre’nin fatihi Cemal Yüzbası

Cizre’nin fatihi Cemal Yüzbası

Emekli Albay Cemal Temizöz’ün yargılandığı faili meçhuller davasının tanığı olan Antalya Vali Yardımcısı’na mektup gitti: “Temizöz’ü koru, JİTEM’i gizle...”

 

Şırnak’ta 1993-95 yılları arasında işlenen cinayetlerden sorumlu tutulan ve aralarında Kayseri İl Jandarma eski Komutanı emekli Albay Cemal Temizöz ve eski Cizre Belediye Başkanı Kamil Atak ile itirafçıların da bulunduğu 7 sanığın yargılandığı davada tanık olarak dinlenen, Antalya Vali Yardımcısı Osman Bulgurlu’ya nasıl ifade vermesi gerektiği anlatılan 3 sayfalık mektup gönderildiği ortaya çıktı. Mektupta özellikle Temizöz’ün nasıl iyi bir asker olduğunun anlatılması ve JİTEM’i işaret eden sorulara “Bilmiyorum, görmedim, duymadım” yanıtlarının verilmesi istenildi. Mahkeme olayla ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

 

Belki unutmuşsunuzdur...

Davanın 25’inci duruşmasında Cizre’de 1993-94 yılları arasında 10 ay kaymakamlık yapan Antalya Vali Yardımcısı Osman Bulgurlu dinlendi. Bulgurlu, ifadesinin ardından, kendisine Antalya’dan kargo aracılığıyla Mehmet Göktay Kılınç, ismiyle gönderilen mektubu mahkemeye sundu. Bulgurlu’ya gönderilen ve 30 maddenin yer aldığı mektubun giriş bölümünde “Sayın Valim, bilginize başvurulacağını düşünerek 1993-94 yıllarında Cizre’de görev yaptığınız esnada, Cizre’nin genel durumunu anlatan bazı hususları unutmuş olabileceğinizden tarafınıza iletilmesinin uygun olacağını değerlendirdik. Bilgiler Cemal Albay ile yapılan görüşmeler esnasında kendisinin belirtmiş olduğu hususlardan oluşmaktadır” denildi.

Mektupta Bulgurlu’nun nasıl ifade vermesi gerektiği şöyle sıralandı:

» Cemal Yüzbaşı’nın yaptığı çalışmalarla bazı aşiretleri de kazanarak isteyeni gönüllü ve geçici köy korucusu yaptığını,

» O dönemde vatandaşların jandarma-polise gitmesi, orada ya da yolunda görülmesinin çok sıkıntılı olduğunu bildiğini, bu yüzden kendisinin ve Cemal Yüzbaşı’nın tespit ettiği bazı ailelerden Kaymakamlık’ta haber alma yöntemini bulduğunu, bunun için çarşaflı bayanların elinde bir kağıt ile sanki bir müraacatı varmış gibi geldiklerini, bu durumun gelirken de beklerken de dikkat çekmediğinin bu şekilde elde ettiği bilgileri Cemal Yüzbaşı’ya aktardığını,

» Sorulursa İlçe Jandarma Komutanlığı’nın sivil aracının olmadığını bildiğini,

» İtirafçıların jandarmada kullanıldığını duymadığını, görmediğini,

 

Cizre’nin fatihi Cemal Yüzbaşı

» Bugün, devletin minnet borcu olması gereken kişileri yargılandığını, gördüğünde çok üzüldüğünü, bir kaymakam olarak bunun bir komplo olduğuna inandığını, o dönem eğer Cizre’nin adım adım huzura kavuşturulmasına eğer bir isim konulacaksa en uygununun ‘Cizre’nin Fatihi Cemal Yüzbaşı’dır’ demek olduğunu düşündüğünü,

» Bayramların yavaş yavaş halkın katılımıyla kutlanmaya başlandığını,

» (Sorulursa) Yavuz, Selim Hoca, Cabbar gibi kişileri tanımadığını,

» Çok yoğunluklu mayınlama yapıldığını, Cemal Yüzbaşı’nın bu mayınlardan dolayı toprak yollu karakollara ulaşması, sık sık kontrol etmesi mümkün olmadığında temin ettiği atlarla araziden gece gündüz karakollara gittiğini bildiğini,

» Terör haricinde Irak’tan yapılan koyun kaçakçılığı, uyuşturucu madde kaçakçılığı ile de mücadele ettiğinden her kesimin hedefi haline geldiğini bildiğini”. Mahkeme bu belge üzerine suç duyurusunda bulundu.

Taraf, 19.02.2011


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.