Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Gül bu işi çözmeye kararlı

Gül bu işi çözmeye kararlı

Farklı kesimlerden 18 aydınla Kürt sorununu konuşan Cumhurbaşkanı Gül, zamanının çoğunu bu işe ayırdığını söyledi: Her şey silahla bitmez, çözüm için bütün yollar denenmeli

Kürt sorununun çözümü konusunda inisiyatif alan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, bu konuda araştırmalar yapan akademisyen, gazeteci ve yazarlardan oluşan 18 kişilik aydın grubuyla dün Tarabya Köşk’ünde biraraya geldi. Gruptakileri tek tek dinleyerek not alan Gül, zamanın büyük bir bölümünü Kürt sorununun çözümüne ayırdığını söyledi.

İki saat 45 dakika süren görüşmede Kürt meselesine kafa yoran farklı kesimlerden isimler vardı: Psikiyatr Prof. Dr. Vamık Volkan, Ekopolitik Genel Koordinatörü Tarık Çelenk, eski MİT Müsteşar Yardımcısı Cevat Öneş, eski Özel Harp Dairesi subayı Mete Yarar, Avrupa Türk-İslam Birliği Kurucu Başkanı Musa Serdar Çelebi, Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, gazeteci-yazarlar Altan Tan, Avni Özgürel, Ümit Fırat, Murat Belge, araştırmacı Ayşegül Elif Aslantepe, Psikanalist Dr. Ayla Yazıcı, Bedrettin Gündeş, İdris Ağacanoğlu, Ayşe Betül Çelik, Halit Yalçın, Raif Türk, Murat Sofuoğlu, Mehmet Emre Ölmez.

 

Blair’in şeytan örneği

Görüşme sırasında gruptakiler tek tek konuşarak çözüme ilişkin önerilerini sundular. Cumhurbaşkanı Gül, zaman zaman konuşmaları not aldı. Katılımcılar genel olarak Gül’e, Kürt sorununun Türkiye’nin en önemli sorunu olduğunu ve mutlaka çözülmesi gerektiğini dile getirdiler.

Toplantıda son dönemde tartışılan Öcalan ile görüşme konusuna da değinildi. Bir katılımcı, İngiltere Başbakanı Tony Blair’in İrlanda sorununun çözümündeki eleştirilere cevap verirken söylediği “Gerekirse şeytanla da görüşülür” sözünü hatırlattı. Ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da bu kararlıkta olması gerektiğini söyledi.

 

Barış artık ertelenmesin

PKK’nın aldığı eylemsizlik kararının kalıcı hale gelmesi için şartların sağlanması gerektiği de toplantıda gündeme geldi. Katılımcılar, bu konuda herkesin gerekli özeni göstermesi gerektiğini ifade ettiler. Katılımcılar, “Bugün çözüm koşulu var. Ertelenirse, yarın çözüm daha da zor olur. Sorunun acilen çözülmesi gerekiyor” dedi.

 

Gül üzerine düşeni yapacak

Katılımcıları dinledikten sonra konuşan Cumhurbaşkanı Gül ise zamanının çoğunu Kürt sorununun çözümü için harcadığını söyledi. Gül, her şeyin silahla bitmeyeceğine, sorunun çözümü için her yolun denenmesi gerektiğine dikkat çekti. Çözüm için üzerine düşeni yapmaya çalıştığını, bundan sonra da bu konuda çabalarının, gayretlerinin olacağını dile getiren Gül, üzerine düşen her türlü görevi ve sorumluluğu yerine getireceğini vurguladı. Türkiye’nin en büyük sorununun Kürt sorunu olduğunu söyleyen Gül, toplantıda sorunun bitmesi gerektiğine ilişkin görüşünü devletin bütün yetkililerine anlattığını da ifade etti.

