Gündem

 Deniz Feneri Balyoz Harekat Planı
 Demokratik Açılım İrtica Eylem Planı
 Siyasi Gündem Ergenekon
 Ekonomik Gündem 

 Gündem > Siyasi Gündem > İttihatçıların avukatı Başbakan

İttihatçıların avukatı Başbakan

Erdoğan, kaçak Ermeniler tartışmasında kendisini eleştiren yazarlara ‘Kimin avukatısın’ diye sordu...

Londra’da BBC’ye verdiği “Türkiye’deki kaçak Ermenilerin sınır dışı edilebileceği” demeci tartışma konusu olan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bu açıklamayı dün Ankara’da tekrarladı. “Ermenileri sınır dışı etmek ile kaçak çalışan Ermenileri sınır dışı etmek arasında birbiriyle asla bağlantı kurulamayacak kadar derin bir anlam farkı vardır” diyen Erdoğan, dünkü köşesinde “Tayyip Erdoğan’ın özür borcu vardır” diyen Radikal gazetesi yazarı Cengiz Çandar’ı isim vermeden eleştirdi. Erdoğan, Romanlardan devlet adına özür dilerken, Newroz kutlamalarında Kürt sorunu için İmralı ve Kandil’in de muhatap olduğunu söyleyen BDP’ye de “bu tür görüşmelere müsaade etmeyiz” yanıtını verdi.

Erdoğan, AKP Genel Merkezi’nde partisinin genişletilmiş il başkanları toplantısında, çeşitli parlamentolarda kabul edilen soykırım tasarıları ve demokratik açılım sürecini ele aldı. Erdoğan’ın konuşmasının özeti şöyle:

Ermeni soykırımı
“Bu iddialar, tarihimizi lekeleyemeyecek kadar asılsızdır. Tarih, parlamentolarda yazılmaz... Buradan Ermenistan’a da üçüncü ülkelere de sorumlu ve yapıcı davranmaları noktasındaki çağrımı yineliyorum. Süreci zora sokacak her türlü girişimin bedeli ağır olacaktır... Bize insaniyet dersi vermek isteyenlere sesleniyorum, ülkenin köşe yazarlarına sesleniyorum: Avukatlığınızı lütfen doğru yapın. Siz, Türkiye’nin ve Türk milletinin avukatlığını yapın öncelikle. Van Gölü’nde Akdamar Adası’nda kalkıp orada Ermeni- Ortodoks Kilisesi’ni birilerinden talimat alarak restore etmedik. Bunu biz kendi irademizle yaptık. Aslında bu da bu açılım sürecinin nerelere dayandığının en güzel ispatıdır. Onlar bunu görmezler. Dedim ya ‘göz var, görmüyor’.

Çandar’ı eleştirdi
Londra’da ifade ettiğim ‘Ülkemdeki kaçak Ermenileri sınır dışı etme yönündeki’ ifadem, BBC’deki ‘Bunu değerlendiririz, değerlendirebiliriz’ şeklindeki ifadem, maalesef ulusal ve uluslararası çevrelerde tamamen art niyetli bir yaklaşımla ‘kaçak’ kelimesi atılarak kullanıldı ve kullanılıyor. ‘Ermenileri sınır dışı etmek’ ile ‘kaçak çalışan Ermenileri sınır dışı etmek’ arasında birbiriyle asla bağlantı kurulamayacak, ilgi ve alaka kurulamayacak kadar derin bir anlam farkı vardır. Dert başka... Bana ‘özür dilemelidir’ (Cengiz Çandar’ı kastederek-Taraf’ın notu) tavsiyesinde bulunanlara da sesleniyorum: Kimden özür dileyeceğimizi çok iyi biliriz. Sen kimin avukatısın ya. Bir defa dürüst ol. Doğru sözün, doğrunun avukatı ol. Yanlışın veya yanlışlığın değil.

Romanlara devlet özrü
Roman vatandaşlarım benim vatandaşımdır ve bu ülkede 10 yıllardır vatandaşlık hukukundan dahi bu vatandaşlar istifade edememişlerdir. Bu tespiti de yapacağız. Eğer özür dilenmesi gereken varsa, benim Roman vatandaşlarımdır ve ben onlardan bu devlet adına özür diliyorum. Sünni değil Alevi, Türk değil Kürt, zengin değil son derece yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiş, bir Roman çadırında doğmuş olabilirdiniz. Bu da olabilirdi. Arkadaşlar bu empatiyi kurmak zorundayız... Topyekûn bir halkın, bir topluluğun, bir etnik grubun bu şekilde aşağılanması insani olabilir mi? Bizim medeniyetimiz, kültürümüz, inançlarımız da bunu tavsiye etmez, emreder. Herkes şapkasını önüne koysun, bir an için öteki gibi düşünsün.

BDP’ye ‘muhataplık’ mesajı
Nevruz kutlamalarında herkesin sorumluluk çerçevesinde hareket etmesini özellikle rica ediyor, bu Nevruz farklı bir Nevruz olsun diyorum... Siyasi partilerin kendilerini inkâr ederek, terör örgütünü özgürlük ve barış için adres göstermesinin, terörist başını özgürlük ve barışın adresi olarak göstermesinin kendilerini inkâr anlamına geleceğini buradan hatırlatmak istiyorum. Eğer bunu adres olarak gösterirseniz, şunu bilesiniz ki bu ülkede başta partim olmak üzere, iktidarım olmak üzere hiçbir zaman ne terör örgütüyle ne de bölücü terörist başıyla bizler asla bu tür konuşmalara, görüşmelere müsaade ederiz.” TARAF

Erdoğan’ı kızdıran yazı

Radikal yazarı Cengiz Çandar, dünkü köşesini Erdoğan’ın BBC’ye verdiği demece ayırdı. “Başbakan’ın ‘özür borcu’ var” başlığıyla yayımlanan yazının özeti şöyle: “Tayyip Erdoğan, çok ayıp etti... Vicdansız bir adam olsa, ‘ayıp etti’ demeye gerek olmazdı. Kendisinden beklenen, bilinen davranışı gösterdi der, geçer giderdik. Bu sözleri söylemeden 48 saat önce Roman Açılımı’nda yüzünde o insani, sevecen ifadesiyle eğlenen Başbakan’ın vicdanından kuşkulanamayız. Hadi kişiliğinin inşa edildiği Kasımpaşa ile Roman vatandaşlarımızın damgasını vurduğu Dolapdere birbirine bitişiktir, Romanlara ilişkin kavrayışını çocukluğundan beri içselleştirmiş olmalıdır Erdoğan; peki yine o Dolapdere’de, az üzerindeki Kurtuluş’ta Pangaltı’da hiç mi gariban Ermeni ile teması olmamıştır, vicdanı Dolapdere’nin ötesine uzanamamış mıdır? Erdoğan’ın Ermenistan vatandaşı göçmen emekçiler için söyledikleri bir bakıma ‘şecaat arz ederken merdi Kıpti sirkatin söyler’ özdeyişine uygun düşüyor... Geleceğin ‘kin ve nefret üzerine’ kurulamayacağı konusunda kendisiyle mutabık olan hepimize, tam da ‘kin ve nefret tohumları’nı sulamaya yarayacak türden BBC’ye ettiği sözlerine ilişkin, öncelikle ‘özeleştiri’ ve ‘özür borcu’ var.

 

 

Taraf, 20.03.2010


Bu bölümdeki diğer içerikler için tıklayınız.