Gündem
 Gündem > Siyasi Gündem > AKP'nin kendisi 12 Eylül
AKP'nin kendisi 12 Eylül
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘genel af' çağrıları için ‘PKK silah bırakırsa her görüş tartışalabilir' yorumunda bulundu. Kılıçdaroğlu, 12 Eylül'deki referandumun da güven oylamasına dönüşmeyeceğini söyledi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kürt sorununun çözümüne ilişkin ‘ekonomik ve sosyal' yönü ağır basan öneriler getirirken, devletin ‘intikamcı bir yaklaşımı olamayacağını' söyledi. Kılıçdaroğlu, genel af çağrılarına dönük bir soruya yanıt verirken, PKK'nın silah bırakması halinde ‘her görüşün tartışılabileceğini' söyledi.
Darbelere gerekçe yapılan Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinin değiştirilmesini gündeme getiren Kemal Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında "askerin kışlasında olacağını" ifade etti. Kılıçdaroğlu, kurumlararası ilişkilerde ise özerkliğin daha fazla olduğu ‘Amerikan modeli'ni örnek gösterdi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, parti genel merkezindeki odasında Hürriyet Daily News'un sorularını yanıtladı. CHP Diyarbakır İl Başkanlığı raporunda yer alan genel af çağrısını yorumlayan Kılıçdaroğlu, raporu henüz görmediğini belirtti, ancak PKK'nın silah bırakması halinde daha sağlıklı bir tartışma ortamının oluşacağına işaret ederek, "Terör örgütü silah bırakırsa çok sağlıklı bir tartışma çıkar ortaya. Her görüş tartışılabilir. 35 yıllık deneyim bize gösterdi ki terörü sadece silahla çözmek mümkün değil" dedi. Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin özel sınır birlikleri önerisine sıcak bakmadığını da ortaya koydu: "Burada kastedilen, orduya bağlı özel yetişmiş uzman ekipler. Bunlarla bölgeyi ziyaretim sırasında karşılaştım. Öyle anlaşılıyor ki onların sayıları zamanla artırılacak."
Kurumlarda Amerikan modeli
CHP lideri, kurumlararası ilişkilere dönük ‘Amerikan modeli' önerdi ve ekledi: "Çok ilginç örneği Amerika'dır mesela. Devlet başkanı gelir, en fazla iki dönem seçilir. Ama Amerika'yı Amerika yapan Amerika'nın kurumlarıdır. Kurumlar çok güçlüdür. Kurumlar siyasete olması gereken mesafe içindedir. Hepsi siyasete hesap verirler, artı siyaset de halka hesap verir. Bu anlayışı yerleştirmek için kurumların güçlü olması, kurumların siyasetin emrinde olmaması lazım."
Başbakan Erdoğan'ın "alkol almak yerine meyve yiyin" tavsiyesini de değerlendiren Kılıçdaroğlu "Alkol ile meyveyi kıyaslamak başlı başına bir açmaz. İkisi birbirinden çok farklı şeyler. Başbakan alkolden uzak duruyor, öyle anlaşılıyor ki bundan sonra meyveden uzak duracak" dedi. Parti içi demokrasi konusunda da Kılıçdaroğlu bazı çalışmalar yürütüyor. Kılıçdaroğlu bu yöndeki sorumuza "Yeni tüzüğe ihtiyaç var. Gençlere, kadınlara yer vermemiz gerekiyor. Partinin daha demokratik kimliğe sahip olması lazım. Seçimlerden sonra parti tüzüğünde ciddi değişiklikler yaparak parti içi demokrasi sağlayacağız" diye konuştu.
Asker kışlasında olacak
Askeri darbelere gerekçe yapılan TSK İç Hizmet Kanunu 35. maddesinin değiştirilmesini öneren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, olası bir CHP iktidarında tartışılan "asker-siyaset" ilişkisine dönük net bir tarif yaptı: "Kesinlikle asker kışlasında, kendisine yasalarla verilen görevleri yerine getiren bir kurum olmak zorundadır. Hiçbir kurumun siyasetin işine karışmaması temel ilke olmalıdır. Bu ilkeden yola çıktığımız zaman demokrasi güçlenmiş olur."
Kemal Kılıçdaroğlu, 12 Eylül'de yapılacak anayasa değişikliği refarandumunun, hükümete karşı bir güvenoylaması anlamını taşımayacağını söyledi.
Baykal kasedi MİT'e gitmemiş
Eski Genel Başkan Deniz Baykal ile Nesrin Baytok'a ait olduğu iddia edilen kasete ilişkin hükümetten herhangi bir bilgi gelmediğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, ilginç bir bilgiyi de paylaştı: "Çok iyi bir savcının soruşturduğu söyleniyor. Başbakan ‘MİT'e görev verdim' demişti. Bana gelen bilgi ise MİT'te böyle bir görevin, resmi bir görevin olmadığı yönünde" dedi. Kılıçdaroğlu, Baykal'ın ‘Antalya'nın doğal milletvekili' olduğunu söyledi.
Referans, 26.07.2010
Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.
| 