 

Tan: Umutlandık

Görüşmenin ardından Taraf’a konuşan Altan Tan, toplantıyı umut verici olarak değerlendirdi. Tan “Sayın Cumhurbaşkanı’nın böyle bir irade beyan etmesi ve sorunun çözümü için çözüm safhasında durması umut verici” dedi. Tan şunları söyledi: “Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek diyor ki ‘PKK’lılar sünnetsiz, Ermeni. Biz Diyarbakır’dakilere Türkçe öğretmedik. Öğretebilseydik bu sorun böyle büyümezdi’ Bir de sorunu anlamaya çalışan, dinleyen bir Cumhurbaşkanı var. Bu umut vericidir.”

 

Türk: Siyasiler ciddiye alsın

Diyarbakır Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Raif Türk ise, şunları söyledi: “Sayın Cumhurbaşkanı’nın tek başına çalışması çok önemli ama yetmez. Bu konuda siyasilere de görev düşüyor. Siyasiler, konuyu ciddiye almaları gerekiyor. Siyasiler, bu konuda kararlı ve samimi olmaları gerekir.” Prof. Dr. Vamık Volkan da şunları dile getirdi: “Sayın Cumhurbaşkanı, sivil süreçlerin önemini dile getirerek, bunları takdir ettiğini ve destekleyeceğini söyledi. Her şeyin silahla bitmeyeceğini ve herkesle konuşmanın önemli olduğunu dile getirdi.”

 

Cezaevinden gelen konuk

Cumhurbaşkanı Gül’ün kabul ettiği heyetin arasında yer alan bir isim oldukça dikkat çekti. PKK üyeliğinden 12 yıl hapis yatan Halit Yalçın, Tarabya Köşk’ündeki görüşmeye katılarak Kürt sorununa ilişkin görüşlerini Gül’e iletti.

Kürtçe kitapları bulunan Halit Yalçın, 1992’de Hakkari’de Welat isimli bir kitabevi sahibiydi. Aynı zamanda Özgür Gündem gazetesinin Hakkari muhabirliğini yapıyordu. Kendi deyişiyle “Birçok arkadaşımızın öldürüldüğü, cezaevlerine konulduğu” 1992’nin 7 temmuzunda gözaltına alındı. Diyarbakır 5 No’lu Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde yargılanan Halit Yalçın, PKK üyeliğinden tutuklanarak Diyarbakır E Tipi Cezaevi’ne kondu.

Mayıs 1993’te tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi ancak dört ay sonra yeniden cezaevine gönderildi. Yargılama sonunda örgüt üyeliğinden 12 yıl altı ay ceza aldı. Cezası Yargıtay tarafından onanınca Yalçın, Diyarbakır, Bartın, Bursa ve Eskişehir cezaevlerinde yatarak 2002’de tahliye oldu.

Daha önce başvurduğu AİHM, 2004’te dosyayı karara bağladı. Yalçın’ın haksız yere yargılandığı ve cezaevinde kaldığına hükmeden AİHM, Türkiye’ye dostane çözüm önerdi. Dönemin Dışişleri Bakanı ise Yalçın’ın dün görüştüğü Abdullah Gül’dü.

“Sayın Gül’ü çok sevdiğim için dostane çözümü kabul ettim” diyen Yalçın’a tazminat ödendi.

 

Elimi uzatmaya geldim

Taraf’a konuşan Yalçın, şunları söyledi: “Görüşmemizde Sayın Gül’e, ‘Ben sizi daha fazla sıkıntıya sokmamak için dostane çözümü kabul ettim’ dedim. Bugün de dostane çözüme katkı için buraya geldiğimi anlattım. Sayın Gül, çok teşekkür ederek, sorunun çözümü için de dostane çözümden yana olduğunu, sürecin acılarla dolu olduğunu ve bunun telafi edilmesi ve insanların karşılıklı affedici olmaları gerektiğini dile getirdi.”

Cumhurbaşkanı Gül’e Kürtçe kitap hediye ettiğini anlatan Yalçın, eski bir hükümlü olarak Gül ile görüşmeden dolayı mutluluk duyduğunu söyledi. Yalçın, “Bu, Türkiye’nin demokratikleşme standartlarını yükselttiğinin kanıtı. Eskiden bu tür şeyler olamazdı” dedi.

Taraf, 27.08.2010


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.