Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Ergenekon > Hrant Dink davasında "Ergenekon" izi

Hrant Dink davasında "Ergenekon" izi

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin görülen davada, "Ergenekon" davası sanıklarından bazılarının, Hrant Dink cinayeti davası sanıklarıyla telefonla görüştükleri tespit edildi. 13. duruşmada, "gizli tanık 1" tutuklu sanıklar Ogün Samast ve Yasin Hayal ile tutuksuz sanık Osman Hayal'i tespit etti.

İstanbul Emniyet Müdürlüğünden mahkemeye gelen yazıda, davanın sanıklarının "Ergenekon" davası sanıklarından 6'sıyla telefon irtibatlarının bulunduğu bildirildi.

Bu kişilerin Veli Küçük, Kemal Kerinçsiz, Mustafa Levent Göktaş, Muzaffer Tekin ve Erbay Çolakoğlu olduğu belirtildi.

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin 5'i tutuklu 20 sanık hakkında açılan davanın 13. duruşmasında, "gizli tanık 1" tutuklu sanıklar Ogün Samast ve Yasin Hayal ile tutuksuz sanık Osman Hayal'i tespit etti.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, Mahkeme Heyeti Başkanı Erkan Canak, önceki duruşmada istenilen yazılara gelen evrakları okudu.

Bazı mail adreslerinin 2006-2007 yıllarından yazışma içeriklerinin sorulması üzerine mahkemeye "Microsoft Corporation" firması tarafından gönderilen yazıda, ellerinde 2006-2007 yılına ait kayıt olmadığı, bunun nedeninin de bir mail adresine 270 gün giriş yapılmadığı takdirde kayıtların silinmiş olduğunun belirtildiği okundu.

Duruşmada tanık olarak dinlenen Ayşe Pamuş, Dink'in öldürülme anını gördüğünü, vuran kişinin yüzünü tam olarak göremediğini söyledi.

Gizli Tanık 1

Duruşmada daha sonra, ifadesine başvurulacak olan "gizli tanık 1", yemin ettirilen bir tercüman ile birlikte başka bir odaya alındı. "Gizli tanık 1"in görüntüsü mozaiklenerek duruşma salonundaki LCD ekrana yansıtılırken, sesi de değiştirilerek salona verildi.

Daha sonra tercümanın gizli tanık odasına geçmesiyle birlikte gizli tanığa da yemin ettirildi.

"Gizli tanık 1" ifadesinde, cinayet anında olay yerinde 4-5 kişinin bulunduğunu ve bunların birbirleriyle konuştuğunu söyleyerek, olay anını şöyle anlattı: "Dink'e ilk olarak 40-45 yaşlarında bir şahıs yaklaştı ve 3-5 saniye Dink ile konuştu. Bu şahsın el temasında bulunduğunu gördüm. Aynı anda Hrant Dink'e arkadan ve önden birer şahsın yaklaştığını, arkadan yaklaşan şahsın yuvarlak yüzlü, 1 metre 70 santimetre boylarında kısa koyu kestane renkli saçlı, hafif kirli sakallı, açık tenli, hafif kalın kaşlı, tombul ve kısa parmaklı, uyuşturucu almış gibi bir halde bulunan üzerinde siyah kumaş pantolon, dizlere kadar inen siyah bir palto, içinde siyahın da bulunduğu enine çizgili bisiklet yakalı bir kazak, siyah ayakkabı giymiş bulunan şahıs elindeki silahla hatırladığım kadarıyla Hrant Dink'e iki el ateş etti. Önden gelen sonradan televizyonlardan isminin Ogün Samast olduğunu öğrendiğim şahıs da diğeriyle birlikte aynı zamanda iki el ateş ederek içinde Ermeni kelimesi geçen bir cümle söyleyerek bağırdı."

