Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > Baykal: Umarım açılan kapı kapanmaz

Baykal: Umarım açılan kapı kapanmaz

AVRUPA Parlamentosu (AP) Sosyalist Grubu'nun daveti üzerine Brüksel’de bulunan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal temaslarını tamamladıktan sonra bugün saat 16.00’da Türkiye’ye döndü. THY’ye ait bir uçak İstanbul’a gelen CHP Genel Başkanı Deniz Baykal VİP salonundaki inşaat nedeniyle açık havada düzenlediği basın toplantısında anayasa değişiklik paketi konusunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD’ye giderken “CHP samimi ise gereğini yapabiliriz” açıklaması üzerine şunları söyledi:

“Sayın Başbakan Amerika'ya giderken bu konuda, ’Bakabiliriz. Eğer yasal bir engel yoksa, eğer bu konuda CHP samimi ise bunun gereğini yapabiliriz’ anlamında sözler söyledi. Biz bu konuda tamamen samimiyiz. Ben de bütün partililerim de sonuna kadar samimiyiz. Hiç bir şekilde bu konuda bizim açımızdan bir olumsuzluk, bir tuzak, bir oyun kesinlikle söz konusu değildir. Tamamen kararlı, samimi ve iyi niyetli olarak o 24 maddenin bir Anayasa değişikliği haline dönüştürülmesi için her türlü desteği, katkıyı vermeye hazırız. Buna göre paket düzenlenir. Yasal bir engeli de yoktur. Hızla o maddeler ayrılır ve o maddeler Anayasa değişikliği haline dönüştürülür ve kabul edilir ve biter o iş. Geride kalan üç madde yanlış maddedir. Sakıncalı maddedir.Bu düşüncemizi sonuna kadar söylemek bizim hakkımızdır. O iş ayrı bu iş ayrı.Bunu ayıralım.’

YANLIŞLARI KAMUOYUNA İFADE EDİYORUZ’

Deniz Baykal özellikle siyasi partilerin kapatılması ilgili değişiklik konusunda ise ortada bir Anayasa değişikliği varsa kurunun yanında yaşında yanmaması gerektiğini belirterek şöyle konuştu:

“Çünkü bu konuda Anayasa'da getirilen düzenleme sadece yargı kararında parlamentonun iznine bağlamakla kalmıyor. Tartışmalı bir konudur. Üstelik parlamentonun iznine bağlamıyor. Parlamentoda grubu bulunan siyasi partilerin temsilcilerini de bağlıyor. Bu çok anlamlı ve dünyada kabul gören bir yaklaşım değildir. Bu yanlıştır. Ayrıca bir de siyasi partilerin şiddete başvurması halinde, zor kullanması halinde, milis yetiştirmesi halinde, parti genel merkezlerini cephanelik haline getirmeleri halinde bile kapatılmasını imkansız hale getiren maddeler getirilmek isteniyor. Ayrıca bu maddenin içinde iktidarda bulunan siyasi partinin, iktidar dolayısıyla sergilediği bütün faaliyetlerin, icraatların, aldığı kararların hukuk denetiminin parti olarak yapılamayacağını düzenliyor. Yani 12 Eylül Anayasası'ndaki 15. Madde'nin geçici olarak getirdiği hukuk düzenini iktidardaki siyasi partiye ebediyen getirmeyi öngörüyor. Bu yanlış. Kabul edilemez. Ayrıca Anayasa Mahkemesi gibi Türkiye’de siyasi kadroları yargılayabilecek bir organın oluşumunun çok daha özenli, çok daha dikkatli şekilde gerçekleştirilmesi lazım. Hem Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu, hem Anayasa Mahkemesi ile ilgili maddeler parlamentodaki siyasi parti çoğunluğunu, parlamentoyu değil, siyaseti de değil, bir siyasi parti çoğunluğunu Türkiye’nin en temel ana yüksek yargı kurumlarının hakimi haline getirmeye yönelik bir düşünce. Çok açık. Bunlar yanlış. Bu yanlışları biz kamu oyumuza ifade ediyoruz. Meclis'te bu anlayış doğrultusunda çalışıyoruz. Yarın bu konu referanduma gelirse o doğrultuda elbette çalışacağız.

Ortada bir Anayasa değişikliği projesi varsa, bu projenin içinde kurunun yanında yaşında yanmaması lazım. Bu Anayasa değişikliği içinde yer alan bazı kamu oyumuzda hiç tartışma yaratmayan sağ duyu sahibi herkesin olabilir, olmasında yarar olur diyebileceği düzenlemeleri bu tartışmalı Anayasa'ya aykırı olumsuz düzenlemelerin kurbanı haline getirmeyelim.”

YETKİLERİ HUKUKA SAYGILI ANLAYIŞ İÇİNDE YAPALIM

Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen’le beraber Brüksel’den gelen Deniz Baykal, VIP önündeki açık havada düzenlediği basın toplantısında kavgadan yana olmadıklarını 24 maddeyi ele almaya hazır olduklarını belirterek sözlerine şöyle devam etti:

“Onun içinde biz bu 24 maddeyi ele almaya hazırız. Bu konuda her türlü desteği veririz. Parlamentoda bu değişikliğin Anayasamız'ın öngördüğü çoğunluğa ulaşması için katkımızı yaparız. Bunların referanduma sürüklenmesine gerek bırakmayız. Eğer ilgileniyorsanız bunu yapabiliriz demiştik. Onun için ne istedik, oylarken biz bunları oylamamıza izin verirseniz bunlara evet oyu vereceğiz. Bunları oylamamıza izin verin. Bunlara evet oyu verelim. Türkiye de her maddeyi üzerinde toplumun uzlaşması olan, bizim de onayladığımız maddeler dahil her maddeyi bir kavga konusu haline dönüştürmeyin dedik. Bir gerginlik konusu haline dönüştürmeyin dedik. Türkiye’yi bir siyasi kutuplaşmaya dönüştürmeyin dedik. Bakın bunun için bir öneri yapıyoruz. Gelin bunun 24’ünü ayıralım. 24’ünü ayrıca düzenleyelim. Ona göre bir oylama şartını getirin parlamentoya bunu gerçekleştirelim. Bu konularda da kavga ediyor gibi görünmek istemiyoruz. Türkiye’yi uzlaşmaya, huzura götürmek sizin göreviniz dedik. Niye burada hır çıkarılmasını tahrik ediyorsunuz, buna gerek yok dedik. Biz buna katkı yapmaya hazırız dedik. Diğer 3 taneyi de parlamentoda görüşürken muhalefete, referanduma giderse milletimize gerçekleri anlatırız kararı milletimiz alır. Yani ona karşı elimizdeki yetkileri demokratik bir anlayış içinde ,hukuka saygılı bir anlayış içinde yapalım. Ne olur her şeyi kavga eder gibi bir noktaya götürmeyin dedik. Bu önerimiz kamu oyunda büyük ilgiyle karşılandı."

 

Hürriyet, 14.04.2010


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.