Avrupa Birliği > Bu kadar duygusal olmayın

Bu kadar duygusal olmayın

Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Başkan Yardımcısı Maria Eleni Koppa, AB’ye sırt çevirmesi halinde Türkiye’nin “köprü” rolünün zarar göreceğini söyledi
 

Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu Başkan Yardımcısı Maria Eleni Koppa, Ankara’ya “Sırt çevrilmeden de hayal kırıklığına uğranabilirdi” mesajı gönderdi. Hükümetin 2012 Türkiye İlerleme Raporu’na tepkisini Taraf’a değerlendiren Yunanistan PASOK partisi Avrupa milletvekili Koppa, Avrupa’ya arkasını dönmesi halinde Batı ile Doğu arasındaki “köprü” kimliğini kaybedeceği konusunda Türkiye’yi uyardı. Koppa, Türkiye’nin bundan zarar göreceğini belirtti.

İlerleme olsa da olmasa da müzakerelerin süreç olarak büyük önem taşıdığına dikkat çeken Koppa, sözlerine şöyle devam etti: “Eğer bu konuda anlaşırsak, o halde raporu çöpe atmak gibi sembolik bir hareketle ya da ‘AB itibarını yitiren bir topluluktur ve artık bizim menfaatimizle uyuşmuyordur’ şeklindeki açıklamalarla bir yere varılmadığını anlamalıyız. Sırt çevrilmeden de hayal kırıklığına uğranabilirdi. Meydan okuma diline alışkınım, ama nadiren yapıcıdır. ‘Onur’ dediğiniz, hakkında rapor yapılan bir şey değildir. Yani tartışma çok daha az duygu yüklü olmalı.”

 

AB, Türk dış politikasının prestiji

Koppa, müzakere sürecinin önünde bir yandan Kıbrıs sorunu, diğer yandan ise bazı üye devletlerin sergilediği “geleneksel bir Türkofobi” nedeniyle büyük engeller olduğuna vurgu yaptı.

 

Türkiye, önem kazanıyor

Türkiye’nin AB üyeliğinin her iki tarafın da çıkarına olmaması için herhangi bir neden göremediğini belirten Koppa, Başmüzakereci Egemen Bağış’ın Türkiye’yi köprü olarak tanımladığını hatırlattıktan sonra şunları söyledi: “Türkiye bölgesinde giderek ağırlık kazanıyor. Bu olgu hem AB’ye üyeliğin yararları üzerine geliştirilen tezi güçlendirmek hem de bağımsız bir yol çizmek için kullanılabilir. Brüksel’de, Atina’da hatta emin olun Lefkoşa’da da çok sayıda insan Türkiye’nin birinci seçeneği tercih etmesini istiyor. Belki günün sonunda ne Brüksel ne de Ankara tek bir ağızdan konuşacak. Ancak Ankara şunu dikkate almalıdır: Türkiye ile müzakere süreci yürütülmesi, gerek coğrafi gerekse ekonomik açıdan AB için çok yararlıdır. Ancak Türkiye’nin AB ile müzakerelerini sürdürmesi, dış politikasına prestij sağlamakla kalmıyor, bunun ötesinde diplomasisinin pek çok boyutuna da güç katıyor. Örnek vermek gerekirse, Türkiye’nin Kafkasya’da ‘köprü’ olarak tanımlanan katma değeri, eğer Ankara Avrupa’ya arkasını dönerse olumsuz etkilenir, aynı şekilde Ankara ve Brüksel’in ‘ayrılması’ halinde AB’nin de gücü zarar görür.”

 

Raporlar geçicidir, süreç kalıcı

Koppa, İlerleme Raporu’ndan “destek veya kınama” gibi anlamlar çıkarılmaması gerektiğinin de altını çizdi. Koppa, “Gelecekte daha çok İlerleme Raporu olacak, ama tek bir müzakere süreci var” diyerek müzakereleri doğru yolda tutmaya odaklanılması gerektiğini ifade etti. Bağış’ın “Avrupa Parlamentosu raporu daha eleştirel olacak” görüşüne katılmayan Koppa, “AP raporları çok sert olamaz. Genellikle daha fazla değişkenin bir sentezi oluyor. Bu dönemde büyük ihtimalle süreci uçlara götürebilecek büyük sembolik hareketlerden kaçınmak lazım. Başarısızlık sadece aday ülkenin lekesi değil, AB’nin de bir lekesi olarak görülebilir” dedi. Zor bir dönemden geçildiğini vurgulayan Koppa “Ama daha da kötü olabilirdi. O yüzden enerjimizi süreci yolda tutmaya harcamalıyız” çağrısında bulundu.
 

Taraf, 18.10.2012

Konu ile ilgili sayfalar...
3/31/2017 - Avrupa Birliği Brexit stratejisini açıkladı...
3/28/2017 - Gürcüler vizesiz Avrupa'da ...
3/25/2017 - AB'nin 60'ıncı doğum günü ...
3/11/2017 - AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Hahn: Türkiye’ye bazı mali yardımlar durduruldu ...
3/1/2017 - Avrupa Konseyi: Türkiye otokrasiye sürükleniyor ...
Bütün başlıklar için tıklayınız