Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Baykal, Erdoğan'ı kendi sözleriyle vurdu!

Baykal, Erdoğan'ı kendi sözleriyle vurdu!

Baykal, Başbakan'ın 1993 yılında Refah Partisi MKYK üyesi iken söylediği "Başkanlık sistemi Amerikan emperyalizminin bize tavsiyesidir" sözünün yer aldığı gazete haberini kürsüde gösterdi.

 

 

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal partisinin grup toplantısından konuştu. Baykal, Başkanlık sistemiyle ilgili Başbakan Erdoğan'ın daha önce söylediği sözleri hatırlattı. Baykal, Başbakan'ın 1993 yılında Refah Partisi MKYK üyesi iken söylediği "Başkanlık sistemi Amerikan emperyalizminin bize tavsiyesidir" sözünün yer aldığı gazete haberini kürsüde gösterdi.

İşte Baykal’ın konuşmasından satır başları:

Van’da bize yapılan saldırı sonrası bir tek kişi bize geçmiş olsun demedi.

Ne zamana kadar biz bu saldırının iç yüzünü belgelerle ortaya koyana kadar. Sonra yarım ağızla bir şeyler söylendi. Ama resmi bir durum yine yok ortada.

HUKUKA UYGUN DAVRANDIK

Daha sonra Samsun’da Sayın Ahmet Türk’e saldırı yapıldı. Biz hemen üzüntülerimizi geçmiş olsun dileklerimizi ilettik. Acı ve üzüntü verici bir olay. Siyasete hayata şiddetin bulaşmaya başladığını ortaya koyan bir tablo kendisini gösterdi. Kamuoyu bunu kaygıyla karşıladı. Bu konuya sahip çıkma eğilimi kendisini gösterdi.

İktidar bir miktar telaşlandı. Bu olay yaşandı. Ama birileri çıktı dedi ki "Bizim tepkimiz CHP gibi olmaz."

CHP’nin tepkisi hukuka saygılıdır. Bizim canımız sıkıldı. Bize saldırı yapılması karşısında hukuk, kamuoyunu harekete geçirerek biz mi yanlış yaptık diye kendimize sorduk. Ama yanlış yapmadığımızı hemen karara bağladık. Demokraside böyle olayları caydırıcı adımlar atmak partilerin görevidir.

Ama bir süre sonra orada iki polisin öldürüldüğünü gördük. Bu çok acı ve üzüntü verici bir olaydır. Uzun süredir Türkiye’de çatışma alanı dışında olan bölgelerde polislere karşı bir saldırının yapılmadığı görülünce bu olayı yorumlamak daha da güçleşmektedir.

Yaşını başını almış, devriye gezen bir polis. Devriye arabasının içinde, şiddet yok, çatışma yok. Yer Samsun. Şimdi oradaki bu masum polislerin görevini yapmakta olan polislerin, daha önce yaşanmış olaylarla hiçbir bağlantısı olmayan bu insanların, birden bire planlı bir saldırıya hedef olması kaygı verici bir tablodur. Bunu Türkiye’de yaşanan çatışma olaylarından bir başkası diye izah etmek mümkün değildir.

NEREYE GİDİYORUZ?

Dün Kayseri’de de bir bakana saldırı yapıldı. Arkadaşlar nereye gidiyoruz? Bu nasıl bir manzaradır. Bu Türkiye’de görmemezlikten gelebileceğimiz türden olaylardan birkaçı mıdır?

Vatandaşların bu gidişi doğru anlaması gerektiğini düşünüyorum. Bu gidişi milletçe sona erdirmeliyiz, hep birlikte durdurmalıyız.

BAŞBAKAN İŞSİZLİK AÇILIMI YAPIYOR

Sayın Başbakan yeni bir açılım daha yapıyor. Bu işsizlik açılımıdır. Birden bire işsizliğin sorunlarını tespit etti, onları itham etti, onlara görev verdi. Şimdi işsizlik etrafında şarkıcıları sanatçıları toplayarak yapacakları konuşmayı bekliyoruz. Diyor ki “işsizlik sanaldır. Her TOBB üyesi bir işçi alsa, işsizlik azalır. Tekstil işverenleri, işçilerini acımasızca sömürüyorlar.” Sen ne yapıyorsun? Nerede kanunlar, nerede bakan, nerede Başbakan? “Acımasızca sömürüyorlar” diyor, sonra “TOBB bu işi halletmezse ben hallederim, her oda başkanıyla ayrı ayrı konuşurum” diyor.

Başbakan bu konuyu birilerinin üzerine yıkarak, kendisini kurtarmaya çalışıyor. Önce işsizlik tablosuna bakalım. İşsizlik konusunda, 2010 Ocak ayında geçen yılın aralık ayına göre, bir artış ortaya çıktı. Bu artış, Aralık’ta 13.5 olan işsizliği, 14.5’a çıktı. Bunların gerçeği tam yansıtmadığını biliyoruz.

O ZAMAN SEN ALIVER

Başbakan TOBB üyeleri birer kişi alsa, işsizlik oranının 3 puan birden çözeceğini söylüyor. 1 milyon 300 bin TOBB üyesi. Bunların yüzde 80’i azami üç kişi çalıştırıyor. Başbakan diyor ki ona, “yüzde 30 yükünü arttır.” Vergi borcu biriktirmiş, yanında çalışan insanın parasını geciktirerek ödüyor, dükkanı kapatmamak için. Şimdi başbakan diyor ki, bir kişi alıver. O zaman sen alıver.

200 BİN ÖĞRETMENİ TAYİN EDİN

Başbakan kamu istihdamını artıralım diyor. Bir uyarıyı burada dile getirmek istiyorum. Tabi hantal bir devlet yönetimine, kaynaklarını sadece personel masraflarına harcayan bir devlet yönetimi tablosuna geçmemiz, ciddi biçimde tehlike yaratır. Yapmanız gereken ilk şeyi söylüyorum. O ellerinde diplomaları olan 200 bin öğretmeni tayin edin.

“ÇIKACAK ANAYASA RTE ANAYASASI OLACAK”

Şimdi ilk kez bir siyasetçi ben biliyorum ve bunu size dayatacağım diyor.

Böyle bir durum ancak darbe dönemlerinde olur.

Anayasa değişikliği projesi bir Recep Tayyip Erdoğan projesidir. Bir AKP projesi de değil RTE projesidir. Çıkacak anayasa da RTE anayasası olacaktır.

Bir fren lazım. Partinin içinde bir fren yok. Araba yüklü yokuş aşağı gidiyor. Buna dur diyecek biri yok.

Biz tatlı dilli Cumhurbaşkanı değil, olumsuzlukları önleyecek bir Cumhurbaşkanı istiyoruz.

BAŞKANLIK TARTIŞMALARI

Başbakan Erdoğan daha önce başkanlık sistemi ile ilgili ne demiş. “Başkanlık sistemi Amerikan emperyalizminin bize tavsiyesidir” demiş. O zamanlar Amerikan emperyalizmi de diyormuş. O yazı var bizde. Daha neler demiş neler.
 

Radikal, 21.04.2010

 


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.