Osman ve Yasin Hayal'in avukatı Eda Salman, "gizli tanık 1"e "Cinayet 19 Ocakta oldu. Siz 30 Ocakta ifade verdiniz. Neden bu kadar beklediniz?" diye sordu. Gizli tanık ise "Daha önce gitmememin sebebi, çok korkmuştum. Daha sonra yakınlarıma anlattım. Onlar bana cesaret verdi" dedi.

Salman'ın, "Teşhisi Dink ailesinin avukatlarından Arzu Becerik ile yaptınız. Nasıl bir araya geldiniz?" sorusuna da "Gizli tanık 1", "Dink'in kardeşinin tanıdığı aracılığıyla beni buldular" yanıtını verdi.

Avukat Arzu Becerik de, "Emniyet bizi çağırdı, kendisi olay olduktan sonra korkmuş daha sonra aileyle irtibata geçmiş. Kendisini savcılığa götürdük. Ben emniyette Osman Hayal'in teşhis edilmesinde bulundum. Bizim tanığı yönlendirmemiz kesinlikle yoktur" dedi.

Mahkeme Heyeti Başkanı Canak, sanıkların fotoğraflarının yer aldığı teşhis tutanağını gizli tanığın odasına göndererek yeniden teşhis yapmasını istedi. Canak daha sonra, salondaki sanıkların yerlerini değiştirdikten sonra görüntülerini gizli tanığın odasındaki ekrana aktardı. Gizli tanık sanıklardan Osman Hayal, Yasin Hayal ve Ogün Samast'ı teşhis etti.

Samast: "Tek başımaydım"

Gizli tanığın beyanlarıyla ilgili olarak söz verilen Yasin Hayal, "Anlayamadığım bir husus var. Herkes gizli tanık olabilir mi? Bir şahıs tanık olmak istediği zaman onun inandırıcılığı nasıl sağlanıyor?" diye konuştu.
Bunun üzerine Canak da, "Bunlar yasayla belirlenmiş. Bunun değerlendirmesi bize ait" dedi.

Yasin Hayal de, "Benim olay tarihimde Trabzon'da olduğum emniyet kayıtlarından bellidir. İddiasını kabul etmiyorum" şeklinde konuştu.

Osman Hayal ise "Gizli tanığın pek de namuslu ve vicdanlı olduğunu sanmıyorum. Beyanlarını kabul etmiyorum. Olaydan hemen sonra görüntülerim televizyonda yayınlandı. Her şey ortada. 2 kardeş suç ortağı olamaz. Beyanları kabul etmiyorum" dedi.

Ogün Samast da, "Olayı yapan benim. Olay günü ne Yasin Hayal, ne de Osman Hayal yanımdaydı. Tek başımaydım" diye konuştu.

Bu arada, daha önce mahkemeye dilekçe yollayarak tanık olmak istediğini söyleyen ve Amasya Cezaevi'nden adliyeye getirilen Erhan Özel adlı bir kişi de, gizli tanık olarak ifade vermek istediğini söyledi. Mahkeme Heyeti Başkanı Canak, kimliği bilinen birinin gizli tanık olamayacağını söyledi.

Bunun üzerine duruşma salonu boşaltıldı. Salondaki sanıklar, izleyiciler ve gazeteciler çıkarıldı. Duruşma, avukatlar ve mahkeme heyetinin olduğu ortamda Erhan Özel'in ifadesinin alınmasıyla devam ediyor.

Öte yandan, duruşmada, Mahkeme Heyeti Başkanı Canak, duruşmaların bundan sonra Silivri Cezaevi'nde yapılıp yapılmaması konusunda avukatlara fikrini sordu.

Başkan Canak, Silivri'de cezaevi içindeki salon ile şu an "Ergenekon" davalarının yapıldığı salonları incelediğini ve ikisinin de uygun olduğunu söyledi. Avukatlar ise duruşmaya verilen arada bu konuyu tartıştıktan sonra kararlarını açıklayacaklarını söyledi.
 
 
cnnturk.com, 10.05.2010

Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.