Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > “Recep'le olsa oynardık”

“Recep'le olsa oynardık”

Karadeniz'de 'Hayır' turuna çıkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yol üzerinde bir kahveye girdi. Okey oynayanların “Başkan, gel beraber oynayalım” teklifi karşısında gülümseyerek, “Recep'le olsa oynardık” yanıtını verdi.

 

 


OF - Kılıçdaroğlu, Trabzon ziyareti kapsamında Of ilçesinde, parti otobüsünde beraberindeki gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, "eski Genelkurmay Başkanlarından Emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt’a üstün hizmet madalyası verilmesi ile 27 Nisan e-muhtırası arasında bir bağlantı olup olmadığına" ilişkin sorusu üzerine, şöyle konuştu:

"Ben orada bir çıkar işbirliği olduğunu söylemiştim. 27 Nisan’da bildiri veriliyor, e-muhtıra, 28’inde bakanlar toplanıyorlar, ’bu e-muhtıraya karşı ne yapacağız’ diye. Ve hükümet de bir bildiri yayınlıyor. Sonra Dolmabahçe Sarayı’nda 2.5 saatlik görüşme oluyor. Erdoğan çağırıyor görüşmeye ve o görüşmeden sonra yapılan açıklamada Erdoğan, ’bu bir özel görüşmedir’ diyor. Daha sonra Büyükanıt yaptığı açıklamalarda, ’devletle ilgili konuları konuştuk’ diyor. Kimse bilmiyor içeriğini. Daha sonra emekli olunca kendisine zırhlı bir araç alınıyor ve sonra da üstün hizmet madalyası veriliyor.

Baktığımız zaman AKP’yi iktidara taşıma sürecinde Büyükanıt’ın kullanıldığını görüyoruz. Darbelerden mağdur olan, buna karşılık halkın desteğini isteyen bir AKP. Bu işbirliğinin sonucu AKP oylarını artırıyor. Şimdi ’12 Eylülcülerden hesap soracağız’ diye yola çıkıyor. Önünde 27 Nisan muhtırası var. Muhtırayı veren belli. ’Muhtırayı ben yazdım, koydum’ diyor ve bugün öğreniyoruz. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı’nın zaten önceden haberi varmış bundan. ’Bizim haberimiz vardı’ diyor. Şimdi bu nedir? Milleti kandırmak için işbirliği yaptılar. Muhtırayla darbe çağrışımı yaptılar ve milletin temiz duygularını sömürdüler. İnanç sömürüsü vardı, etnik kimlik sömürüsü vardı. 27 Nisan darbe sömürüsünün de bütün belgeleriyle, bütün kronolojik yapıya baktığınızda darbe sömürüsünün de çıkar işbirliği içinde ortaya konulduğunu görürsünüz.

Üstün hizmet madalyasını hangi gerekçeyle verdiler? Şu ana kadar çözmüş değilim. Tek bir gerekçesi var. Muhtırayı verdi, kendilerini iktidara taşıdı, buna karşı AKP’nin minnet borcu vardı ve ona üstün hizmet madalyası verdi, Bakanlar Kurulu kararıyla."

Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ya da Orgeneral Büyükanıt’ın Dolmabahçe’de ne konuştuklarını çıkıp anlatmaları gerektiğini savunarak, "(Görüştüğümüz konular bizimle beraber mezara gider.) Böyle bir şey devlet anlayışında yok. Sadece Türkiye Cumhuriyeti’nde değil, Osmanlı’da da böyle bir anlayış yok" dedi.

Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin, "27 Nisan e-muhtırası karşılığında üstün hizmet madalyası aldı diyebilir miyiz" sorusuna da "Evet, muhtıra verdi, üstün hizmet ödülü aldı, Bakanlar Kurulu kararıyla. 12 Eylül’ün türevi olan bir AKP’den zaten daha fazla bir şey bekleyemezsiniz. Bununla 12 Eylül’ün türevi olduğunu da ispat etmiştir" karşılığını verdi.

CHP milletvekili Eşref Erdem’in bugün bir gazetede yer alan açıklamalarıyla ilgili değerlendirmesinin sorulması üzerine de Kılıçdaroğlu, "Keşke e-muhtıra ile ilgili açıklamaları genel başkan yardımcısı olduğu zaman yapsaydı" dedi.

Erdem’in referandumda "evet" oyu kullanacağı iddialarının hatırlatılması üzerine de Kılıçdaroğlu, herkesin düşüncelerini özgürce söyleyebileceğini ifade etti. Kılıçdaroğlu, Erdem’in ihracının söz konusu olup olamayacağına ilişkin soru üzerine de "Hayır, herkes düşüncelerini açıkça söyleyebilir. Yedisu Belediye Başkanı’nın disipline sevk edilmesinin nedeni, ’evet’ veya ’hayır’ oyu kullanacağını açıklamasından değil, AKP’nin siyasetine malzeme olmasıdır" yanıtını verdi.

‘RECEP'LE OLSA OKEY OYNARDIK’
Trabzon'dan Rize'ye gitmek için ayrılan Kılıçdaroğlu, yolda ilçelere de uğradı. Parti otobüsüyle Yomra İlçesi'ne gelen Kılıçdaroğlu halkı selamladı. Belediyeyi ziyaret eden ve DYP’li Belediye Başkanı İbrahim Sağıroğlu ile görüşen Kemal Kılıçdaroğlu, sorunları dinledi, hükümetin fındık politikasını eleştirdi. Yürütülen fındık politikasının üreticiyi perişan ettiğini öne süren Kılıçdaroğlu, bölgede her yerde vatandaşın şikayetini dinlediğini belirterek, “Bütün Karadeniz aynı şeyden dert yanıyor. Fakat hükümet vatandaş aç mı kalmış, yere mi düşmüş hiç ilgilenmiyor. Hükümet vatandaşa sırtını dönmüş gidiyor” dedi.

Radikal, 01.08.2010


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.